Ozan Halil Manuş

Değerli okurlar, çocukluğumun ve gençliğimin ilk yıllarının geçtiği köyüm idari yönden Kayseri’nin Felâhiye ilçesine bağlı. Uzun yıllar İlçeme ve köyüme gidemedim.

Felâhiye İlçemizde değerli yazar Sayın Kadir Acı ile tanışıncaya kadar.

Kadir Bey Felâhiye’ye çok büyük bir iyilik yapmış. Derleyip yayınladığı “FELÂHİYELİ ŞAİRLER VE YAZARLAR GÜLDESTESİ” kitabından bir adette bana göndermiş. Hemen kitabı okumaya başladım. Felâhiye’mizden bu kadar yazar ve şair çıktığına son derece memnun oldum. Sayın Acı benim “Bir Arkeog’un anıları” adlı kitabımdan da alıntı yaparak yayınlamıştır.

Beni uzun yıllar sonra doğduğum topraklarla buluşturan Sayın Acı’ya çok teşekkür ediyorum.

Tabi başarılarının devamını da dilerim. Çünkü Şarkılar Türküler bir ulusun öz kültürüdür. Türkülerde ve şiirlerde yoksulluğu acıyı derdi, feleğe kahrı vatan sevgisi anlatılır.

Değerli okurlar, Sayın Acı’nın Güldestesinde Halil Manuş isminde değerli bir ozanı çok merek ettim araştırmaya başladım. İyi ki de araştırmışım. Karşıma Erzurumlu Reyhanî ve Karslı Çobanoğlu gibi değerli bir şair ve ozan çıktı.

ozan-halil-manus.jpgSayın Manuş’la bizzat yazıp tanışmak istedim. Ve tanıştım da:

Sayın Manuş köyüme çok yakın olan Karaşıh köyünde doğmuş.

İlk, Orta ve Liseyi Yozgat İli Boğazlıyan İlçesinde okumuş. 

1988 yılında Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Teknoloji Bölümünden Mezun oluyor. 

Yurdun değişik il ve ilçelerinde Öğretmenlik ve İdarecilik görevlerinde bulunuyor.

Farklı zamanlarda yazılar ve şiirler yazmış. 

Şiirleri ve yazıları değişik edebiyat sitelerinde yayınlanmış yayınlanmaya da devam etmekte.

Yayla Haber, Mihrap Haber, Kayseri Gündem, Haber Aksaray, Muşkarahaber ve Şanlıurfa Olay Gazetesinde haftalık Köşe Yazıları ve şiirleri yayınlanmaktaymış.

Halen Şanlıurfa Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı bir okulda Müdür Yardımcısı olarak görev yapmakta.

Bu deryayı tanımak benim için büyük bir mutluluk oldu.

4 Mart 2017 tarihinde “Felahiye ve Köyleri Kültür Dayanışma Derneği” sempozyum toplantısı vardı. Değerli Başkan Ahmet Tektaş Bey beni de davet etti. Fakat Ağabeyimin Ankara’da vefatı nedeniyle katılamadım. Âmâ gönlüm ve yüreğim hep oradaydı.

Toplantıya değerli eğitimci ve ozanımız Sayın Manuş da gelmiş, kendi yazdığı şiirleri o gecede çok güzel bir şekilde okumuş.

Bu yazımı hazırlarken Sayın ozanın bir şiirinin sözleri için kendisini aradım. “Bana Google aç oradan istediğiniz şiirime ulaşabilirsiniz” dedi. Hakikaten Google’da Sayın Manuş’un yüzlerce şiirini gördüm.

Daha önce sormuştum neden bunları bir kitap haline getirmiyorsun diye. Bana verdiği yanıt basım işlerinin çok pahalı olduğunu kendinin de ekonomik olanaklarının el vermediğini söyledi.  Çok üzüldüm.

Mahsuni Şerif bir şiirinde diyor ki:

Mevla’m, gör diye iki göz vermiş

Bilmem ağlasam mı ağlamasam mı?

Dura dura sel oldum erenler

Bilmem çağlasam mı çağlamasam mı?

Değerli hemşerim Halil Manuş ‘da dura dura derya olmuş, bu birbirinden güzel şiirlerin mutlaka yayınlanarak kamuoyuna sunulması çok ama çok önemli.

Felâhiye dernek başkanımız değerli arkadaşım Ahmet Tektaş bu işe el atarsa başaracağına inanıyorum.

