Ermeni tehciri yalanı (7)

Ermenilerin devlet olarak imza attıkları anlaşmalar da vardır. Ermeniler 28 Mayıs 1918 yılında Erivan’da bir Ermeni Cumhuriyeti kurmuşlardır. Osmanlı Devleti de 4 Haziran 1918 yılında bu devleti tanımıştır. Tanıma Batum Anlaşması ile olmuştur. Bu anlaşmadan sonra Ermenistan Dışişleri bakanı Hadisyan Ermenistan’ın artık Osmanlı Devleti ile hiçbir sorunları kalmadığını, bu iyi ilişkilerin devam edeceğini belirtmiştir. Taşnak ve Hınçak Ermeni terör örgütlerinden sonra Asala adındaki Ermeni terör örgütünü görmekteyiz Örgütün isminin anlamı: Ermenistan’ın kurtuluşu için ermeni gizli ordusudur Şimdi bu örgütlere kısaca değinelim: 

H HINÇAK(Çansesi)KOMİTESİ: Kafkasya Ermenilerinden Rus asıllı Avadiı Nazarbeg, karısı Maro ve Ermeni öğrenciler tarafından İsviçre’de kurulmuştur. Hınçak adında yayın organı olan gazeteleri vardır. Örgütün merkezi şimdi Londra’dadır. Örgütün faaliyet alanı Doğu Anadolu bölgesidir. İdeolojik yapısı Marksisttir. Amaçları Türkiye, Rusya ve İran’dan toprak alarak büyük Ermenistan devletini kurmaktır. 

TAŞNAK: Ermeni Devrimci federasyonu anlamındadır. Örgüt ABD, İran, Fransa, Lübnan ve Yunanistan’da sürgünde kurulan parti şeklinde faaliyet göstermektedir. Terör örgütünün grup ve eylem timleri vardır Bu örgütün bürosunun Yunanistan sorumlusu Hrair Marukiyan’dır. Merkez komiteleri Fransa ve Lübnan’dadır. ABD’de de iki komitesi vardır. Örgütün amacı: Terör yoluyla Ermeni soykırımını tanıtmaktır. 

Türkiye’nin tazminat ödemesini sağlamak sonra da Türkiye’nin işgal ettiği sözde Ermeni topraklarını geri almaktır. Bunlar Türkiye’nin hedeflerine saldırmaktadırlar 1982 yılında Los Angeles’te Türk başkonsolosunu öldürmüşlerdir. 

ASALA:Bu örgüt Hınçakların terör örgütü olabilir. Hangi gruba ait olduğu pek belli değildir. 1975 yılında kurulmuştur. Agop Agopyan kurucuları arasındadır. İkinci lideri ve asıl suikast emirlerini veren Agop Tarakçıyan’dır. Bürosu ve merkez komitesi Lübnan’dadır. Amacı birleşik sosyalist bir Ermenistan devleti kurmaktır. Sonradan Asala’dan kopan bir grup ayrılıp Fransa’ya geçmişler ve orada faaliyet göstermektedirler. Orada Ermeni faaliyetlerinin askeri kolunu kurmuşlardır. Bu grup Kuzey Amerika ve Batı Avrupa’daki militanları da yanlarına çekerek eylem yapmaktadırlar. 

JCAG:Asala ve Hınçak partilerinin muhalifleri tarafından Beyrut’ta kurulmuştur. 1975 yılından bu yana Taşnak partisinin askeri kanadı olarak faaliyet göstermektedir. Amacı bağımsız Ermenistan devletini kurmaktır. 

ARA:Fransada kurulmuştur.Brüksel büyükelçimiz İdari Ateşeşi Dursun Aksoyu öldürmüşlerdir. 

Ermeniler Sevr anlaşmasının kendileri açısından geçerli olduğunu hala savunmaktadırlar. Buna dayanarak da Ermeni topraklarının Ermenilere geri verilmesi tezini canlı tutmaktadırlar. Oysa Sevr anlaşmasını imzalayan devletler Türklerin kurtuluş zaferini kazanmasından sonra bu Sevr anlaşmasını geçersiz olmasını zorunlu olarak kabul etmişler ve Lozan anlaşmasına imza koyarak Türklerin zaferi önünde, Türkiye’yi tanımak zorunda kalmışlardır. 

 

Taşnak yayın organı Hairenik de 28 Haziran 1918 tarihli sayısında Rusların Türklere olan düşmanlıkları cesaretlendirdiğini Türklerle Ermeniler arasındaki çatışmalara Kafkasya Ermenilerinin sebep olduğunu Türklerle Ermeniler arasında yapılan Batum Anlaşmasıyla bu anlaşmazlıkların sona erdiğini içeren yazı yayınlamıştır. Böylece olan olaylardan Kafkas Ermenilerinin sorumlu olduğu, Taşnaklar tarafından açıkça kabul edilmiş oldu. Buna rağmen Ermeniler bunu görmezden gelerek, diğer devletleri kandırmaya devam etmektedirler. 
Ermenistan devleti kuruluşunun birinci yılında 28 Mayıs 1919 yılında Türkiye Ermenstan’ın ilhak ettiğini açıkladı. Sevr anlaşmasından önce toplanan Paris konferansında Ermenistan’ın sınırlarının belirlenmesi konusunda ABD başkanı Wilson hakem olarak görevlendirildi. Wilson da General James G. Hairbord başkanlığında bir heyeti bölgeye gönderdi. Bölgeye giden heyetin yazdığı rapor çok önemlidir. Çünkü bölgede olup biten tüm olayları açıkça anlatmaktadır. Raporda Türklerle Ermenilerin yüzyıllarca yan yana yaşadıkları, tehcir sırasında Türklerin de Ermeniler kadar acı çektikleri Türk köylerinin yakıldığı, savaşa giden Türk köylülerinin ancak yüzde 20’sinin geri dönebildiği, Dünya savaşının başlangıcında Ermenilerin Türkiye Ermenistan’ı denilen bölgede hiçbir zaman çoğunlukta olmadıkları, Tehcir edilen Ermenilerin geri dönmeleri halinde bile çoğunluğu teşkil edemeyecekleri, geri dönen Ermenilerin tehlike içinde olmadıkları, bölgede olaylara ilişkin acıklı ve korkunç şekildeki Ermeni iddialarının doğru olmadığının tespit edildiği belirlenmiştir. ABD işte bu rapor üzerine Ermenistan’ın mandaterik isteğini kabul etmemiştir. 

Ancak 10 Ağustos 1920 tarihinde Sevr anlaşması imzalanınca Ermeniler yeniden hayale kapılmaya başladılar. Çünkü Sevr anlaşması Osmanlı Devletinin Ermenistan’ın hür ve özgür bir devlet olarak tanımasını öngörüyordu. Ancak Osmanlı devletinin imzaladığı bu anlaşmayı Mustafa Kemal’in Ankara Hükümeti zafer kazandıktan sonra Türkiye Cumhuriyeti lehine çözümlemiştir. 

DEVAMI 15 NİSAN PAZAR GÜNÜ

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.