İskender ve Aristo

Değerli okurlar!

Dünyaca ünlü iki büyük insan olan biri bilge kişi Aristo diğeri de Dünya imparatoru Büyük İskender arasında aşağıdaki konuşma geçer.

Büyük İskender, felsefenin duayeni sayılan Aristo' ya bir mektup yazar.

“Zaptettiğim topraklardaki insanları tahakkümüm altında tutabilmek için neler yapmalıyım” diye görüşünü sorar;

1- Ülkenin ileri gelen insanlarını sürgüne mi göndereyim?

2- Ülkenin ileri gelen insanlarını hapse mi atayım?

3- Ülkenin ileri gelen insanlarını kılıçtan mı geçireyim?

Aristo'nun cevabı :

1- Sürgünde toplanıp sana karşı başkaldırırlar,

2- Hapishaneler militan yuvası olur, kontrolden çıkar,

3- Onlardan sonraki kuşak intikam hırsıyla büyür, tahtını sallar.

Çözüm olarak şu nasihati verir:

“İnsanların arasına nifak tohumları ekeceksin, birbirleriyle savaşınca hakem olarak kendini kabul ettireceksin ama anlaşmaya giden bütün yolları tıkayacaksın.”

Ben bu yola nalet olsun diyorum. İnsanları bölmeden araya nifak tohumu saçmadan demokratik ve adil yönetim yapan bütün hükümdarlar daha fazla ömürlü olmuştur.

Türk Milleti’nin varlığı ve bekası; hak, hukuk adalet tanımayan, insanları bölen, yandaşlığı yalaklığı teşvik eden, Allah adına din adına koltuk uğruna yalan söyleyen, din istismarcısı olanlardan bu ülkelerine fayda gelmez.

Türk Milleti’nin milli ve manevi değerleri ve insanlığın evrensel değerleri yerine;

Hukuksuzluğu, keyfiliği, otoriterliği, ülkede egemen kılmaya çalışan bütün diktatörler çabuk hüsrana uğramışlardır. Karamsarlık ve umutsuzluğun yaygınlaştırıldığı bir ortamdayız...

Ancak;

Karanlık bulutların sardığı ülkede aydınlanma süreci başlamıştır. Aydınlığın başlangıcı en karanlık zamanda başlar...

Türk Milleti tarihin derinliklerinden gelen her zaman hazır olan yiğitleri yapılması gerekeni yapacak bilgi, yetenek, güç ve irade sahibidir...''

Değerli okurlar geçenlerde  Güzel İzmir’imizde cami hopörlerinden müzik sesi gelince bütün herkes haklı olarak galeyana geldi. Bu kutsal mekânda böyle bir terbiyesizliği kim yapar diye…

Benim bildiğim İzmir hoşgörünün, kardeşliğin, dayanışmanın paylaşmayı sevenlerin kentidir.

İzmir, aklın mantığın vicdanın sesidir. İzmir yıllarca uygarlıkların ve özgürlüklerin merkezi olmuştur. Ayrıca İzmir özgürlüğün ve demokrasinin beşiğidir. İzmir; aklın, mantığın, bilimin yaşam bulduğu yerdir. İzmir; özgürlüktür. İzmir; Türkiye’nin gülen yüzü, gören gözü, duyan sesidir. İzmir; Yürekli insanların, duyarlı yurttaşların, sorumlu vatandaşların diyarıdır.

Bunu yapan veya yaptıranlar hangi siyasi görüşten olurlarsa olsunlar ya “aklından” zoru vardır, ya “avanak” maceracıdır. Ya da ajandır, ya da provokatördür.

BIKKINLIK GELDİ

Değerli okurlar televizyonlarda her gün tartışma programları inanın bıkkınlık verir duruma getirdiler.  Bir ağız dalaşıdır gidiyor. Temel sorunlardan uzaklaşmış ikbal peşinde koşuluyor. Düşünürü, yazarı, çizeri susturulmuş veya hapiste olan bir ülkede ebetteki yoksulların ekonomisi, fakirlerin yaşam mücadelesi gündeme getirilemiyor. Bilenler zorunlu olarak konuşamıyor. Bilmeyenler, hiç birikim ve alt yapısı olmayanlarda kanal kanal dolaşarak ukalalık taslıyor, yalakalık ediyor.

Temel konumuz ‘’covid19’’ ve halkın yoksulluğu, halk üzerindeki ekonomik ve başta din olmak üzere sosyal baskılar, yabancı ülkelerle olan ilişkiler olacakken TV’lerde kayıkçı döğüşü seyretmekten bıkmış, iş ve aş umudunu yitirmiş, geleceğini göremeyen yığınların dertleri bir kenara atılmış, unutulmuş veya kasten böyle davranan siyasiler her gün TV’lerde arzı endam ediyorlar. Bunların çoğu aynı kişiler, emir aldıkları ağalarına yaranmak için yapmayacakları şarlatanlık yok.

Bunların bu yalakalıkları insanın televizyonlarını açmaya çekiniyor. Yine bu şarlatanlarımı dinleyeceğim diye.

Son olarak diyorum ki: Eğer siyasilerin, yöneticilerin etrafını dalkavuklar sarmışsa, yöneticiler o ülke ve insanını kaybetmişlerdir. Çünkü: Dalkavukların profesyoneli, acemisi, kaşarı, kıdemlisi her çeşidine rastlarsınız. Bunlar sirk cambazına benzer. Öne, arkaya, yana, her yöne, yerde ve havada takla ve parende atarlar. Güvenilmez insanlardır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum