Prof. Dr. Mehmet Çelik, İslam coğrafyasındaki kan ve gözyaşının nedenini anlattı

Prof. Dr. Mehmet Çelik, İslam coğrafyasındaki kan ve gözyaşının nedenini anlattı

Bağcılar Belediyesi Ramazan Etkinliklerindeki söyleşi programına katılan tarihçi Prof. Dr. Mehmet Çelik, başta Ortadoğu olmak üzere İslam coğrafyasındaki kan ve gözyaşının nedenini anlattı. Batının ül...

Bağcılar Belediyesi Ramazan Etkinliklerindeki söyleşi programına katılan tarihçi Prof. Dr. Mehmet Çelik, başta Ortadoğu olmak üzere İslam coğrafyasındaki kan ve gözyaşının nedenini anlattı. Batının ülkemiz üzerindeki oyunlarını bir bir sıralayan Çelik, “Batı dünyası emir altında tutan o eski Türkiye’yi özlüyor. Ama şimdi artık toparlandık ayağa kalktık. Artık eski Türkiye yok” dedi.

Celal Bayar Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Çelik, Kirazlı Metro İstasyonu Etkinlik Alanı’nda Bağcılar Belediyesi tarafından düzenlenen kültür programlarına konuk oldu. Konuşmasında ülkemiz üzerinde oynanan oyunları ve İslam coğrafyasındaki sıkıntıları kronolojik bir sıralama içinde anlatan Prof. Dr. Çelik, şunları söyledi:

“Buruk bir Ramazan geçiriyoruz. Tam 100 yıldır bu coğrafyada bitmeyen bir kan ve gözyaşı var. Batılılar neden bu coğrafyadan bir türlü ellerini ayaklarını çekmiyorlar? Bunu anlayabilmek için size büyük fotoğraf göstereceğim. Avrupa 1800’lü yılların başında sanayi devrimini tamamlamıştı ve refah içerisindeydi. ‘Ya fabrikaları çalıştıran kömür rezervleri biterse ne olacak?’ diye kafalarını endişe sardı. Arayışa giren batılılar 1750’lerden itibaren Osmanlı’nın güney coğrafyasını gezerek inceleme yaptılar. Musul civarında devasa göllerde inceleme sonucunda yağlı, yapışkan ve yanıcı olduğunu tespit ettikleri siyah suya yani petrole ulaştılar. Çareyi bulmuşlardı Musul civarındaki petrol Avrupa’ya getirilirse fabrikaların bacaları tütmeye devam edecekti. Bunun için toplantı düzenlediler. Ortadoğu haritasını önlerine koydular ve Osmanlı’yı parçalama planını yaptılar. Sevr projesi dediğimiz buydu.

Birinci dünya savaşının bir tek nedeni vardı. Osmanlı’nın güney topraklarında sömürge devletleri kurmak ve oradaki enerjiyi rahatlıkla Avrupa’ya taşımak. Birkaç yıl içerisinde koca imparatorluk avuçlarımızın içerisinden kayarak gitti. Sevr’den sonra Lozan’a gittik ve bize bu Anadolu coğrafyası bırakıldı. Lozan’da bize bir tenbihat yapıldı o yazıya geçirilmedi. Bizim elimizi ayağımızı bağlayan o tembihattır. Bize dediler ki Anadolu size yeter. Ne Kuzey Afrika’ya, ne Ortadoğu’ya ne Kafkaslar’ane de Balkanlar’a bir daha bakmayacaksınız. Biz 90 yıl bu tembihata harfiyen uyduk. Bütün İslam coğrafyasıyla ilişkilerimizi adeta sonlandırdık.”

“Toparlandık ayağa kalktık artık eski Türkiye yok”

Bunca baskıya rağmen Türkiye’nin toparlanıp ayağa kalktığını söyleyen Çelik, batılıları rahatsız eden bu topraklardaki değişimi ise şöyle anlattı:

“Dünyanın en şanlı bayrağına ve en güzel İstiklal Marşı’na sahip olmamıza rağmen Türkiye 2007 yılına kadar bağımsız bir ülke değildi. 2007 yılında CIA ile MOSSAD ile iç istihbarat yardımlaşma anlaşması feshedilince işler değişti. Artık kendi yerli ve milli savunma sanayisi olan bir Türkiye var. Bugün eğer Afrin’deysek ve PKK’nın belini kırdıysanız yerli ve milli silahlarla oldu. Bütün hadise buradan kaynaklanıyor. Batı dünyasıNATO’nun karakolu, ABD’nin çiftliği olan ve emir altında tutan o eski Türkiye’yi özlüyor. Ama şimdi artık toparlandık ayağa kalktık. Artık eski Türkiye yok.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.