Akupunktur İle İlaçsız- Bıçaksız Gençlik

Akupunktur İle İlaçsız- Bıçaksız Gençlik

Zen ile vücudunuza hiçbir ilaç, hiçbir kimyasal madde girmiyor, vücudunuzun doğal yapısına hiçbir şeklide cerrahi müdahale yapılmıyor” dedi.Mei-Zen tekniği ile kozmetik akupunktur estetikte devrim yap...

Zen ile vücudunuza hiçbir ilaç, hiçbir kimyasal madde girmiyor, vücudunuzun doğal yapısına hiçbir şeklide cerrahi müdahale yapılmıyor” dedi.

Mei-Zen tekniği ile kozmetik akupunktur estetikte devrim yapıyor. Kökleri Türklere dayanan akupunktur, ilaç ve kimyasal madde kullanmadan, cerrahi müdahale olmadan gençleşmenin kapılarını aralıyor. Artık 10 seanslık bir kür ile cildiniz kendi kendini yeniliyor ve yüzünüz 10 yaş daha genç görünüyor.

İğne ile delmek anlamına gelen akupunktur, ilk kez 3 bin yıl önce Çin’de Uygur Türkleri tarafından kullanıldı ve geliştirildi. Zamanla geliştirilen akupunktur, tüm hastalıklarda kullanılan bir tanı ve tedavi yöntemine dönüşürken tüm Çin’e yayıldı. Çin’in kapalı toplum yapısı bölge ve dünya geneline yayılışının önünde önemli bir engel teşkil etti. Son 70 yılda yerküreye açılan akupunktur, giderek daha çok öğrenilen ve yaygın olarak kullanılan bir tedavi yöntemi oldu ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) akupunkturu bir tedavi yöntemi olarak kabul ederek 200’den fazla hastalık için başvurulacak bir yöntem olarak onayladı. Vücuttaki enerji dolaşımı dengede ve düzenli olduğunda kişi gerek bedensel gerek psikolojik olarak sağlık halinde olur. Bu denge bozulduğu zaman ise kişinin hem bedensel hem psikolojik sorunları ortaya çıkar. Akupunktur, yapılan bilimsel çalışmalarıyla birbiri ardına kapılar açarak yeni ve farklı tedavi yöntemlerini sağlık alanına sunuyor.

“Akupunktur, açık ara önde”

Uzm. Dr. Ahmet Volkan Arpacı, ise Mei-Zen ile vücuda hiçbir kimyasal madde girmeden, hiçbir cerrahi müdahale yapılmadan gençleşme yöntemini anlattı. Gelinen noktada geliştirilen tedavilerden birinin de Mei- Zen Tekniği İle Kozmetik Akupunktur olduğunu belirten Uzman Dr. Arpacı, “Cilt yenilenmesi, cildin gençleşmesi ve yılların oluşturduğu iz, kırışıklık düzelmesi ve lekelerin yok edilmesi bu tedavi yönteminin özü. Bildiğimiz ve halen uygulanan diğer estetik yöntemlerden ise önemli bir farkı var. Mei-Zen ile vücudunuza hiçbir ilaç, hiçbir kimyasal madde girmiyor, vücudunuzun doğal yapısına hiçbir şeklide cerrahi müdahale yapılmıyor. Günümüzde kozmetik tedavi amacıyla uygulanan yüzlerce ilaç, krem, losyon ve cerrahi girişimlere her gün bir yenisi eklenirken kozmetik amaçla uygulanan akupunkturun bu özelliği ona açık ara bir önem kazandırıyor” diye konuştu.

“Akupunktur Mei-Zen tekniği ile yenilenme ve onarma işini cilt kendisi yapar”

Uzm. Dr. Arpacı, Avrupa ve Amerika’da kozmetik akupunktur tedavisinde yıllardır kullanılan Akupunktur Mei-Zen tekniğinin ayrıca tüm beden enerjisini düzelttiği gibi bu enerjinin yüze yansımasını da sağladığının altını çizerek, “Ciltte yenilenme ve onarma işini yine cildin kendisi yapar. Cilt altında bulunan( Epidermis ve dermis) yenilenme hücreleri, yağ hücreleri ve damarların uyarılması ile bir kürün sonunda bile cildin daha parlak, daha pürüzsüz ve lekelerden arınmış, yenilenmiş olarak güzelliğin ortaya çıkmasına olanak verir. Doğu tıbbında, cildi genç ve zinde tutan besinler, su, kan ve enerjidir. Vücutta dolaşan enerjinin doğru akması ve yüzdeki cilt bölgesine ayrıcalıklı olarak daha bol yönlendirilmesi, yüzünüzün daha hızlı yenilenmesi, gençleşmesi ve parlaklığına imkan sunar” ifadelerini kullandı.

“Uygun seçenek, Mei-Zen”

“Bilimsel kongrelerde sunulan örnekler hayret vericidir” diyen Uzman Dr. Arpacı şöyle devam etti:

“Kazayağı olarak da tabir edilen göz kenarı kırışıklıkları, yüzde bulunan diğer kırışıklık, yaşlanmaya bağlı lekeler ufalır ve yok olur. Yüz-boyun-dekolte bölgelerine ayrı ayrı uygulanan bu teknik ile 10 seanslık bir kür, yaklaşık 2 ayda tamamlanır ve yüzünüz 10 yaş daha gençleşmiş bir cilde sahip olur. Yeniden sağlıklı yaşam başlığı altında organik tarım, doğal yaşam, yapaydan ve katkı maddesi içerikli her şeyden uzaklaşmaya çalışan çağımız insanı için Mei- Zen estetikte uygun seçeneği oluşturmaktadır. İlaçsız, katkısız, bıçak değmeden hiçbir yan etkiye sahip olmayan bu uygulama her geçen gün daha çok tercih edilmektedir.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.