Başkan Bozkurt: "2018 yılı kayıp bir yıl oldu"

Başkan Bozkurt: "2018 yılı kayıp bir yıl oldu"

Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi ve Türk Sağlık Sen Aydın Şube Başkanı Ahmet Bozkurt, 2018 yılını sağlık açısından değerlendirerek kayıp bir yıl olduğunu ifade etti..

Basın mensuplarına bir açıklama yapan Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi ve Türk Sağlık Sen Aydın Şube Başkanı Ahmet Bozkurt ; “Çalışanlar açısından oldukça zorlu geçen bir yılı geride bırakıyoruz. 2018’de ekonomik sıkıntıların ortaya çıkardığı sorunları fazlasıyla hissettik. Yetkili sendika olarak gezenlerin basiretsizliği ve öngörüsüzlüğü ile attıkları imzalar sonucunda memurun maaş zammı, enflasyonu bırakın enflasyon farkından bile düşük kaldığı bir yılı yaşadık” dedi..

“Yılın son günlerinde hala malum-sen başkanının zaten verilecek olan enflasyon farkı ocak ayında ödenmeli gibi tuhaf açıklamasıyla da aslında memurun zammına ve meselesine ne kadar uzak olduğunu bir kez daha cümle aleme ilan etmiş oldu” diye konuşan Başkan Bozkurt şunları kaydetti:

“İşçiler adına yetkili olan Türk-İş’in asgari ücretliye yüzde 26 zam aldığı bir dönemde memurlar adına yetkili olanların her şeyden bihaber olmalarını da onları üye olarak yetkili yapan kamu çalışanlarının dikkatini sunuyoruz. Umarız ki bu konuda gereğini 2019 yılında yaparlar.

Türkiye Kamu-Sen memurun çok büyük ekonomik kayıplar yaşadığı bu dönemde ek zammı gündeme getirmiş ve bu konuda düzenleme yapılmasını istemiştir.

Bunun için de tüm Türkiye’de eylemler yapılmış, kamuoyu oluşturulmuştur. Mücadelemiz sürecektir; umarız ki 2019 yılında çağrımıza kulak verilir ve zaruret olan ek zam hayata geçer.

Bunun yanısıra kamu çalışanlarının bekledikleri bir diğer önemli meselede 3600 ek göstergedir. 2018 yılında bu anlamda Türkiye Kamu-Sen tarafından temeli atılan bir yasa tasarısı şuanda TBMM Plan Bütçe Komisyonundadır. Umarız ki bir an önce görüşülerek hayata geçer.

2018 yılında ne yazık ki sağlık çalışanlarının beklentisi karşılanmamıştır.  Yıpranma payı ile ilgili bir düzenleme yapılmış fakat düzenleme beklenenin ve söz verilenin çok gerisinde kalmıştır. Bazı sağlık meslek mensuplarının kapsam dışında bırakılması, geriye dönük çalışmaları kapsamaması ve fiilen çalışmayan günlerle hesaplandığında 9 yıla 1 yıl olması hem kabul edilemez hem de çalışanlar için bir fayda getirmemektedir.

Bunun yanı sıra sağlık çalışanlarının döner sermaye gelirleri 2018’de de azalarak yok olma durumuna gelmiştir. Döner sermaye sisteminin çalışanlar için revize edilerek yenilenmesi şarttır. Performansa dayalı döner sermaye gelirleri tüm çalışanlar için makul bir seviyeye çıkartılmalı adaletsizlikler ve belirsizlikler sonlandırılmalıdır. Döner sermaye ile ilgili tüm çalışanların beklentisi karşılanmalıdır.

Gelir vergisi, üst dilimlerden kesilen memurların aylık net ücretlerini azaltmaktadır. 2019 yılında yapılacak olan toplu sözleşmede, gelir vergisi ile ilgili çalışanlar lehine yeniden düzenleme yapılmalıdır.

Aile hekimlerinin ve çalışanlarının her geçen gün iş yükünün artmasına rağmen, sağlık malzemelerinde yüzde 100 artış, kira giderleri ve son olarak asgari ücrete yapılan zam’a rağmen Aile hekimlerinin ödeneklerinde artış olmaması Aile hekimlerini isyan ettirdi.

2018 yılında bitmeyen bir başka çilede sözleşmeli çalışmadır. Türk Sağlık-Sen olarak beklentilerin karşılanmasını istediğimiz bir diğer husus vekil ebe,4/b’li, 4+2’li, 4924 ve kamu dışı aile sağlığı çalışanı gibi farklıistihdam modellerinin tümden terkedilerek bu arkadaşlarımızın hepsinin kadrolu statüye geçirilmesidir. Hiç kimsenin eşi ile işi arasında tercihe zorlanmadığı, geleceğe güvenle bakabildiği bir çalışma düzeni için bu gereklidir. Ayrıca yıllardır sadece yaptıkları işin kadrosu olan memurluğu talep eden Yardımcı Hizmetler sınıfınında beklentisi karşılanmalıdır.

2018 yılında sağlıkta şiddet artmaya devam etmiş ve adeta bir terör halini almıştır. Ne yazık ki çözüm olmazsa bu halin önümüzdeki yılda da sürüp gideceği çözüm olmazsa aşikardır. Bu nedenle sağlık çalışanlarına yönelik şiddet sorununa dair somut ve caydırıcı yaptırımlar uygulanmalıdır. Tutuklu yargılama, acil olmayan sağlık hizmetlerinden kademeli men edilme, sıfır toleranslı alan uygulaması çözüm noktasında öncelikli adımlar olmalıdır.

Çalışma hayatında iş yükü başta olmak üzere birçok anlamda sıkıntıya neden olan personel eksikliğinin çözümü için yeterli istihdam yapılmalıdır. Atanmayı bekleyen yüzbinlerce sağlık çalışanının feryadına da kulak verilmelidir. Sağlıkta iş yükünün artması ile birlikte Sağlık Bakanlığının Genelgesi doğrultusunda hareket edilerek sağlık çalışanlarının unvanlarına göre çalıştırılması hak ve adalet açısından da zorunlu hale gelmiştir.

Kısacası 2018 senesi, kamu ve sağlık çalışanları açısından beklentilerin karşılanmadığı ve ekonomik kayıpların kendisini fazlasıyla hissettirdiği bir yıl olmuştur.

Umarız ki 2019 yılı, ek zam başta olmak üzere taleplerin karşılandığı, beklentilerin yerine getirildiği bir yıl olur. 2019 yılının devletin verdiği görevle milletine hizmet eden kamu çalışanları için iyi ve önemli gelişmelerin yaşandığı bir yıl olmasını istiyoruz.

Biz  Türk Sağlık-Sen olarak bu temennilerimiz  doğrultusunda her zaman olduğu gibi yılmadan mücadelemizi sürdüreceğiz. 2019’da da hak bildiğimiz yolda çalışanın her zaman yanında olacağız. Nerede bir haksızlık varsa karşısında duracak, mağduriyetlerin sonlanması ve çalışanların hak ettiklerini alması için elimizden geleni yapacağız. Bu şanlı mücadelemize de tüm çalışanlardan bize destek olmalarını bekliyoruz. Gücünüz gücümüze güç katacak, azmimizi daha da artıracaktır diyoruz. 

Bu düşüncelerle 2019 yılının milletimize, ülkemize, coğrafyamıza ve insanlığa huzur getirmesini diliyoruz. Tüm kamu çalışanlarının daha iyi şartlarda çalışma hayatına kavuşacakları bir yıl olmasını temenni ediyoruz.”

resim-1-049.jpg

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.