Aydın’da çevre sorununa bir bakış

Dedemin Büyük Menderes Ovasında dört dönümlük bir tarlası vardı. Bundan tam 40 yıl önce rahmetli amcam bisikletine bindirir, pamuk sulamaya giderdik. Menderes suyu o zamanlar temizdi arada bir içerdik bile. Yalınayak pamuk sularken, mandallara ekili karpuz, kavunları toplardık. Adam boyu yayın balıkları görülürdü. Taşkınlarda tarlalarda sazan balıkları yakalamaya gidilirdi.

Peki ya şimdi…

Menderes Nehrinden yalınayak su sulayan bir hemşerimizin tüm vücudunu yaralar sarması, nehir sularının aşırı kirli oluşunun göstergesi. Yakınında rahatsız edici kokular duyuluyor. Kızıldere’den dakikada tonlarca zehirli jeotermal atık akıtılıyor. Yayın balıkları, sazanlar yok artık…

**

26 Mayıs 2017 tarihli bir haber…                                                                                                    

“MHP Gurubunca Aydın’ın can damarı Büyük Menderes Nehrinin kirliliğinin araştırılması için verilen önerge, 25 Mayıs 2017 tarihinde, AKP vekilleri tarafından TBMM‘de kabul edilmedi.”  Düşünebiliyor musunuz Büyük Menderes Nehrine evsel, sanayi ve Jeotermal atıkları akıtılıyor. Bu Jeotermallerin kurulmasında ÇED raporu kaldırılmış, Aydın ili sahilde arsalar gibi Jeotermal alanlarına bölünmüş, kükürt kokusundan hepimiz rahatsız oluyoruz.

CHP Aydın milletvekili Sayın Baydar, "Menderes Nehri bugün Türkiye'nin en kirli 3. nehri olup, su kalitesi 4. sınıf su kirlilik seviyesindedir. Bu suyun tarımsal sulamada kullanılması oldukça zararlıdır." diye konuşur.

Bu haliyle merak ettiğim acaba Aydınlı Ak Partili vekillerimiz ne yaptı demeye kalmadan cevabını alır gibi olduk.

Bir iktidar partili Sayın vekilimiz,  Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın geçen yıl Büyük Menderes Havzası kirliliğini önlemeye yönelik eylem planının devam ettiğini ve Aydın'da bazı sivil toplum kuruluşlarının ve kişilerin, özellikle çevre meselelerini siyasete alet ettiğini söylemeleri de ilginç.

Çevre meseleleri, nefes alamadığımız denetimsiz, reenjektesiz Jeotermale karşı çıkmanın siyasete nasıl alet edildiğini anlamak da mümkün değil…

Algı yönetimi de iyi yapılıyor.

Aydın’da Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü bu işin neresinde?

Bir de bu kükürt kokusunu bazılarının burunları duymuyor mu?

**

Yakın çevremize bakalım…                                                                                       

Öncelikle duyarlı insanlarımızı tenzih ederiz.                                                                  

Gündelik yaşamda elindekini sokağa fırlatan, kirleten birçok insanımız yanı başımızda. Sokakta, apartmanda yaşamak da ne kadar çevreciyiz acaba? Ne yazık ki, sokağa çöp atan, izmarit fırlatan, köpeğini parka, çimlerin üzerine kaka yaptıran, hayvan sever geçinen, orada çocukların oynayacağını düşünmeyenlerimizle birlikte yaşıyoruz.

**

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın geçen yıl Büyük Menderes Havzası kirliliğini önlemeye yönelik eylem planının devam ettiğini öğrendiğimize göre, oturalım oturduğumuz yerde gari.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum