Genetik, çevresel ve fiziksel faktörlere bağlı olarak gelişen diyabet günümüzde en ölümcül hastalıklardan biri olarak bilinmekte. Erken tanı, diyabet tedavisi için son derece önemli. Hastalığı tedavi edebilmek ve gerekli önlemleri alabilmek için, belirtiler görüldüğünde ve şüpheli bir durum olduğunda doktora başvurmak gerekiyor.

Halsizlik ve Yorgunluk Hissi

Kan şekerindeki dengesizlik, diyabet hastalığının temel sebebidir. Bu denge, vücuttaki hormon salınımı için önemlidir ve bozulduğunda hâlsizlik görülebilir. Sürekli bir yorgunluk ve hâlsizlik söz konusuysa, diyabet riski oldukça büyüktür. Özellikle aşırı kilolu insanlarda görülen hâlsizlik tehlikelidir ve şeker hastalığı belirtisi olarak kabul edilebilir. Diyabetin vücuttaki hormonal salınımı bozarak, depresyonu tetiklediğini de dikkate almakta fayda var.

Kilo Kaybı

Glikoz, vücudun enerji kaynağıdır. İnsülin hormonu yeterince salgılanmadığında, glikozdan sağlanması gereken enerji kas ve yağ dokularından sağlanır. Bu da sağlıksız bir kaybına sebep olur. Diyabete bağlı kilo kaybında, göbek çevresindeki yağların korunup kasların ve vücudun geri kalanının zayıfladığı görülebilir. Nitekim, insülin problemi olduğunda vücudun birikmiş yağlardan faydalanması zorlaşacaktır. Ani ve istemsiz bir kilo kaybı varsa diyabet riski yüksektir.

Sürekli Açlık Hissi

Organlar ve kaslar insülin kaybına bağlı olarak enerji kaybettiğinde, vücut doğal olarak kalori ihtiyacı duyacaktır. Bu durum da tokluk hissini zorlaştırır ve sürekli bir açlığa sebep olur. İnsülin salınımı azaldığında, yoğun bir yemekten sonra bile açlık sürebilir. Ayrıca, vücut dokuları besinlerden alınan şeker ile yenilenir ancak insülin salınımı olmadan bu şeker miktarı dokuların yenilenmesine yetmeyecektir. Dolayısıyla, diyabet vücutta sürekli bir açlık hissi yaratır ve böyle bir durum görüldüğünde mutlaka doktora başvurulmalıdır.

Bulanık Görme

Retinadaki damarlar, kan şekerindeki ani yükseliş ve düşüşlerden etkilenir. Bu durum da görme bulanıklığına yol açar. Görme bulanıklığı, diyabetin ilk dönemlerinde sıklıkla rastlanılan bir durumdur. Diyabetin gündelik hayatta görme bulanıklığını tetikleyeceği gibi, retinopati olarak bilinen hastalığa da yol açabileceğini unutmamak gerekiyor. Bilinen bir görme bozukluğu mevcut değilse, hâlsizlik ve baş dönmesiyle birlikte gerçekleşen bir görme bulanıklığı söz konusuysa, diyabetin başlangıç evresinde olabilirsiniz.

İdrar Sıklığı

İdrar sıklığı, şeker hastalığının en çok bilinen belirtilerinden biridir. İnsülin eksikliği yaşandığında, hücre içlerinde enerji kayıpları görülür ve bu da idrar sıklığını arttırır. Diyabet hastalarında idrar kaçırma da sıklıkla görülebilmektedir. Diğer yandan, diyabet hastalığına sahip olup olmadığınızı anlamanın en iyi yolu idrar tahlili yaptırmaktır. Şeker hastalığı, idrar tahlilinden sonra anlaşılır ve eğer idrarda şeker varsa hastalıktan emin olunabilir.

Ağız Kuruluğu

İdrar sıklığı, vücudun su kaybetmesine sebep olur. Kan şekeri arttığında, böbrekler vücuttaki şekeri atmak için daha sık çalışmaya başlar. Vücuttaki su idrar ve terleme yoluyla kaybedilir. Ani ve yoğun kayıplar ise ağız kuruluğuna sebep olur. Zira vücuttaki bu aktivite suya olan ihtiyacı arttıracaktır. Ağız kuruluğu su tüketilmesine rağmen geçmiyorsa, bu durum bir diyabet belirtisi olarak kabul edilebilir.

Diğer Belirtiler

Belirtiler, diyabetin türüne ve sahip olunan diğer hastalıklara göre değişebilir. Yukarıda belirtilen durumlar ile birlikte, ellerde ve ayaklarda görülen karıncalanma da diyabet belirtisi olarak kabul edilir. Ayrıca diyabetin bazı durumlarda kalp ağrılarını ve inme olarak bilinen rahatsızlığı da tetiklediği bilinmektedir.

Diyabetten korunmak için, sağlıklı ürünler tüketerek dengeli bir biçimde beslenmeniz, egzersiz yapmanız, stresten uzak durmanız ve yukarıdaki belirtilerden herhangi biri göründüğünde doktora başvurmanız gerekir.

Kaynak: http://www.metabolikcerrahi.com/