Mürşit Canbeldek

Mürşit Canbeldek

MHP’nin Tavrını İçime Sindiremiyorum

Kanunun suç saydığı bir tavrı övmek suçtur. Hırsızlık, ırza tasallut, güveni kötüye kullanmak ve yalan söylemek gibi suç işleyenleri övmek ise artı yüz kızartıcı suç işlemek demektir. Bu tespit hem ceza kanunumuzda ifadesini bulmuştur hem de İslam dini gibi; “Allah indinde tek din vardır o da İslam’dır” hükmü ilahisiyle diğer dinlerden üstünlüğü ortaya çıkmış olan bir dine göre apaçık kabahatin en büyüklerindendir. İslam terminolojisinde tam karşılığı “günah-ı kebairdir”.

40 bin kişinin katili olarak ve bu millete verdiği 200 milyar dolarlık zararla 40 bin defa idamı hak etmiş bir caniyi kendi ifadesine göre “Batı bana terörist faaliyetlerimden dolayı yardım etmiştir ve ben de onlardan her türlü desteği aldım” cümlesinden sonra tartışılmaz bir mahkeme kararıyla hüküm giymiş mülevves bir şahsiyeti mümin tavrına inat parlatır ve yükselen değer haline getirirseniz siz şeytanın emrinde ve kıyamet müjdecisi deccalın ta kendisi olursunuz.

Öyle bir deccal ki evvela T.C devletinin kurduğu mahkemenin kararını yok sayarak bu devleti ve kanunsuzluk karşısındaki gücünü ortadan kaldırmış ve şeytanı zafere ulaştırmıştır. Şimdi ikinci zaferini kazanmanın eşiğine gelmiştir. Hedefinde Müslüman Türk milleti vardır. Çünkü bu devletin omurgası olarak şeytanın en büyük düşmanıdır. Müslüman Türk milletini tarihi görev sahibi yapan özelliği ise nedir? Şeytani tavrın hiç hoşlanmadığı mü’min tavrın şu anda yeryüzünde hala daha barındığı tek millet olmasıdır. Müslüman hayatı; devamını mü’min tavrına borçludur. Bir Müslüman; mümin tavrının önemini kavramaktan ve bunun icabını yapmaktan vazgeçmişse bir müddet sonra Müslüman hayatından da vazgeçmek zorunda kalacaktır.

Dünyanın şer güçleri şu anda bütün silahlarını (Özellikle medyatik silah) Müslüman hayatı mı mü’min tavrı mı ikilemini yaşayan Türk seçmenine çevirmiş durumdadır. Onu mümin tavrından vazgeçirmeye veya hiç olmazsa az bir müddet tehir etmesine iknaya çalışmaktadır. Bunun için de bulabildiği dost kuvvet; AKP adı altında kurdurulan Müslüman söylemler yoğunluğudur. Müslüman hayat görünüyor fakat mümin tavrının zerresi yok… “Allah’a inanıyorlar fakat güvenmiyorlar” diyen Amerikalı gayri Müslim yazarın bu tespiti hakikaten çok ilginçtir. Yani bunun tam anlaşılır hali; Müslüman hayatı mümin tavrı olmadan da sürdürebilir.

Evet; “Analar ağlamasın” gerekçesi Mümin tavrını yok etmeye yönelik dört dörtlük bir münafık icadıdır. Münafığın zaten bütün gayreti Müslüman hayatına bir müddet için rıza gösterip Müslümanları mümin tavrından uzak tutmak içindir. Sizin bu münafık tavrınızı onaylayan bir tane bile vicdan yoktur. Ama Vicdansızların, 10 milyon dolarlık villa uğruna sizin her yaptığınızı onaylayanların yalakalıkları medya adı altında kümelenen şeytani ağızların gevezelikleri sizin çok fazla şımarmanıza sebep olmaktadır. Şımarma; felakete davetiye çıkarmanın ilk adımıdır.

Babam anlatırdı; bir ağabeysini Çanakkale savaşında kaybetmiş; şehit kardeşi anam hep dua ederdi hem de bizim yanımızda; “Allah’ım beni şehit anası eyleeee”….Allah duasını kabul etmiş ki bir oğlunu haksız yere öldürdüler..Nenem de görmüş ve sizin beklediğiniz gibi zar zar ağlamamış.. Türk anasını hemen ağlayıverecek zannederek ona iftira eden ve işlediği ihanete onların sırtından gerekçe üreten münafıklar, gece gündüz namaz kılsanız bilin ki üç günlük Müslüman hayatı için; kıyamete kadar lazım olan mü’min tavrını katletmiş olmak günahından kurtulamazsınız.

Türk’e “Biz koruduk doğuyu kan içici Türklerden 1000 yıldır” diyen bir anırtıyı müzik diye sunarken gözyaşına boğulan Diyarbakır’daki devlet erkânı ve onların eşleri eğer sözlerin ne olduğunu bilmeden ağlamışsanız bilin ki devlet adamı olmaya yakışmıyorsunuz. Eğer bilerek ağladıysanız sizler birer hainsiniz. Bu anırtıyı dile getiren PKK’lı zibidiye size vatandaşlık hakkını iade edebiliriz diyen Dışişleri bakanı, sen ve sana bu cesareti verenler mü’min tavrı olmadan da Müslüman Hayatı devam edebilir diye düşünenlersiniz demektir. Müslümanı değerli kılan içindeki cehddir. Yani Müslüman hayatının devamı kötüye ve kötülüğe karşı direnmeden geçer diye haykıran mümin tavrıdır. Mümin tavrı Ankara’da öldürülmüş olabilir. Müslüman hayatı bütün cafcafıyla devam ediyor olabilir. “Bana müslümanın cafcaflı hayatı mı vatan uğruna şehid olanlara vefa borcumuz var ulannnn” diye bağırabilecek bir sarhoşun kabahatimi daha kıymetlidir diye soracak olursanız; “o cafcafın içinde barınamayan mümin tavrını sarhoşun narasında görüyorum sen söyle hangisi daha kıymetlidir…” der geçerim. Bu vaziyete geldik şu anda.

Aydın Belediye başkanının; bütçe görüşmelerindeki tutarlı ve sonuca götüren tutum ve davranışı karşısında çaresiz kalan AKP heyeti çareyi devlet gücünü devreye sokmakta buluyor. Bu besbelli..Fakat Benim; mümin tavrının hala daha devam ettiğini ümit ettiğim ve hatta gördüğüm MHP’nin Ankara’da öldürülen mümin tavrı gerçeğine bir an gözünü kapatıp bu Türk ve Türklük düşmanı zihniyetin Aydın siyasetinde bir güç olarak belirmiş bulunan Özlem Hanım’ı devre dışı bırakma operasyonuna hizmet etmesini içime sindiremiyorum.

Hadi diyelim ki sizin dediğiniz oldu Özlem Hanım hapse atıldı. Aynen İlker Başbuğ’a terör örgütü kurma suçundan müebbet verildiği gibi. O zaman büyük şehir belediye başkanlığı size mi kalacak?

Tut ki siz de kaldı. İlker Başbuğ’un müebbet hapis cezası gibi vicdanları ağlatan bu operasyonun ağırlığı hiç mi seni ezmeyecek? Eğer ezmez diyorsan seninle ortak hiçbir yanımız yok demektir. Biz mümin tavrımızı sürdürmeye devam edeceğiz..Özlem Hanım bize lazım. Özlem Hanım Aydın halkına lazım..Tavırsızlar ve mümin tavrı düşmanı Müslüman hayatı yaşayanlar bilin ki rüya görüyorsunuz. Bir gün bu kötü rüya bitecek herkes imanına gösterdiği ihanetin utancıyla girecek kaybolacak delik arayacaklar. Fakat biz sizleri bu utancınıza rağmen utandıracak takazalardan uzak duracağız. AKP ye rey verecek olanlar ve AKP adına Ankara’nın mü’min tavrına açtığı savaşın Aydın’daki şube reisleri ikbalin ışıltılı ve baştan çıkarıcı büyüsünden artık kurtulun.

İdbar (iktidardar düşmek) da var. Ölüm de var..

Hesap günü de var…..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum