Altı kaval üstü şişhane

Seçimlere 9 gün kala üslubun, ayarın kaçtığı her türlü hakaret ve vaadin sıradanlaştığı, kazanmak için her yolun mubah sayıldığı, etiğin, centilmenliğin ortadan kalktığı seçimlere günler kala milyar dolarlık doğalgazın, petrolün, yerli arabanın, tankın, uçağın müjdelerinin sıralandığı yetmediği, kutsal dinin seçim meydanlarında oya tahvil edildiği, daha ilerisi “biz emri Allah'tan alırız”a kadar getirildiğini üzülerek izliyoruz.

Aynı gün ilahiyatçı Cemil Kılıç;

“Allah’tan emri peygamber alır.”

Eski müezzin Fuat Yıldırım;

“Ne din, ne kitap, ne de peygamber herhangi bir partiye ait değildir. Bütün insanlığın ortak değeridir.”

CHP’li Murat Bakan;

“Söyleyecek başka bir şeyleri kalmadı, din tüccarlığına soyundular” diyerek tepkilerini dile getirdiler.

Oysa ülkenin durumu başlıkta kullandığımız gibi, “altı kaval üstü şişhane” durumudur. Bir bağ maydanoz 10 lira, bir kilo soğan 25 / 30 lira, bir kg et 300 / 350 lira, en ucuz sigara 30 /35 lira, en ucuz giyilebilecek ayakkabı bin 500/ 2 bin tişört, gömlek 700 /1000 bandındadır.

Adıyaman'da 19 personel alımı için 70 bin, Urla'da 60 işçi alımı için 53 bin, Niğde'de 78 personel alımı için 13 bin kişi Erzurum'da 249 işçi alımı için 49 bin kişi resmi rakamlara göre müracaat ediyorsa; bu ülkede işsizlik ve de pahalılık zirve yapmış insanlar yoksullaşmış demektir.

Bu durumda seçimlere üç beş gün kala ne doğalgazın, ne petrolün, ne de ucu açık vaatlerin önemi ve inandırıcılığı yoktur. Seçmen bu söylemlerle karnının doğmayacağının farkında ve bilincindedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.