Ben de buradan Kayseri’de bulunan dost ve yakınlarıma ulaşarak yardımcı olacağıma inanıyorum.

Buradan çok değerli Felâhiye Belediye Başkanımız Vural Coşkun’a da çağrı yapıyorum. İlçemde yetişen böyle bir değerin eserlerinin kamuoyuna tanıtılmasına yardımcı olursanız bizi çok mutlu edersiniz

Ne diyor şair Mezar taşları için:

Kimi çoktan yitmiş,

Kimi eğik, kimi yan yatmış; kiminin kırılmış başı….

Kitaplar ise dimdik ayakta,

Kitaplar yıkılmayan mezar taşı..

Kitaplar yazarları ölümsüzleştirir.

Bir toplumun din, ahlâk, hukuk, sanat, gelenek ve görenekleri gibi değerlerinin bütününe kültür denir.

Bir ulusun varlığını sürdürebilmesi için kültürünün korunması ve geliştirilmesi gerekir.

Ülkemiz, kültürel açıdan oldukça zengin değerlere sahiptir. Sayın Manuş’un şiirleri bizim kültürel değerlerimizi çok güzel yansıtmış.

Şair ve yazarların önlerinde çok güzel malzemeler bulunur. Bunları yaşadığı topluma ulaştırmak yazarların ve şairlerin görevidir. Bunları çoğaltıp bastırmak topluma sunmakta aydınların ve yetkililerin görevidir.

Ülkemin en büyük şairi Bedri Rahmi Eyüboğlu şöyle diyor:

Zifiri karanlıkta gelse şiirin hası

Ayak seslerinden tanırım

Ne zaman bir köy türküsü dinlesem

Şairliğimden utanırım.

Şiirler ve türküler bizim özümüzdür lütfen özümüze sahip çıkalım.

Değerli Ozan Halil Manuş’un onlarca şiirinden ikisini siz değerli okurlarıma sunuyorum.

KÖYE HASRETİM

 

(Sayın Manuş ben de köyüme hasretim)

Nasıl özledim köyü nasıl

Dağa, taşa, yele hasretim.

Anlatsam senden birkaç fasıl

Coşkun akan sele hasretim.

***

İhtiyarların halvetinde

Neler yoktu ki sepetinde

Güngörmüşlerin sohbetinde

Öğüt veren dile hasretim.

***

Yaptığımız her düğünlerde

Özel günlerde, törenlerde

Buluştuğumuz şölenlerde

Seni çalan tele hasretim.

***

Örencik’teki onca bağa

Safrantı, mezar ardı, kel dağa

Çukur konuş, Kaklık, çatağa

Avuluğun göle hasretim.

***

Seki bahçe, çifçir, ekinlik

Uşak kayası, süpürgelik

Hepsi de birer numunelik

Sevda kokan güle hasretim.

***

Adilin kuz, mecideresi

Taşlı burunla yağderesi

Bir gez armut konuş neresi

Dağa, taşa, kile hasretim.

***

Büyük pınardan iç suyunu

Sevgilerle doldur kuyunu

Unutmayıp ata soyunu

Yardım eden ele hasretim.

***

Küçük, büyük, yaşlı, ihtiyar

Hepsi de hatır gönül sayar

Karaşıh adlı yatırın var

Sarığına bile hasretim.

***

Çık abidenin pınarından

Getir donuçcanın karından

Ümitliyim yarınlarından

İnanın şu hâle hasretim.

***

Dön de bak geçmiş onca yıllar

Saymadığım daha neler var

Bağlar hazan bahçe târumar

Kazma, kürek, bele hasretim

**********************************

KADINIM   

Anlatmak istesem seni

Dilim dönmez ki kadınım

Resmetmek istesem seni

Kalem çizmez ki kadınım

***

Katlandın hep şu huysuza

Sabır gösterdin arsıza

Gönlünü çalan hırsıza

Akıl ermez ki kadınım

***

İki kız bir oğlan verdin

 Onlardı tek senin dedin

Ömrünü bizlere serdin

Gücün yetmez ki kadınım

***

Muhtaç olmayalım diye

Kaçıp koştun biteviye

Sendeki bu özveriye

Neler denmez ki kadınım

***

Rabbim alsın benimkini

Çok uzatsın seninkini

Halil senin kıymetini

Sanma “bilmez” ki kadınım

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum