Fatih Belediyesi, Amerika’da silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Suriyeli Diş Hekimliği öğrencisi Deah Barakat’ın Türkiye’deki Geçici Barınma Merkezleri’nde yaşayan Suriyeli çocukların diş sağlına yönelik projesini gerçekleştirdi. Proje kapsamında 10 ildeki 25 Geçici Barınma Merkezi’nde Suriye’li sığınmacıların diş tedavileri yapıldı.

Amerika Birleşik Devleti’nin Kuzey Carolina eyaletinde silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Suriyeli Diş Hekimliği öğrencisi Deah Barakat’ın hayalini Fatih Belediyesi gerçekleştirdi. Türkiye’deki Geçici Barınma Merkezleri’nde yaşayan Suriyeli çocukların diş sağlına yönelik başlatılan proje kapsamında AFAD’ın kontrolünde 10 ildeki toplam 25 Geçici Barınma Merkezi’nde (GBM) de Suriye’li sığınmacıların tedavileri yapıldı. Fatih Belediyesi, İdealist Diş Hekimleri Derneği, AFAD ve DİSİAD işbirliğinde başlatılan proje 47 bin mültecinin diş tedavilerinin yapılmasıyla tamamlandı. Projenin finali için düzenlenen kokteyl ile proje tanıtıldı. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Deah Barakat’ın ailesi ve ilçe Protokolünün de katıldığı gecede projenin sürecini anlatan film izletildi.

NUMAN KURTULMUŞ: “SON DERECE HAYIRLI VE GÜZEL BİR PROJE”

Programda projeye ilişkin bir konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Bu akşam burada son derece güzel, son derece hayırlı bir projenin son noktası demeyelim de şimdilik virgülünü koymak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz. Bu projede emeği geçen Fatih Belediyesine ve diğer destekçilere teşekkür ediyorum. Çok anlamlı bir proje. Gerçekten Ziya Bereket’in ruhunu şad edecek son derece güzel ve anlamlı bir proje. Ziya Bereket meselesi ile birlikte bu projenin kendisi bize 3 şeyi anlatıyor. 1’incisi bu günün şartlarında islamafobinin gelmiş olduğu hazin noktayı gösteriyor. Bir diş hekimi öğrencisi, yanında hanımı ve baldızıyla birlikte, İslam düşmanı birisi tarafından şehit ediliyor. Bu hunhar cinayetin ilginç tarafı, bu meseleye karşı neredeyse dünyanın sağır ve dilsiz bir pozisyonda bu işin üstünü örtmüş olmasıdır” diye konuştu.

“BİRÇOK ÜLKE MÜLTECİ MESELESİNDE SINIFTA KALMIŞTIR”

Suriyeli mültecilere ev sahipliği yaptıklarını belirten Kurtulmuş, “Türkiye olarak biz 2011 yılının Nisan ayından itibaren Suriyeli mültecilere ev sahipliği yapıyoruz. Bugün itibari ile de 2 milyon 700 bine yaklaşmış bir Suriyeli, 300 bin kadar da Irak ve diğer yerlerden gelen mültecilere ev sahipliği yapıyoruz. Bu çerçevede Türkiye’nin şimdiye kadar harcadığı miktar 8 milyar doları aşmış vaziyette. Artık Suriyeli mülteciler sorunu da Türkiye için sadece bir yardım olmanın ötesinde önemli bir sosyal mesela haline de gelmiştir. Bu mülteciler meselesi Suriye krizi ile birlikte, nasıl biz başarılı bir şekilde sınavından geçtiysek, Türk milleti olarak bu sınavdan geçtiysek dünyada bizden çok daha zengin olan birçok ülke bu sınavdan kalmıştır. Bunu şunun için söylüyorum. Suriyeli mülteciler konusunda Türkiye’ye yapılacak yardımlar, bu yardımlar üzerinden Türkiye’nin Suriyeli mülteciler konusunda batı ile iş birliğinin parasal bir takım hesaplar üzerinden değerlendiriliyor olması son derece yanlıştır. Bizim kimsenin bize vereceğe herhangi bir parasal yardıma ihtiyacımız yok” şeklinde konuştu.

