Prof. Dr. Haluk Özener, "Minimum 20 yıla ihtiyacımız var. Olası depremler 20 yıl bizi bekler"

Prof. Dr. Haluk Özener, "Minimum 20 yıla ihtiyacımız var. Olası depremler 20 yıl bizi bekler"

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, 1999 Marmara Depremi’nin 20. yılı nedeniyle Kandilli Rasathanesi’nde düzenlenen basın toplantısı...

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, 1999 Marmara Depremi’nin 20. yılı nedeniyle Kandilli Rasathanesi’nde düzenlenen basın toplantısında, “Minimum 20 yıla ihtiyacımız var. Olası depremler 20 yıl bizi bekler. Belirli çabalar var ama yeterli olduğunu pek düşünmüyorum" dedi.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, Bölgesel Deprem-Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezi Müdürü Dr. Doğan Kalafat, Afete Hazırlık Eğitim Birimi (AHEB) Müdür Yardımcısı Yavuz Güneş basın toplantısı yaptı.

Basın toplantısında soruları yanıtlayan Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, “Ortalama her gün 3,9’ a kadar deprem oluyor. Depremlerin sayısı arttı. Çok sık deprem oluyor gibi düşünmeyelim. 50 günde bir 5,9’a yakın bir rakam, ortalama bir buçuk senede bir 6,9 arasında ortalama 6 buçuk yılda bir de 7’nin üzerinde bir depreme denk geliyor bu istatistik. Bunlar ortalamadır. 1900’de 2000’lere kadar gelen 119 senelik kandilli hafızasıdır” dedi.

Deprem sadece Marmara’da olmuyor diyen Prof. Dr. Haluk Özener, “Her yerde oluyor. Artık depremin nerede olacağını ve ne zaman olacağını tartışmayalım. Yer bilimcileri özellikle kamuoyunu önünde deprem büyüklüğünü ve zamanını tartışmalarını açıkçası ben çok anlamlı bulmuyorum” şeklinde konuştu.

Depremi önleme şansımız olmadığını altını çizen Prof. Dr. Özener, “Bu doğa olayının önüne geçemiyoruz. Ama zararlarını azaltabiliriz. Depremin zararlarını azaltabiliriz. Herkesin üzerine düşen bir rol var. Burada da Kandilli’de afete hazırlık eğitim biriminde eğitimler veriyoruz. Bu eğitimler bilabedel olarak veriliyor. Haftanın 2 günü Çarşamba ve Perşembe günleri okullara, öğretmenlere bu eğitimi veriyoruz. Hedefler çok önemli önemsiyoruz hedefleri ama burada bir tek kritik şey var. Minimum 20 yıla ihtiyacımız var. Olası depremler 20 yıl bizi bekler. Belirli çabalar var ama yeterli olduğunu pek düşünmüyorum. Belirli bölgelere yoğunlaşmak kentsel dönüşümle özellikle bugüne kadar çok önemli ve yararlı uygulamalar yapıldı ama Türkiye’de özellikle İstanbul’a yapılanların daha planlı olarak yapılması gerektiğini düşünüyorum. Münferit bina bazında değil ada, ilçe bazında bu işleri düşünüp belki bir bütün olarak sonuca ulaşmamamız lazım. Yoksa çok daha uzun sürecektir” ifadelerini kullandı.

Geçtiğimiz günlerde Marmara Depremi ile ilgili açıklama yapan yer bilimcinin sözlerini yanlış anlaşıldığına dikkat çeken Özener, “Benzer açıklamayı basından takip ettim ve açıklamayı yapan hoca ile de telefonda görüştüm. Sanırım röportaj yapılırken bazı şeyler yanlış anlaşılmış ve aktarılmış. Depremin 2 buçuk dakika sürmesi gibi ifade kendi ifadesi değil. Bu da tarih boyunca olmamış. 9 buçuk şiddetindeki Şili depremi 90 saniye sürmüş. Onun bahsetmek istediği şu; Kuzey Ege depremi oluyor. İstanbul’da olan çok yüksek katlı bir binasının üst katları 300 kilometre uzaklıktaki bir depremde 10 dakikaya yakın sallanıyor. İki katlı binanın sallanma süresi ile 30 katlı binanın sallanması süresi farklı oluyor. Hocamız onu ifade etmeye çalışmış. Faya ne kadar çok yakınsanız o kadar çok hissedeceksiniz. Çeşitli senaryolar ve modeller ortaya konulabilir ama 7’nin üzerinde çok farklı çıktılar var. Dolayısıyla hocamızın söylemiş olduğu garip bir değer olmayacaktır” dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.