Ahmet KELEŞOĞLU

Ahmet KELEŞOĞLU

Aydın Büyükşehir Belediyesi ve Özlem Bayraktaroğlu

Aydın Büyükşehir Belediyesi Kültür dairesinde, zamanın daire başkanı Özlem Bayraktaroğlu'nun usül ve etik yönünden kurallara hiç de uygun olmayan çalışmaları ve personel arasındaki ayrımcılığı gözlerden hiç kaçmıyordu. Kuşkusuz Büyükşehir'de, hemde Kültür dairesinde amirlik yapmak hiçte kolay bir iş değildi. Bu dairenin yükünü taşıyabilmek, belli bir tecrübe ve birikim istiyordu. Yoğun çalışma temposu gerektiren tiyatro, kültür ve sanat faaliyetleri, hata kaldırmayan dikkat edilmesi gereken işlerdi.
Bu dairenin iş yükünün diğer görevler gibi olmayacağının hesabının, mutlaka yapılmış olması gerekiyordu.

Sayın Bayraktaroğlu, soruyorum size:
Kültür Müdürlüğü'nün kurucusu Osman İrik bey'i, hangi suçu işlediği için görevden aldınız? Tiyatroya yıllarca emek vermiş ve önemli seviyelere getirmiş, Genel Sanat Yönetmeni, Sahne Amiri, Müzik Direktörü, Dramaturg ve Işık Ses Teknisyeni ni hangi suçlarından dolayı sürgün mobing ve işten atılmalarla karşı karşıya getirdiniz? Bu insanları hangi gerekçelerle bir çırpıda kapının önüne koydunuz? Bunları öğrenmek istiyoruz? Kamuoyu da bu olanlar karşısında hala cevap bekliyor.
Bu arada her bürokratın istediği personel ile çalışma hakkının olduğunu biliyoruz tabii ki. Biliyoruz da, insana sormazlar mı? Bu personelin hepsi mi suçlu, hepsi mi hatalıydı diye?
Yoksa kamuoyuna, yüksek fiyatlı alımlara imza atmadıkları için müdürleri sürdüm, personeli de o yüzden dağıttım mı, diyeceksiniz?

Daire başkanı Özlem Bayraktaroğlu’nun, her haliyle bu işin üstesinden gelemeyeceği ve bir planının olduğu anlaşılıyordu. Zaten Mehmet Bey'i ve kendisini, şu an fetö’den dolayı tutuklu olan Erkan Karaaslan’ın gönderdiğini çekinmeden de söylüyordu. Dişimizle, tırnağımızla, kazıya kazıya bu seviyeye getirdiğimiz şehir Tiyatrosunu, kültür-sanat çalışmalarını kısa sürede yıkıp içindeki personeli de dağıtmasının nedeni neydi acaba? Yoksa kendisine, Kültür Dairesi’nin dağıtılması talimatı mı verilmişti? Bilmiyoruz.
Soruyorum size: Verdiğiniz talimatlar, bizlere uyguladığınız ve uygulattığınız kötü muamelenin gerçek nedenlerini açıklar mısınız?
Bu uygulamalarınızın yasa önünde de hesabının verilmesi gerektiğini, kamuoyunun vicdanına bırakıyorum, Sayın Bayraktaroğlu! Daire Müdürleri ve diğer Tiyatro personelinin üzerine baskı kurdurtup yıldırarak neyi planlamıştınız? Yoksa bu gücü de mi Erkan Karaaslan'dan aldınız? Bizlere hiç bir konuşma ve söz hakkı tanımadan, bu emir ve talimatları vererek masum insanları ne kadar mağdur ettiğinizin farkında mısınız? Yaptıklarınızın hem kanun ve hem de etik açıdan doğruluğunu hiç düşündünüz mü?

Yapılanlar aslında tam olarak bir yargısız infazdı. Mühim olan o yüksek makamlara gelmek değil, o makamların hakkını verebilmektir. Aksi halde uygulayıcı olmaktan öte gidemezsiniz.
Burada kendisine tekrar sormak istiyorum:
Kültür ve sanat adına ne düşündünüz ve neyi planladınız? Şayet bu işi layıkıyla yaptığınızı düşünüyorsanız, yıllardır emek verip büyük seviyelere getirdiğimiz Tiyatro ve kültür sanat çalışmalarını ve çalışanlarını niçin dağıttınız? Personeli hangi gerekçeyle uyardınız. Aynı personeli hangi suçu ile soruşturdunuz ve sürgüne gönderdiniz?
Yetki verdiğiniz adamlarınızın, müzik direktörü ve oyun bestecisine hamallık yaptırdığını biliyor musunuz?
Yine adamlarınızı devreye sokarak, Dramaturg olarak başarılı işlere imza atan arkadaşımıza, yıllık izninin kullandırılmadığını, oyunlarımızın Genel Sanat Yönetmeni, Işık ve Ses Teknisyeninin ise üzerine baskı kurularak Mobbing uygulandığını biliyor musunuz? Kültür'deki personelin bilmediği ve kimsenin haberi olmadan, bir kontrol teşkilatının kurulup gizlice insanların üzerine, iftira ve karalama atıldığından haberiniz var mı? ( Kontrol Teşkilatı personellerinden bir tanesinin, kontrol yapmadan tutanağa imza atmış olması ve dolayısıyla sahte tutanak düzenlenmiş olması mahkemede çözümlenecektir.)

Siz sayın Bayraktaroğlu, iftira atarak beni de işten attınız. Mahkeme sizin iftiralarınıza ve yalancı şahitlerinize inanmayarak, üstelik de bilirkişiye bile gitmeden mahkemeyi lehime sonuçlandırdı. Bunu biliyormuydunuz?
Bu yaptıklarınız yanlış oldu Sayın Bayraktaroğlu. Hem de çok yanlış!
Sizin karşınızda sessiz kalacağımızı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz, unutmayın ki yaptığınız bu haksız uygulamalar karşısında sizde adalete hesap vereceksiniz. Üzerimize suç atıp rencide ederek o makamlarda oturamazsınız. Büyükşehir'de Genel Sekreter yardımcılığı görevini hak etmiyorsunuz. Siz nikâh memurluğuna lütfen geri dönün. Dolayısı ile herkes bildiği işi yaparsa daha iyi olur diye düşünüyorum.
Bizler yıllar süren mücadele sonucunda Aydın’daki Tiyatroyu, Sergi salonlarını, Kültür hizmetlerini bir yerlere taşıyalım, bölgenin ve Aydın halkının baş tacı yaparak en üst seviyelere getirelim, siz ise, bir günde ortalığı ateşe vererek yakın yıkın.
Sizin sanata saygınız yok Sayın Bayraktaroğlu. Saygınız olsaydı özveri içerisindeki bu sanat aşığı fedakâr insanları bir kez dinler, sorunlarına çare arardınız. Ama bunu yapmadınız.
Bizlere layık gördüğünüz uygulamaların tamamı hukuk dışıdır.

Adalet işlemeye devam ediyor. Hem bu dünyada hem de öbür dünyada!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.