Eskiden bir söz vardı hatırlarsınız düşünün… Nerede? Askerliğini yapmayana kız verilmez derlerdi. Nerede?

Hani çürüğe alınınca kızarıp bozarırdı benim insanım, utançlarımızı sakladılar. Nerede?

Ak ile kara mı karıştı dersiniz memleketimin değerleri namustu nerede?

Harama uzanan eller kesilirdi de bayrağa uzanan eller kayıp nerede?

Nelere nelere toplanan gençlerim memleket meselesi var hani nerede?

Siz mi kurtaracaksınız sözlerinin sahipleri bize kalmış olmalı bedelli demeçler vermek burdayız, ya siz nerede?

Hadi iki kelime birleştirin cevap verin sözlerime eşitlik çığlıklarının otuz bini susturamadığı memleket devrimcileri nerede?

Otuz beş saniye değil bir saat haber olsa şehidim şehit olduktan sonra neyime.

Çözüm süreci yakılan şehirlerin acaba hangisinde?

Her şeyin normalleştiği ülkemde suyun akışına yokuş yukarı tırmanan Sakaryam.. Nerede?

Hasan Tahsin’e  memlekete yakan kumandan, iniltileri arşa ulaşan Seyit Onbaşım nerede?

Akif’in bir ateş yakıp umut bağladığı Asım’ın nesli yok olmuş olamaz nerede?

Hor gördüğünüz Arif Nihat dizeleri ile ‘ Şuheda fışkıracak toprağım’ var benim nerede?

Ey düşünmeye korkan güzel çehreli milletim kalemini kıranlara inat kelimelerin olmalı nerede?

Bilir misiniz nerede?

İpleriyle helalleşen memleket çiçeklerinin sela seslerinde..

Kör dünyanın göbeğinde bir kuytu da mı dersiniz?

Yok yok kuşların göz bebeğinde semalarda gezeceği gün yakın siz bilmezsiniz?