Doktorların böbrek hastası teşhisini koyduğu Yunus Emre Balcı (17) ve Yalçın Akpunar (45), umutlarının tükendiği bir anda yeniden doğdular. 45 yaşındaki Akpunar, Yunus Emre’nin annesi Çiğdem Balcı’nın, 17 yaşındaki Yunus Emre de Yalçın Akpunar’ın ağabeyi Erdal Akpunar’dan aldığı böbreğin nakledilmesi ile yaşam savaşını kazandılar.

Yalçın Akpunar nakil olmaya karar verdi ve ağabeyi Erdal Akpunar ile hazırlıklara başlandı. 1 hafta sonraki süreçte ağabeyinden böbrek almasına engel tıbbi nedenlerinden dolayı çok üzülen Akpunar ailesi, kan uyumsuzluğu sebebiyle oğluna böbreğini veremeyen Balcı ailesi ile Medicana Çamlıca Hastanesi aracılığıyla buluştu.

‘İKİ AİLE , HAYATA TUTUNAN İKİ CAN

‘’Biz artık böbrek kardeşiyiz’’ diyerek çapraz nakil ile yeniden umut bulan Balcı ve Akpunar aileleri nakil öncesi ve sonrasında yaşadıkları duygu dolu anlarını mutluluk gözyaşları ile ifade ettiler.

Kardeşine umut arayan Erdal Akpunar; Balcı ailesinin maskotu Yunus Emre’ye verdiği böbreği ile ‘’Yunus kardeşimin sağlığına kavuştuğunu gördükten sonra mutluluktan duygularımı ifade edemedim. Diyaliz hastası ve böbrek hastası olan arkadaşlarımız hiçbir zaman ümitlerini kaybetmesinler. Mutlaka umutlarının peşinden koşarak araştırsınlar ilgili merkezlere başvursunlar. Biz bu süreci yaşadık ve kısa sürede çok zor günlerden bu güzel günlere geldik. Bu sebeple bizi biraraya getiren Medicana Çamlıca Hastanesi doktorlarına ve bu süreçte emeği geçen herkese sonsuz teşekkürlerimi sunarım’’ dedi.

Üniversiteye hazırlanan ve hastalığı sebebi ile ara vermek zorunda kalan Yunus Emre Balcı, diyalize gireceği günü öğrendiğinde çok üzülmüştü. Tüm nakil merkezlerini gezerek canından can kurtulsun diye böbreğini vermek isteyen annesinde kan uyumsuzluğu nedeniyle böbreğini alamadı. Çok zor bir süreç yaşadığını ifade eden Balcı, ‘’Zorlu geçen diyaliz sürecinde çok yoruluyordum ancak sonucunun güzel olacağına ve bir gün hayata yeniden tutunacağıma inancım sonsuzdu. İlk başlarda diyaliz yorgunluğu oluyor ama sonunda sizi bekleyen ikinci bir hayat olacağını düşünerek bir şekilde ilerlenebiliyor. Her karanlığın sonunda bir ışık vardır. Önemli olan bu ışığı bulabilmektir. Biz bu güzel aile ile biraraya gelerek bu ışığı yakaladık‘’ diyerek, inancını kaybetmediği bu yaşam savaşını nasıl kazandığını belirtti. En büyük hayalinin sağlığına kavuşarak yarım bıraktığı üniversite hazırlık çalışmalarına devam edebilmek ve üniversiteyi kazanmak olan Yunus Emre artık bu hayaline kavuşabilecek.

“ORGAN BAĞIŞI HERKESİN SORUMLULUĞU”

Kocam bir aile olduklarını ifade eden Akpunar ve Balcı aileleri organ bağışı ile herkesin bir gün organ nakline ihtiyacı olabileceğini düşünerek herkesin organ bağışı yapması gerektiği mesajını verdi.

Nakil operasyonunu gerçekleştiren Medicana Çamlıca Hastanesi Organ Nakli Bölümü’nden Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Alp Gürkan, şöyle konuştu:

“Ülkemizde organ bekleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Bir gün bizim de organ nakline ihtiyacımız olabileceğini sürekli hatırlamamız gerekir. Bağışlayın ki yüzlerce insanda can olun. Bu anlamda Balcı ve Akpunar’ın yakaladığı şans enderdir ve çok değerlidir. Oysa bu şansı elde edemeyen ve yaşamlarını sürdürebilmek için kadavra organlara ihtiyaç duyan, kabarık bekleme listelerinde hayatlarını kaybetme korkusu ile yaşayan binlerce hastamız var. Bu hastalara, organ bağışını artırarak umut verebiliriz. Organ bağışı Türkiye sınırları içinde yaşayan her ferdin sorumluluğudur” dedi.