Şark kurnazlığı

Taşların yerine oturmadığı ülkemizde gündem baş döndürücü bir hızla değişebiliyor maalesef. 50 bin ölümlü bir deprem yaşanmış, depremin üzerinden 38 gün geçmesine rağmen yaralarının sarılamadığı, kurtulanların sağlıksız çadırlarda yaşam mücadelesi verdiği, depremden kurtulanlarınsa sele kapılıp öldüğü bir yerde önlem almak yerine kaderciliğe sığınmak şark kurnazlığıdır.

İlim ve bilimi dışlayıp huzuru başka yerlerde aramak her türlü felakete çanak tutmaktan başka bir şey değildir.

Dağı taşı oyacaksın, dere yataklarını imara açacaksın, her seçim öncesi oy avcılığı yapıp imar affı ve vergi affı çıkaracaksın sonra elli bin kişinin öldüğü depremde bir tek sorumlu aramayacaksın. Günün sonunda afet deyip işin içinden sıyrılacaksın. Allah’ın verdiği aklı sadece rant ve kişisel menfaatin için kullanacak ilim ve bilime sırt çevirip kulaklarını tıkayacaksın. Her eleştiri ve eleştireni vatana ihanetle suçlayacaksın daha sonra da sabun köpüğü gibi üste çıkıp Allah'a havale edeceksin. Yıllardır egemen olan bu anlayış, gelişmenin ve çağdaşlaşmanın önündeki en büyük engeldir.

" İslamcılığa yaslanan siyasiler toplumların ve insanların hayallerini ve hayatlarını zenginleştirmeyecek, demokrasi ve refaha kavuşturmayacaktır."

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum