Bil ki Yıkılış Yakındır!

Hatırlayalım 2004 yerel seçimlerinde AK Parti’nin adayı olan İlhami Ortekin, rakibi CHP adayı Hüseyin Aksu’ya karşı büyük bir oy oranıyla belediye başkanı seçildi.

Ortekin makama oturduğunda birileri masasına bir fotoğraf koydu. Fotoğraftaki kişi (ismi ben de saklı) bir belediye çalışanı, mühendis idi… Rakibi Hüseyin Aksu’nun seçim broşürlerini dağıtırken görüntülenmişti.

Yakın çevresinin çok önemsediği bu fotoğrafı Ortekin hiç gale almadı. Hatta radikal bir karar alarak o mühendisi müdür yaptı.

Bu haberi alan bir meclis üyesi soluğu Başkan Ortekin’in makamında aldı.

Telaş içinde “Başkanım müdür yaptığın mühendis var ya… o mühendis… Hüseyin Aksu’nun seçim broşürlerini dağıttı. Üstelik fotoğrafı bile var” diyerek adeta yırttı kendini…

Belli ki meclis üyesi, başkanın “vurun kahpeye” der gibi “sürün o mühendisi” demesini bekliyordu.

Ortekin:

Olsun ne var bunda…” mealinde bir şeyler söyledi.

Meclis üyesi büyük bir şaşkınlık içinde ne diyeceğini şaşırmış haldeydi…

Aslında şaşılacak bir durum yoktu.

Kaldı ki Ortekin kendisine yakışanı yapmıştı…

Meclis üyesine döndü ve “Bak!” diyerek başladığı söze:

Ben memurumun siyasi düşüncesine değil, mesleki başarısına bakarım. O mühendisin seçimlerde bizi desteklemediğini çok iyi biliyorum. Göreceksin çok başarılı olacak, birlikte güzel işlere imza atacağız” diyerek bitirdi.

Baba lakaplı siyasetçi ve devlet adamı kim” derseniz eğer, Türkiye'nin 9. cumhurbaşkanı olan Süleyman Demirel’dir derim. İlhami Ortekin’e de belediye personeli hala “Başkan baba” diyor.

Bu olayı bir meclis üyesinden dinlediğimde ise İlhani Ortekin’e hala neden “Baba” denildiğini çok iyi anladım.

Bir başka başkan hikayesi de Manisa’nın Turgutlu ilçesinde yaşanır. CHP’li İsmail Kırdar Turgutlu belediye başkanıdır.

Belediyede Yasin Hoşbilgin adında ülkücü görüşe sahip bir mühendis çalışmaktadır. CHP’li başkan bu mühendisi oradan oraya sürerek (tayin ederek) eziyet etmekte, psikolojik tacizde bulunmaktadır. Mühendisin son görev yeri su deposudur. Bilindiği gibi su depoları şehir merkezlerine uzak yerdedir. Buna rağmen gidiş-geliş için araç tahsis edilmez. Bilakis “kendi imkanlarınla git” denir.

Mühendis bir bisikletle, su deposundaki görevine gider-gelir…

Bu trajikomik olay o dönemde gündeme gelerek gazetelere haber konusu olur.

Gel zaman-git zaman 2004 yerel seçimleri gelmiş çatmış, İsmail Kırdar yeniden CHP adaydır.

Rakibi de eziyet ettiği mühendis Yasin Hoşbilgin’den başkası değildir.

Seçim sonuçları açıklanır ve MHP’den aday olan Yasin Hoşbilgin, artık belediye başkanıdır. Neye uğradığını bilemeyen eziyetçi başkan İsmail Kırdar ise devir teslim törenine bile katıl(a)madı, üstelik başkanlık yaptığı ilçeyi apar topar terk etmek zorunda kaldı.

Eski başkan ilçesinde kaçarak bir şekilde kendisini kurtardı.

Ancak olan partisi CHP’ye oldu.

Ne mi oldu?

Aradan 20 yıl gibi uzun bir zaman geçmesine rağmen, başkanlık CHP’liler için hayal oldu.

Günümüzde psikolojik tacize “Mobbing” deniyor. Eğer bir yerde zulüm yayılır, feryat başlarsa ve şahısların menfaati devletin çıkarının üstüne çıkarsa ve üstelik görüp işitenler,
‘Amaaan neme gerek’ demeye başlarsa işte o zaman olanlar oluyor.

Ne mi oluyor?

Onu da Yahya Efendi’den öğrenelim:

“AMAAAN NEME GEREK”

Bir gün Kanuni, Yahya Efendi’ye,
-“Sen ilahi sırlara vakıfsın” diye haber yollar.
-“Acaba devletimizin encamı n'ola?”
Yahya Efendi iki kelime yazar, üstelik altını çizer:
-“Neme gerek!”
Kanuni bu cevaba kızar.Yahya Efendi’ye tekrar sorar:
-“Bu ne demek.”
Yahya Efendi cevaplar:
Sır o iki kelimede gizlidir. Eğer zulüm yayılır, fukaralar feryada başlarsa ve şahısların menfaati devletin çıkarının üstüne çıkarsa ve üstelik görüp işitenler,
“Amaaan neme gerek” derlerse; BİL Kİ YIKILIŞ YAKINDIR!

YAZAR NOTU:

Sözünü ettiğim mühendisin adını iznini almadan yazmak istemedim. Ancak kendisi "ben yazınızda bahsedilen mühendis olabilirim evet biz ilhami beyle çok güzel işlere imza attık hatta ilhami bey bana kızım hakkını helal et sen kimsenin adamı falan değilsin sen işinin hamalısın demişti rahmetli Fevziye hanımda şahittir. ben 5 tane belediye başkanı ile çalıştım kimsenin adamı olmadım işimi yaptım özlem hanımla çalışmama nedenim uslubu ben o uslubla yönetim şekliyle çalışamam" şeklinde yorum göndermiş. O nedenle açıklamada sıkıntı görmüyorum. Adı geçen mühendis Özlem Koyun'dur.Okurlarımın bilgisine sunarım. S.T.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum