Aydın Nereye?

Diğer şehirlerde yaşayan biz Aydınlıların istenen diyalog ve dayanışma sağlamadığımızdan sıkça söz edilir. Bunda gerçek payı da vardır. Bir ara Aydınlı olmayan, Aydın’ı tanımayan kontejandan Aydın ili  vekil adayı yapılan bürokrat, Aydın ilini tanımadığı söyleyince Rahmetli Demirel’in; ”Aydınlıların genelde çocuklarının tayin istekleri olur, onu da İsmet ile Nahit sana bırakmaz…” dediği anlatılır.                                            

Aydınlı vekillerimizin yöresinden kopukluklar yaşadığı da bir gerçek. 27 Nisan 2016 Çarşamba günü, CHP'nin, Aydın'da Jeotermalden kaynaklanan hava kirliliğinin araştırılmasına ilişkin önergesinde söz alan iktidar partili vekilimiz Aydın’da kontrolsüz Jeotermal Santrallarının yarattığı sorunlar ile ilgili önerge hakkında TBMM’de şu sözleri sarf etmesi şaşırtıcı idi. “Aydında kastedilen Efeler ilçesinde kışın yaşanan hava kirliliği ise; bunun gerekçesi Aydın’ı yönetemeyen, başarısız, hizmet üretmeyen CHP’li Aydın Büyükşehir Belediyesi’dir.”                                                                          

Aydınlı kıvranıyor, Efeler ilçesinde ve çevresinde reenjekte edilmeyen kontrolsuz Jeotermallerden yayılan kükürt kokuları dayanılmaz oluyor. Yetkililer suskun. Çevrede kimi köylüler çatır çatır arazi satma derdine düşmüşler. Kimi duyarlılık gösteriyor. Yapılan bir araştırmada suç oranı en yüksek 6. sırada yer alıyor Aydın ilimiz. Genel yaşanabilirlik sıralamasında ise 36. Sıradayız. Kanser hastalığı artışında Türkiye ortalaması %18, Aydın’da %42. İncir ve zeytin ağaçlarımız kuruyor, kalite düşüşleri görülüyor. Yetkililere göre, kışın kömürden hava kirleniyor, sorumlusu Büüyükşehir Belediyesi, İnciri ve zeytini birileri kötülüyor denmekte. Kanser, Türkiye  ortalamasının altındaymış…

Aydın nereye diye sormamak elde değil. 

O ünlü Aydın pamuğunun yerinde yeller esiyor. Gerek devlet politikası, gerek Tariş yönetimlerinde yaşanan sıkıntılar pamuğu bitirdi. Aydın ovasının pamuk ekimi yapıldığı bereketli yıllarında Tariş çırçır fabrikalarında, pamuk tarlalarında çalışan onca işçi ailelerinin cebinde her zaman 3-5 kuruş olurdu. Ardından Aydın Tekstil ve Nazilli Sümerbank da insanımıza aş-ekmek kapısı iken, bir anda kapanıp gitmeleri ile istihdam sorunları yaşanmakta. Gençlerimiz işsiz, iş sahası yok. Aydın’da genç olmak çok zor. Devlet yatırımı da yok, kaynak aktarımı da yok…

Nitekim AK Parti Aydın İl Başkanı Ömer Özmen’in Yeniasır gazetesinde yayınlanan demeci de yazdıklarımıza paralel şekilde, kente yaptıkları yatırımlara yenilerin eklenmesi gerektiğini söyledi.Ak Parti’nin 14 yılda Aydın’a 13 milyar liranın üstünde yatırım yaptığını belirten Özmen, birkaç yıldır ilde büyük bir devlet yatırımın yapılmamasının parti çalışmalarını olumsuz etkilediğini vurguladı. Çine Adnan Menderes, İkizdere ve Dandalaz barajları, Kadın Doğum Hastanesi, Nazilli Devlet Hastanesi, SGK binası ilimize kazandırılan büyük projeler. Ancak son 4 yıldır ilimiz büyük bir devlet yatırımı alamadı. Aydınlılarının en büyük beklentisi bölge Hastanesinin yapılması. Bu yıl bu yatırımın gerçekleşmesini bekliyoruz” dedi.

Geçtiğimiz haftalarda Aydın Büyükşehir Belediyesinde AKP Milletvekili Mustafa Savaş’ın yeğeninin Halk Ekmek Genel Müdürü olarak işe başlaması gündem olmuştu. Halk Ekmek’te Genel Müdür olarak işe başlayan Bülent Beyefendiye tepki gösteren AK Partililerin ise, sosyal medyada paylaştıkları yorumlarda sitemlerini dile getirdiklerinden söz edilmekte…

Konu hakkında BŞB Başkanı Sayın Özlem Çerçioğlu’nun açıklamasını okuyoruz.  “Türkiye’nin kutuplaşmaması gerekiyor. İnsanların farklı siyasi görüşleri olabilir. Büyükşehir Belediyesi, Aydın halkına ait bir belediyedir. Belediye’de 5 bin kişi çalışıyor. Yerimiz uygunsa, müsaitse, nitelikleri de uygunsa Büyükşehir Belediyesinin kapısı herkese açıktır. Çünkü biz adiliz. Çünkü biz herkese eşit mesafedeyiz.  Aydın Büyükşehir Belediyesi tüm Aydın’da yaşayan vatandaşlarımızın belediyesidir.” Aslında çok güzel sözler bunlar, katılmamak mümkün değil.

Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız,  BŞB seçiminde rakibi, dayısının yanında görev almış yeğenin yeteneklerinin farkında olmalı ki halk ekmeği nasıl uçuracak, hep birlikte göreceğiz. Asıl olan bir kuruluşta Genel Müdür etkin bir güçtür, bir yandan Genel Müdürlük,  yol arkadaşlığında güven verici, destekleyici bir makamdır, dayanaktır, yoldaştır. Hal böyle olunca sonuçta alışılmadık bir durum olduğu konuşuluyor da…

Fuzuli de olsa, Fuzuli’nin sözünü analım.                                                     

Söylesek tesiri yok,                                                                                         

Sussak gönül razı değil…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum