Bırakın halk seçsin

Onlar değişmiyor ise bizim değişmemizin zamanı geldi artık.

Her parti yeri geldiğinde “şu kadar üyemiz var, bu kadar üyemiz var” diye övünür ne hikmetse hiç kimsenin aklına veya işine gelmez fikrini sormak.

Maalesef bu her parti için geçerli. Demokrasiden özgürlükten dem vururuz fakat hiç bir seçim öncesi kendisini parlamentoda temsil edecek kişiyi seçme özgürlüğü tanımaz, yukarıdan paraşütle indiriveririz. Adına da “özgürlükçü demokrasi” der çıkarız.

Vatandaş olarak hep aynı yüzleri görmekten bıktı. Aynı söylemleri duymak yerine yeni şeyler söylenmesini, yeni konular konuşulmasını istiyor. Ayağı yere basan projeleri hayata geçirecek, yeniliğe açık, hoşgörülü, halkla kucaklaşacak yeni yüzler görmek ülkenin ve şehrimizin geleceği, gelişmişliği ile doğrudan ilintilidir.

“Gökyüzünün altındaki en güzel yeryüzü, dağlarından yağ ovalarından bal akan”, yılda üç ürün hasat edilebilen siyaseten başbakan, önemli bakanlıklar vermiş böylesi güzelliklere mazhar olan ilimizi temsil edecek her partinin adaylarını bırakın halk kendisi seçsin. Gücünü halk yerine yukarılardan alanın derdi halk değil, kendini atayanda olur. Bu durumda hizmet değil biat öne çıkar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.