Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk görevini devraldı

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk görevini devraldı

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “Tek güvencem öğretmen arkadaşlarımız meslektaşlarımız. Bu iş yükselecekse bir bayrak yükselecekse tümüyle öğretmen arkadaşlarımızın omuzlarında yükselecek" dedi.Cumhu...

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, “Tek güvencem öğretmen arkadaşlarımız meslektaşlarımız. Bu iş yükselecekse bir bayrak yükselecekse tümüyle öğretmen arkadaşlarımızın omuzlarında yükselecek" dedi.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk oldu. Selçuk, görevini İsmet Yılmaz’dan devraldı. Selçuk, yaptığı konuşmada, "Türkiye’nin yeni bir döneme girdiğini dünyayla rekabet anlamında yeni bir çağın müjdelerini ortaya koymak gibi bir gayretin içinde olduğunu görüyorum şahsım adına. Böyle bir dönemde Milli Eğitim Bakanlığını şahsıma tevdi eden cumhurbaşkanımıza şükranlarımı arz ediyorum” ifadelerini kullandı.

Eğitim alanında emeği geçenlere teşekkür eden Selçuk, “Emek kutsaldır. Bir gün dahi bizim eğitim sistemimize emeği geçmiş olan meslektaşlarımızın hukuku bizim açımızdan değerlidir. Bu hukuk geniş kitleleri ilgilendiren bir hukuk. Başta Cumhuriyetimizin kurucusu Başöğretmen büyük Atatürk olmak üzere tüm şehitlerimizi,15 Temmuz şehitlerimiz dahil, Türk bayrağımın dalgalandığı her yerde şanla şerefle görev yapan şehit olan öğretmenlerimizi rahmetle anıyorum” şeklinde konuştu.

“Bu iş yükselecekse bir bayrak yükselecekse tümüyle öğretmen arkadaşlarımızın omuzlarında yükselecek”

Mesleğe İstanbul’da öğretmen olarak başladığını anlatan Selçuk, şöyle konuştu:

“Yükseköğretim sistemindeki görevlerim sırasında da öğretmen olma bilinciyle hareket ettim. Ömrüm eğitim ortamlarında okullarda, üniversitelerde, ilkokullarda, liselerde geçti. Öğretmen odalarının kokusuna alışkınım. Öğretmen arkadaşlarımla beraber binlerce eğitim çalışmasında bulundum. Öğretmen arkadaşlarımın neler hissettiği düşündüğü konusunda farkındalığımın hep yüksek olduğunu vurgulamak isterim. Öğretmen arkadaşlarımın benim şahsımda Milli Eğitim Bakanlığının koridorlarında temsil edildiğini unutmamaları ve aklımızda düşüncemizde gönlümüzde onların bütün hissiyatını taşıdığımızı vurgulamak isterim. Tek güvencem öğretmen arkadaşlarımız meslektaşlarımız. Bu iş yükselecekse bir bayrak yükselecekse tümüyle öğretmen arkadaşlarımızın omuzlarında yükselecek. Kime güvenerek bu işi yapıyorsunuz diye sorsalar bana, böyle bir göreve nasıl cesaret ettiğim konusunda gerçekten hayretle bakıldığını da fark ediyorum. Akşam kabineyi duyduğumda bir heyecan oldu elbette tedirginlikle beraber. Sabah kalktım geçer zannettim ama sabah kalktım yine bakanmışım. Bu tedirginlik oluşturan bir şey aslında. Biz sanki bürokrasiyle uğraşıyoruz. Resmi görevler yapıyoruz, kendi geçim vasıtamız olan bir işle ilgileniyormuşuz gibi algılıyoruz. Bütün bu koridorlar, sokaklar, okullar, derslikler bunların tamamı çocukların hukukunu korumak ve onların gelecekle ilgili perspektifini yükseltmek için yapılıyor. Ama öyle anlar geliyor sanki bu işler bürokratik işler gibi algılanabiliyor. Her zaman kendime şu sorguyu yapmayı ihmal etmemeye çalışıyorum. Yaptığım her şey çocuğun hukuku için, onlara hürmet içindir, öğretmene hürmet içindir. Bu bağlamda da emeği geçen bütün öğretmen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Benim şahsımda 1 milyon öğretmenin aklının duygusunun düşüncesinin burada olacağını, onların temsilcisi olduğumuzu asla unutmamalarını temenni ederim.”

"Yapılması planlanan bütün çalışmalara bütün öğretmenler benim Bakanlığımın çalışmaları diyecekler inşallah" diyen Selçuk, "Anne babaları ihmal etmemek lazım. Çocukların okul hayatı, çocuğun okul dönemi boyunca geçirdiği günler haftalar yıllar düşünüldüğünde okuldan geçen yüzde 10’lar civarında. Yani sokak, sosyal medya, ev, aile çok önemli. Bunların hepsi topyekun senkronize çalışmayla belli noktaya getirilebilir. İnşallah bu güveni sarsmamaya, beklentileri karşılamaya gayret edeceğiz. Gayret olsun ki nasip olsun. Gayret olsun ki netice olsun. Ama bu sadece sözle kelamla olmayacak" açıklamasında bulundu.

“Eğitim bakanlığına ehliyet ve liyakat ilkeleri çerçevesinde bakanımızdan daha iyi bir atama yapılamazdı”

Görevi devreden İsmet Yılmaz ise yaptığı konuşmada, "Bakanımız hem bakanlığımızı hem de eğitim camiasını çok iyi tanır ve bilir. Yöneticisi olduğu eğitim kurumlarıyla da eğitimin her zaman hizmetinde olmuştur. Şimdi de Milli Eğitim Bakanı olarak kendisine 65 bin okulumuzu 1 milyondan fazla öğretmenimizi 18 milyona yakın öğrencimizi emanet ediyoruz. İki yıldan fazla bir süredir üstlendiğim bakanlık görevini gönül huzuruyla ehil ellere teslim ediyorum. Eğitim bakanlığına ehliyet ve liyakat ilkeleri çerçevesinde bakanımızdan daha iyi bir atama yapılamazdı. Sayın bakanımız aldığı emaneti bayrağı çok daha bir seviyede kendisinden sonra gelenlere teslim edecektir. Dualarımız ve desteğimiz kendisiyle birlikte olacaktır. Sadece biz bakanımızı desteklemeyeceğiz. 81 milyon vatandaşımızı bütün velileri, öğrencileri, bütün siyasileri bakanımıza destek vermeye çağırıyorum. Bakanımızın başarısı ülkemizin, evlatlarımızın başarısı olacaktır" ifadelerini kullandı.

Görevi aldığı günden görevi teslim ettiği güne kadar kaliteli ve fırsat eşitliği temelinde eğitimin değişilmez hedefleri olduğunu, eğitimde çok büyük mesafeler kat edildiğini her fırsattı dile getirdiğini söyleyen Yılmaz, bugün Türkiye’de eğitimde kalite konuşuluyorsa bu eğitimde altyapının büyük ölçüde tamamlanmış olmasından kaynaklandığını anlattı. Konuşmaların ardından Bakan Selçuk ve Yılmaz birbirlerine çiçek takdim etti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.