Deniz Atabay’a istifa çağrısı

Meseleyi daha net anlayabilmek için kısa bir kaset turu yapmakta fayda var: 12 Haziran 2011 genel seçimleri öncesiydi. MHP’lilerin “uygunsuz görüntüler” içeren kasetleri internete düştü. MHP'de yaşanan kaset depremi seçime giderken partide kilit görevde bulunan 10 kişinin istifasına yol açtı.

Ya CHP liderliğinden ayrılmak zorunda bırakılan Deniz Baykal’ın kaseti? Baykal, bir tuzağa düşürülmüş, görüntüleri önce bir video paylaşım sitesine ardından da gazetelerde yer buldu. Sonuçta Baykal genel başkanlıktan istifa etti, yerine Kemal Kılıçdaroğlu getirildi.

İki partiyi derinden sarsan kaset skandalı Aydın’a da sıçradı. 2014 yerel seçimleri öncesiydi, Didim Belediye Başkanı CHP’li Mümin Kamacı uygunsuz kaset iddiasıyla gündeme geldi. Doğrudur yanlıştır, ayrı konu ama adaylığı açıklanmasına rağmen kaset yüzünden vazgeçilerek aday yapılmadı. Yerine Deniz Atabay aday gösterildi ve başkan seçildi. Başkanlığının 3’üncü yılında Deniz Atabay’ın da bir kaseti çıktı. You Tube video paylaşım sitesindeki görüntüler ile birlikte yığınla yeni iddialar dilden dile konuşuluyor.

Net söylüyorum: Hukuk dışı yollarla kişilerin özel hayatına dair kasetler yapıp onu şantaj olarak kullanmak şerefsizliktir ve bunu yapanlar bulunup adalete teslim edilmelidir. Ne yazık ki kaset olayının biri aydınlatılamadı. Hiçbirinin faili bulunamadı.

Ancak Deniz Atabay’ın kaset olayı bu anlattıklarından çok farklı.

Birincisi kayıt gizlice yapılmıyor.

İkincisi özel hayata dair kasetler yapıp onu şantaj olarak kullanmak niyeti yok!

Kaydı alan belli, aldıran belli.

Alınan bilgiye göre olay bir meclis üyesinin evinde yaşanıyor. Atabay’ın, bir bayanla uygunsuz görüntülerini kayda geçiren CHP’li bir meclis üyesi. Bu nasıl bir fantezidir bilinmez ama Atabay, özel hayatın başkaları tarafından izlenmesinde sakınca görmüyor. İşin ilginç yanı diğer siyasilerden farklı olarak kayıttan haberdar, kendi kasetini yaptırıyor.

Gerçekten de çok vahim değil mi?

İşte, bütün bunlar, Aydın gündemine daha çok damga vuracak gibi duruyor. Görülerinin video paylaşım sitesiyle beraber gazetelerde yer aldı. Bir iddiaya göre aylar önce kaset CHP genel merkezine de gönderildi. O günden bu güne Atabay’dan açıklama gelmedi. ‘Montaj’ bile diyemedi, ‘sükût ikrardan gelir’ deyip susmayı tercih etti.

Hal böyle olunca, “kasetle gelen Deniz Atabay, yoksa kasetle mi gidecek” diye akılımıza gelmedi değil... ‘Hani, müneccim değiliz elbette, ancak Perşembe'nin gelişi de Çarşamba'dan az buçuk belli olur’ diye de düşündük ama o hala pişkin pişkin makamda oturuyor.

Bir suçlama karşısında susmak, suçlamayı kabullenmek demektir. Kasetle gelen Deniz Atabay istifa edeceğe pek benzemiyor. İş, olup biten her şeyi bilen genel merkeze kalıyor.

Sonuç olarak; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gereğini yapmalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.