Bakan Pakdemirli, Moskova’da yangın uçağını bizzat denedi

Bakan Pakdemirli, Moskova’da yangın uçağını bizzat denedi

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Uçağı bizzat denedim. Uçağı kullanmaktan keyif aldım. Uçak kullanması çok rahat bir otomobile benziyor. Manevra kabiliyeti çok yüksek. Dışarıdan görünümünün ak...

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Uçağı bizzat denedim. Uçağı kullanmaktan keyif aldım. Uçak kullanması çok rahat bir otomobile benziyor. Manevra kabiliyeti çok yüksek. Dışarıdan görünümünün aksine son derece keskin manevralar yapabilen, keskin dönüş yapabilen ve Türkiye’nin arazi şartlarına uygun bir uçak” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Putin ile görüşmesinden sonra yangın söndürme uçağı için Rusya’ya gelen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Rus üretimi yangın söndürme uçaklarını yerinde inceledi. Türkiye’nin Rusya’dan almayı planladığı BE 200 çok amaçlı amfibi uçağını Azak Denizi kenarında bulunan Taganrog kentinde üretildiği fabrikada inceleyen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, yangın söndürme uçağını kullandıktan sonra düzenlenen basın toplantısında konuştu.

“Baktığımız şey, bir ton suyu kaç liraya atabiliyoruz”

“Türkiye yangınlarla mücadelede dünyada açık ara birinci” açıklamasında bulunan Bakan Pakdemirli, her yıl orman alanlarının onbinde dördünün yandığını belirtti. Bakan Pakdemirli, “Orman yangınlarıyla mücadelede çok çok iyiyiz. Ama bu çok daha iyiyi aramamız için bir sebep değil. Çok daha iyiyi aramamız gerekiyor. Helikopter filomuz bizim ana vurucu gücümüz. Çünkü 1980’lerden bu yana helikopter Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde ana vurucu güç olarak seçilmiş. İsabet kabiliyeti, yakın yerden su alma fırsatı, rahat manevra kabiliyeti helikopteri her zaman öne çıkartıyor. Ama bununla birlikte uçağında kullanılabilirliği ekstra katkılar sağlar. Bu yıl filomuzdan uçakları çıkardık, onun yerine 6 helikopter takviyesiyle orman yangınlarıyla mücadelemiz eskisinden daha iyi daha başarılı performansla devam ediyor. Ama iklim değişmesi, hava sıcaklıkları ve yangınlar artıyor. Bunlarla mücadelede Türkiye’nin bugününe değil önümüzdeki 5, 25 ve 30 yılına bakarak plan ve program yapmamız gerekiyor. Bu plan ve programı yaparken filomuza envanterimize yeni jenerasyon yangın uçakları katabilir miyiz diye çalışmalara başladık” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya’da fuara gelmesi ve uçağı görmesinin ardından kendisine talimat verdiğini kaydeden Bakan Pakdemirli, “Yangın uçaklarıyla ilgili araştırmalarımız aslında bu senenin ilk zamanlarına denk geliyor. G-20 toplantılarına Japonya’da katıldım. Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey’i de yanımda götürdüm. Japonya’da da dört motorlu bir uçak alternatifi var. Gidip geliyoruz. Hangisi alalım ya da bunların ikisini beraber mi alalım. Ayrıntılı şekilde teknik olarak arkadaşlar değerlendirmelerini yapıyorlar. Teknik değerlendirmenin yanında işin sonunda baktığımız şey, bir ton suyu kaç liraya atabiliyoruz. Bizim için önemli olan rakamlardan biri bu” şeklinde konuştu.