“VİCDANI OLAN YENİ BİR KÜRESEL SİSTEME İHTİYACIMIZ VAR”

Kurtulmuş, “ Suriye meselesi durduk yere ortaya çıkmadı. 5 yıldır devam eden, önce iç savaş ve çatışma şeklinde, rejimin barbar şekilde uçaklarla, bombalar yağdırmasıyla devam eden bir süreç yaşandı. Arkasından büyük güçlerin vekalet savaşları olarak gördüğümüz ikinci safhasına geçildi. Şimdi o safhanın da sonuna gelindi. Bu safhanın sonunda bugün Suriye üzerinden, dünyanın neredeyse bütün ülkeleri, bütün orduları Suriye üzerinden bir küresel ve bölgesel güç kavgası veriyorlar. Böylece yeni bir safhada Suriye meselesi, sadece bizim kamplarda siz 47 bin çocuğun yarasına mehlem olmaya çalıştınız. Sadece bizim kamplarda yada ülkede barındırdığımız insanlar değil, sadece mülteciler meselesi bölgesel ölçekli değil, artık yeni boyutlara ulaşmış olan küresel çatışma ve savaş ortamıyla karşı karşıyayız. Dolayısıyla burada vicdanı olan yeni bir küresel sisteme ve bunu kurumsallaştırmış olan bir küresel sisteme ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

“2’NCİ DÜNYA SAVAŞINDAN SONRA KURULAN SİSTEM SAVAŞLARI ÖNLEYEBİLME KAABİLİYETİNİ YİTİRMİŞTİR

Kurtulmuş, “Ukrayna krizini çözemeyen sistem Suriye krizini de çözemiyor. Dünyanın bir başka yerindeki krizi de çözemiyor. Biz bugün burada meselen insani boyutuyla ilgileniyoruz ama bu insani boyut eğer küresel sorunlar çözülemediği taktirde sürmeye devam edecektir. Geçtiğimiz Temmuz ayında, Aylan bebeğin fotoğrafı dünya kamuoyuna paylaşılana kadar maalesef başta batı olmak üzere dünya kamuoyu bu mülteciler meselesine Şark meselesi olarak baktı. Biz ise meseleye insanlık dramı, insanlık meselesi olarak baktık. Bu şekilde de bakmaya devam edeceğiz. Sadece bu yaraları sarmaya değil dünyada barışı sağlayacak küresel sistemin korunmasını sağlayacak olan sözü de üretmek için çaba sarf edeceğiz” dedi.

“ŞÜPHESİZ BENDE BU PROJEDE MESLEKTAŞLARIMLA BERABER OLDUM”

Programda konuşma yapan Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir ise, “Arkadaşlarım, meslektaşlarım proje için ilk geldiklerinde Deah Barakat’ın mülteci çocukların gülümsemesi adına yola çıktığı ve epeyce mesafe kat ettikten sonra, çağımıza uymayan, bizim bu çağda hiçbir yere koyamadığımız bir cinayete kurban gitmesinden sonra arkadaşların talepleri doğrultusunda, şüphesiz bende bu meslektaşlarımla beraber oldum. Birçok meslektaşımızın olağanüstü gayretiyle gerçekleştirdikleri ve nihayetlendirdikleri bu projenin hakikatten hayırlı bir proje, hakikatten Deah Barakat’ın başlattığı ve bizim de onun açtığı bu yolda projenin devamına katkıda bulunan tüm arkadaşlarımıza da huzurlarınızda teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Deah Barakat’ın teyzesi Şeza Barakat ise, “Ülkemizde çok büyük sıkıntılar çektik. Türkiye’ye müteşekkiriz. Deah Barakat için de, o aslında burada olacaktı, büyük bir diş hekimi olacaktı. Ama bu yaptığınız gayretlerle acımızı hafiflettiniz. Ayrıca buraya davet edildiğimiz içinde hepinize çok teşekkür ederiz” dedi.