Konferansta söz alan Prof. Dr. İsa Özkan, Abdullah Öcalan’ın durumu ve devletin terörle mücadele yaklaşımı üzerinde sert eleştiriler yöneltti. Özkan, “Bir millet hayat damarlarını keser mi? Türkiye’de yapılmak istenen budur” diyerek yaşanan sürece tepki gösterdi ve “Devlete baş kaldırmanın bir bedeli vardır” ifadelerini kullandı. Özkan, küresel örneklerden de bahsederek devletlerin terörle mücadelede aldığı tavırlara dair kıyaslamalarda bulundu.

Müstafi Tümamiral Prof. Dr. Cihat Yaycı, konuşmasında TBMM’deki komisyon sürecini ve hükümetin tutumunu sert sözlerle eleştirdi. Yaycı, “Devleti yönetenler terörü bitirdik diye övünürken, nasıl oldu da terör örgütü liderine Meclis yolu açıldı?” diye sordu. “Terörist başına önder denir mi? Ben Türk oğlu Türk’üm. Benim önderim Hz. Muhammed ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür, başka önder tanımam.” ifadelerini kullandı.

Yaycı ayrıca, Aydın’da konferansın tanıtımını yapan gençlere yönelik saldırıya değinerek, saldırının kimler tarafından gerçekleştirildiğine dair iddiaları paylaştı. Bu olayın, milliyetçi çevrelerin birbirine düşürülmeye çalışıldığının bir göstergesi olduğunu belirtti.

Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, konferansın amacını “Meclis’te komisyonun çalışmalarını ve terörle müzakere sürecinin arka planını il il dolaşıp halka anlatmak” olarak özetledi. Özdağ, PKK’nın “feshedildi” yönündeki iddialara itiraz ederek örgütün yapısının ayakta olduğunu öne sürdü ve komisyon çalışmalarıyla ilgili kaygılarını paylaştı. “PKK kendini feshetmedi, bütün yapısını ayakta tutuyor” diyen Özdağ, sürecin hangi hedeflere hizmet ettiğine ilişkin endişelerini sıraladı.

Özdağ konuşmasında, Abdullah Öcalan ve PKK’nın taleplerine ilişkin iddialara da yer verdi; Öcalan’ın serbest kalması durumunda örgütün silah bırakmayacağı, bunun karşılığında toplum ve devlet yapısında köklü değişiklikler hedeflendiği görüşünü dile getirdi. Ayrıca, anayasa ve vatandaşlık tanımları konusunda yapılması istenen değişikliklerin, “tek milletli devlet” anlayışını zedeleyebileceği uyarısında bulundu.

Özdağ konuşmasında, Abdullah Öcalan ve PKK’nın taleplerine ilişkin dikkat çekici iddialarda bulundu. Öcalan’ın serbest kalması durumunda örgütün silah bırakmayacağını belirten Özdağ, bunun karşılığında toplum ve devlet yapısında köklü değişiklikler hedeflendiğini ifade etti. Ayrıca, anayasa ve vatandaşlık tanımlarında yapılmak istenen değişikliklerin “tek milletli devlet” anlayışını zedeleyebileceği uyarısında bulundu. Özdağ, bu sürecin Türkiye Cumhuriyeti Devleti aklıyla değil, İsrail devlet aklıyla yürütüldüğünü savundu.

Program, konuşmaların ardından plaket töreniyle son buldu. Konferans boyunca katılımcılar arasında yoğun ilgi gözlenirken, konuşmacıların Türkiye’nin güvenlik politikalarına ilişkin değerlendirmeleri ve komisyon tartışmalarına dair uyarıları dikkat çekti.

Haber: Servet TÖZ