Uçağın kullanımının çok rahat olduğunu söyleyen Bakan Pakdemirli, “Burada BE 200 uçağını birlikte test ettik, ben de birebir uçağı kullandım. Kullanmak istememdeki ana amaçlardan birisi de bir pilot olarak bu uçağı test edip manevra kabiliyetini görmek istedim. Çünkü uçağın jet motorlu olması acaba manevra kabiliyetiyle ilgili bizim isteklerimize cevap verebilecek mi, onu birebir uçağın direksiyonunda, hissetmek istedim. Uçak son derece başarılı bir uçak. Tüm dünyaya satılabilecek derecede kabiliyetli. Her faaliyete uyabilecek bir uçak. Aslında biz buraya tabi ki yangın söndürme maksatlı geldik ama ülkemizin envanterinde böyle bir uçak olması demek arama faaliyetlerinde kullanabilmesi demek, sağlıkla ilgili faaliyetlerde kullanılabilmesi demek ve önem taşıyan operasyonlarda bu uçağın kullanılabilmesi demek. Son derece çok amaçlı bir şekilde yapılmış, karadan kalkıp inebilen, aynı zamanda sudan kalkıp inebilen ve sudan su alıp orman yangınları ile mücadele etmemizi sağlayabilecek bir uçağı konuştuk. Bizim için toplam satın alma maliyeti çok daha önemli. Yani uçağın alış maliyetinin ötesinde operasyonel maliyetler de çok önemli, şimdi ekiplerimiz bunları konuşuyor, maliyetlerde de belli bir noktalara geldik. Ama bunları en kısa zamanda da neticelendirip Sayın Cumhurbaşkanımıza arz edeceğiz. Hatta eğer neticelendirebilirsek yarın kabine toplantısında ben kısa bir bilgi veririm. Önümüzdeki hafta Sayın Putin ziyarete geliyor, burada da bazı şeyleri yangın söndürme uçakları ile alakalı bazı konuları, hususları konuşabiliriz diye düşünüyorum. Tabi ki bu uçağa bakmamızda ana sebeplerden birisi de bu uçak gece uçuş kabiliyeti olan bir uçak. Buna bir gece uçuş misyonu ve gece uçuş söndürme misyonu yükleyebilir miyiz buna bakıyoruz. Gündüz helikopterlerle yönettiğimiz yangın gece yere indiğimiz zaman ne yazık ki biraz sekteye uğruyor. Koordinasyon açısından... Tabi ki yer ekiplerimiz ellerinden geleni yapıyorlar ama yukarıdan bakmanın çok önemi var. Bu yüzden İHA’ları kullanmaya çalışıyoruz, bu yüzden gece uçan helikopterleri kullanmaya çalışıyoruz ama eğer gece uçuş kabiliyetinde, bunları da konuştuk teknik toplantıda, bu uçağı ekleyebilirsek tahmin ediyorum yangınlarla mücadelede diğer ülkelerin 50 yıl önüne geçmiş olacağız diye düşünüyorum. Bunların haricinde de tabi bugün itibariyle gördüğümüz uçak son derece Türkiye şartlarına uygun gibi görünüyor. Bundan sonrası hem teknik ekiplerin değerlendirmesi hem de toplam satın alma maliyetinin çıkartılması ile inşallah en kısa zamanda neticeye gideriz diye düşünüyorum. Türkiye bu tarz bir yatırım yapmada son derece muktedir bir ülkedir, çok önemli yatırım da değildir Türkiye bütçesini düşündüğünüz zaman. Türkiye’nin eğer buna bugün ihtiyacı olmasa da önümüzdeki birkaç yıl içinde, 5-10 yıl içinde ihtiyaç görüyorsak ki görüyoruz, biz Türkiye’nin envanterine böyle bir uçağın katılması konusunda gayretlerimizi sürdüreceğiz. En yakın zamanda karara varmış oluruz diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“Uçağı kullanmaktan keyif aldım”

Bir soru üzerine Bakan Pakdemirli, “Uçağı bizzat denedim. Uçağı kullanmaktan keyif aldım. Uçak kullanması çok rahat bir otomobile benziyor. Manevra kabiliyeti çok yüksek. Dışarıdan görünümünün aksine son derece keskin manevralar yapabilen, keskin dönüş yapabilen ve Türkiye’nin arazi şartlarına uygun bir uçak. Bizim buraya gelirken kafamızdaki soru işareti, ‘jet motorlu olması sebebiyle acaba bu uçak biraz hızlı kalır mı?’ idi. Ben ikna oldum, teknik arkadaşlarımız da ikna olmuş görünüyorlar. Manevra kabiliyeti son derece önemli. Uçak çok güçlü, tırmanışı çok güçlü. Bunların hepsi arazide çok önemli. Çok keskin dönüşlere gelebiliyor, Aşnı bir savaş uçağı kadar keskin dönüşler yapabilecek kabiliyette bir uçaktan konuşuyoruz. Uçak gerçekten yüke gelebilen, benim tabirimle kalender bir uçak. Kullanması çok rahat bir uçak” açıklamasında bulundu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.