Güvenlik Kameraları Kasten Yaralama Davalarının Kaderini Belirliyor: Meşru Müdafaa ve Haksız Tahrik Çizgisi

Güvenlik Kameraları Kasten Yaralama Davalarının Kaderini Belirliyor: Meşru Müdafaa ve Haksız Tahrik Çizgisi

Kavga anı çoğu zaman saniyeler içinde olup biter; taraflar adliyeye geldiğinde herkes “önce o vurdu” diye başlar. Mahkeme ise doğruluğu teyit edilebilir delil ister.

İşte bu noktada güvenlik kameraları, araç içi kameralar ve cep telefonu videoları, kasten yaralama dosyalarında belirleyici rol üstleniyor. Saniye saniye görüntülenen tokat, yumruk, tekme, itme hareketleri; tarafların konumları; üçüncü kişilerin müdahaleleri ve olayın başlangıcı-savunma noktasındaki ayrımlar, görüntüler sayesinde somutlaşıyor. Ancak görüntünün varlığı tek başına yetmez: Zinciri tamamlamak için zaman damgası, kesintisiz kayıt, çekim açısı ve ses-şiddet korelasyonu gibi teknik ayrıntılar gerekir.

Kamera var ama açı yok: Ne yapılır?
Birçok dosyada kamera kayıtları var, fakat olayın olduğu alanı görmüyor ya da kritik anı bir direk, araç, kalabalık kapatıyor. Bu durumda mahkeme, çevredeki iş yerlerinin, ATM’lerin, sitelerin, trafik kameralarının tümüne yazılarak “görüntü havuzu” oluşturulmasını isteyebilir. Tek bir kameranın göstermediğini başka bir kamera tamamlayabilir. Ayrıca, görüntülerin silinmesini önlemek için süratle koruma talebi ve müzekkere yazılması önemlidir.

Meşru müdafaa: Sınır nerede aşılır?
Hukuken meşru müdafaa, haksız saldırının orantılı güçle defedilmesidir. Görüntüler, saldırının kimden ne şekilde geldiğini; savunmanın saldırıyı durdurmakla mı yetindiğini, yoksa karşı saldırıya mı dönüştüğünü gösterebilir. Mahkemeler, kavganın tırmanma eğrisine bakar: İlk temas, ikinci hamle, yoğunlaşan şiddet, olayın bıçak/sert cisim kullanımına evrilip evrilmediği… Eğer savunma aşırıya kaçmışsa, meşru müdafaa sınırının aşıldığı kabul edilerek cezada indirim ya da farklı bir nitelendirme yapılabilir.

Haksız tahrik indirimi
Kimi olaylarda asıl tartışma “ilk yumruk” değildir; tarafı ağır şekilde kışkırtan sözler, hakaretler, kişilik haklarına yönelik saldırılar devreye girer. Bu durumda haksız tahrik indirimleri gündeme gelebilir. Kamera ses almıyorsa tanık beyanları, taraf mesajları, daha önceki tehdit içerikli yazışmalar dosyaya yön verir. Tahrikin varlığı ve ağırlığı, failin cezasında kayda değer indirime yol açabilir; ancak tahrik, başlı başına hukuka uygunluk sebebi değildir.

Adli bilişim ve sahte delil riski
Çağın gerçeği: Görüntü manipülasyonları. Mahkemeler bu nedenle görüntülerin hash değerini, meta verilerini, kesme-birleştirme izlerini sorgular. Adli bilişim incelemeleri, ses ve görüntü eşleştirmesi yapar; kare atlamalarını, zaman çizelgesi uyumsuzluklarını raporlar. Taraflar görüntü getirdi diye otomatik kabul olmaz; bilirkişi süreci belirleyicidir.

Tanık, rapor ve diğer parçalar
Kamera görüntüsü her şeyi anlatmaz; o anın sıcaklığı içinde çekilmemiş ayrıntılar için tanıklar devrededir. Adli rapor ise darbenin şiddeti, temas noktası, yaralanmanın yayılımı gibi tıbbi gerçekliği sunar. Böylece “görüntü + tanık + rapor” üçlüsü tabloyu tamamlar. Failin olay sonrası kaçması, mağdura yardım etmesi, ambulans çağırması gibi davranışlar ise takdiri indirim sebepleri içinde değerlendirilir.

Strateji: Erken hareket, eksiksiz delil
Bu dosyalarda en kritik hatalardan biri delillerin geç toplanmasıdır. İş yeri kameraları çoğu zaman 7–30 gün içinde otomatik silinir. Bu yüzden şikâyet dilekçesiyle eş zamanlı olarak görüntü koruma taleplerinin iletilmesi, savcılığın süratle yazışma yapması gerekir. Mağdur cephesinde tıbbi müdahale zincirinin (ilk muayene, kontrol muayeneleri, fizik tedavi vs.) eksiksiz belgelenmesi; sanık cephesinde ise meşru müdafaa veya tahrik iddialarını destekleyecek somut veri toplanması esastır.

Uzman görüşü ve pratik sonuç
Uygulamada, tek bir kamera açısından görünmeyen hamlenin başka bir açıdan ortaya çıktığı dosyalarda yargılamanın seyri tamamen değişiyor. Bu nedenle süreci baştan kurgulamak, talepleri doğru formüle etmek ve usul hatası yapmamak için deneyimli bir İstanbul en iyi avukat ile çalışmak akılcıdır. Ceza yargılamasının teknik labirentinde doğru yolu bulmak adına bir ceza avukatı ile erken iletişim, delil kaybını ve yanlış beyan riskini düşürür. Eğer dosyanızda “bu görüntü yeter mi, başka nereden kayıt bulunur?” gibi sorularınız varsa, en hızlı ve somut yönlendirme için avukata soru sor demeniz yeterli.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.