Eğitim alan şirketler, kara geçiyor

Eğitim alan şirketler, kara geçiyor

Birçok sektörde yalın üretim ve yalın yönetim metotları büyük önem taşıyor. Bu metotlar sayesinde firmalara ciddi maliyet avantajı sağlanıyor.Garanti Eğitim CEO’su Gürcan Akçay, dünyanın birçok yerind...

Birçok sektörde yalın üretim ve yalın yönetim metotları büyük önem taşıyor. Bu metotlar sayesinde firmalara ciddi maliyet avantajı sağlanıyor.

Garanti Eğitim CEO’su Gürcan Akçay, dünyanın birçok yerindeki fabrikaları incelediklerini belirterek, "Fabrikalarda yalın üretim ve yalın yönetim metotları büyük önem taşıyor. Bu metotlar sayesinde şirketlerde değer yaratmayan süreçler tespit edilerek, ortadan kaldırılıyor. Süreçlerin sadeleşmesi şirketlere de ciddi maliyet avantajı sağlıyor. Örneğin bizim eğitim verdiğimiz şirketler ortalama cirolarının yüzde 3’ü ile yüzde 10’u arasında kazanç elde ediyor. Şirket büyüklüğüne göre kazançları da 500 bin liradan başlayıp 25 milyon TL’ye kadar gidebiliyor" dedi.

1 ay boyunca şirketlerde bir nevi check-up yaparak, tüm departmanlarda inceleme yaptıklarını ve eksiklikleri rapor ettiklerini kaydeden Akçay yaptıkları çalışmaları şöyle anlattı: "İncelemeleri gerçekleştirirken farklı metotlar kullanıyoruz. Bu çalışma sonucunda şirketlerin kazançları maddi, kalite ve zaman açısından olabiliyor. Almanya’dan yeni bir teknoloji getirdik. Bu sistem sayesinde tekrarlayan işlerde norm kadro verilerini öğrenebiliyoruz. Fabrikada video çektikten sonra sistem videoyu analiz ediyor. Çalışanların çalışma kapasitelerini ölçüyor. İnsan gücüne bağlı çalışan fabrikalarda çalışma kapasitesi büyük önem taşıyor. Sistem insanı makine olarak görmüyor. Ortam şartlarını da tespit ederek, yorulma payını da hesaba katıyor. Bu metodu kullandığımız bir fabrikada yüzde 30 kapasite kazancı sağlamış olduk."

Kurumsal şirketlerde bazı şeyleri değiştirmenin daha zor olduğuna dikkat çeken Gürcan Akçay, "Patron şirketlerinde bazen daha hızlı aksiyonlar alabiliyoruz. Anadolu’da bazı şirketler eğitim ve danışmanlık hizmetlerine çok önem veriyor. Ancak bazı sektörlerde çok yol alınması gerekiyor. Şirketler rekabet ortamında bizlere daha çok ihtiyaç duyuyor. Danışmanlık şirketlerinin en yaygın olduğu bölge ABD ve Avrupa ülkeleri. Avrupa’da 10 şirketin 8’i danışmanla çalışıyor. Türkiye’de ise bu rakam 3’ü geçmiyor. Danışmanlık kültürü Türkiye’de yeni yeni benimseniyor. Yıllar bazında baktığımız zaman bir yükseliş söz konusu, şirketler daha çok danışmanla çalışmaya başladı. En çok danışmanlığa ihtiyaç duyan sektörler otomotiv yedek parça ve gıda. Büyük sorunlar yaşamamak adına şirketlerin her yıl düzenli olarak check-up yaptırmaları gerekiyor" diye konuştu.

Şirketlerin hedeflerini net olarak belirleyip bu hedefler doğrultusunda adımlar atmaları gerektiğine dikkati çeken Gürcan Akçay, "Profesyoneller ile şirket yönetim kurulu bakış açıları bazen paralel olmayabiliyor. Departmanlar arasındaki bürokrasi şirketin reflekslerini zayıflatıyor. 5 yıllık stratejiler belirleyip bu stratejiyi uygulayan şirket sayısı Türkiye’de çok az. Şirketler değişim yönetimine yeteri kadar önem vermiyor. Problemlerini belirleyip kazanç/kayıp analizi yaparak önceliklendiren ve bunları analitik verilere dayandıran şirket çok az. Üretilen işin ya da hizmetin ne kadar zamanda ne kadar personel ile yapılacağının bilimsel bir dayanağı yok. Bir anda büyük miktarlarda işe alım yapılıyor sonrasında da işten çıkarmalar yapılıyor" diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.