İş hayatında yaşanan tartışmaların giderek artması, tehdit suçlarını da gündeme taşıyor. İşverenin işçisine, işçinin işverene ya da iş arkadaşlarının birbirine yönelik tehditleri mahkemelerde sıkça görülmeye başladı. Özellikle mobbing iddiaları kapsamında tehdit vakaları öne çıkıyor.

Son Yıllarda Artış Var

Adalet Bakanlığı verilerine göre son 5 yılda tehdit suçuna ilişkin dava sayıları ciddi oranda artmış durumda. Bunun nedeni, iş ortamında mobbing, baskı ve psikolojik şiddetin daha fazla gündeme gelmesi olarak gösteriliyor. Örneğin, işverenin işçisine “Seni buradan sürerim, rezil ederim” gibi sözleri dahi tehdit kapsamında değerlendirilebiliyor.

Mahkemelerin Tutumu

Mahkemeler işyerindeki tehdit vakalarında genellikle işçinin lehine karar veriyor. Çünkü işçinin ekonomik bağımlılığı nedeniyle kendisini baskı altında hissetmesi, tehdidin etkisini artırıyor. Son dönemde verilen kararlar, işverenin bu tür davranışlarının ciddi cezai sonuçlar doğurabileceğini ortaya koyuyor.

Avukat Görüşleri

Bir ağır ceza avukatı, işyerinde tehdit suçlarının çoğu zaman mobbing ile birlikte görüldüğünü, işçinin hem ceza davası hem de manevi tazminat davası açabileceğini belirtiyor. Bu nedenle mağdurların sessiz kalmaması, haklarını araması gerektiği vurgulanıyor.

İşverenler İçin Uyarı

İşverenler açısından tehdit suçunun sonuçları çok ağır olabilir. Yalnızca ceza davası değil, işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshetmesi de gündeme gelir. Böyle bir durumda işçi kıdem tazminatını da alarak işten ayrılabilir. Bu nedenle işverenlerin, çalışanları ile olan iletişimlerinde dikkatli olması önemlidir.

İşçiler İçin Yol Haritası

Tehdit gören işçi, öncelikle olayı belgeleyecek deliller toplamalıdır. Mesajlar, e-postalar, tanık beyanları davada kullanılabilir. Ardından savcılığa suç duyurusunda bulunulmalıdır. Bu süreçte profesyonel destek almak isteyen işçiler bir İstanbul avukatları ile görüşebilir.

Sonuç

İşyerinde tehdit suçları artmaya devam ediyor. Hem işçiler hem işverenler açısından ciddi sonuçlar doğuran bu suç hakkında sorularınız varsa, doğrudan avukata sor diyerek uzman görüşü alabilirsiniz.