Seçimlere az kaldı

Haydi, hayırlısı az kaldı. 31 Mart Pazar günü yapılacak yerel seçimlere 5 gün kaldı.

Dananın kuyruğu ha koptu, ha kopacak.

Hayırlısı ile halkın takdir ve teveccühü ile yeni belediye başkanları seçilecek.

Pek çok yerde kan tazelenecek, yeni yüzler şehrin belediye başkanlığı koltuğuna oturacak.

Başkan olup da yeniden seçilenler de halkıyla nikahı tazelemenin gururu ile başkanlık koltuğuna oturacak.

Uzun süredir aday belirleme ve kesin aday olma süreçleri ile başlayan ve çok yoğun geçen seçim kampanyaları, pazar gün öncesinden biten seçim yasakları ile son bulacak.

Cadde ve sokaklardaki, çarşı ve meydanlardaki propaganda ve müzik yayını yapan araçların gürültüsünden kurtulmuş olacağız.

Eski dervişlerden bir deyişle;

"Unutma bu da gelir bu da geçer...

Herkes ne ekti ise onu biçer..! "

Rochel Corri şöyle diyor:

"Zulüm bizdense ben bizden değilim."

Yanık, yaralı yüreklerin sesi, gariplerin, ezilmiş kimsesizlerin kimsesi, arabesk şarkıların ustası Müslüm Gürses, namı değer Müslüm Baba’nın bir sözünü hatırlayalım:

" Yakarsa dünyayı garipler yakar! "

Gönüller sultanı Mevlana’nın şu sözünü kayda geçelim:

" Ahın ulaşmadığı adres olmaz! "

Bu ifadeleri bilerek yazıyorum.

Neden diyeceksiniz?

31 Mart Pazar günü bir ilçenin, bir şehrin, hatta büyükşehrin şehreminini seçiyoruz.

Bizim kadim kültürümüzde o şehirde yaşayan vatandaşların canı, mali, namusunu emin bilecekleri güvenilen inanılan bir yerel yönetici olmak gibi çok sorumluluk isteyen ama bir o kadarda şerefli kutsal bir göreve seçilmiş olacaklar.

Her gün gittikçe bir takım temel değerlerin savrulduğu bir yozlaşma sürecinde adaylar, acaba topluma yeni bir umut, heyecan ve moral vermede neleri vaad ediyor konuşuyorlar bir baktım.

Esas toplumu derinden ilgilendiren temel sorunları ya pas geçtiğini, ya da çok yetersiz üzerinde durmadıkları, gereksiz gibi gördükleri anlaşılıyor.

Aydın Büyükşehir Belediyesi kültür, sanat mutfağında bizzat bulunmuş bir dostum; Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na; Aydın'ın 17 antik kentinden, tarihi, kültürel zenginliğinden bahsederek, bir kültür, sanat festivali gibi kültür sanat çalışmaları yapılması önerisine başkanın "Bunlarla uğraşmaya hiç gerek yok, deve güreşi festivali yapıyoruz, orada iki kadeh attırınca konuyu çözüyoruz " dediğini duyunca şok oldum.

Bir büyükşehir belediye başkanının kültür sanata, edebiyata bakışı bu olmamalı. Hele batıda, Aydın gibi çağdaş aydınlık bir şehirde. Ama uyanık başkan 5'e 5 kala şu seçim zamanı bu şehrin bu ihtiyaçları aklına gelmiş olmalı ki, bir dizi sanatçı, edebiyatçı, ünlü tarihçiyi Aydın’da ağırlayarak kültür sanat günlerini seçim günlerinde yaşattı bizlere. Sosyal medyada İlber Ortaylı hocayla da çekilen resim pozlarını da ihmal etmedi.

İnsanlık hali belki unutmuştur diyelim.

Bu ihtiyaç ve gerçeği kim hatırlattıysa teşekkür ederim.

Gelelim diğer adaylara.

Hiç ayırım yapmadan halkın genel şikâyetlerinden bir kaçını vurgu yapacağım;

Şu seçim kampanyası boyunca, adaylara ait propaganda araçları otobüslerin aşırı bir şekilde, gerekli ve gereksiz her yerde müzik sesi, yani gürültü kirliliği idi.

Yine kampanya boyunca bütün cadde ve sokakları kirleten afiş, broşürler vb el ilanları..

Hemen hemen her sokak, kaldırımda, apartman, site kapı girişlerinde yerlere saçılmış vaziyette görmeyen kalmamıştır.

Çok hesapsız bir şekilde ve gereğinden fazla yapılan bu israfın bütçesi, para kaynaklarını da vatandaş sorgulamaktadır.

Hatta bulvardan geçen, bangır bangır ses ve gürültü içinde geçen adayın seçim arabasına bakarak;

“Yazık oluyor bu fakir halka... şunların yaptığı israfa bakın..! Ne olacak bizim ağaların keyfi yerinde, vatandaşın geçim derdi umurunda mı onların” gibi serzenişlere çok tanık olduk. “Bizim paralarla bize çaka satıyorlar, hazineden aldıkları paraları keseceksin bak o zaman bilmem kaç tane otobüs, minibüs, araba kiralatabiliyorlar mı” diye konuşan, bizzat şikâyet eden vatandaşlar vardı.

Ben de hasbelkader siyaset mutfağında bulunmuş biri olarak şunu anlamaya çalışıyorum;

Demek ki, biraz yılların birikimi ve yorgunluk ve yılgınlığı ile oy verip seçtiği, Ankara’ya gönderdiği veya Belediye Başkanı yaptığı kişilerle, yani seçilmişlerle onları seçen halk arasında makas açılmışa benziyor.

Yani, seçilmiş emanetçi, nöbetçi yönetici vekil olmuş asıl ve patron... Gerçek patron, onu oraya getiren, o koltuğa oturtan halk, vatandaş da olmuş vekil...

Hatta bırak vekilliği de ,makam sahiplerine ulaşamayan, dert ve şikayetlerini arz edemeyen kapıları yüzüne kapalı, hor görülmüş ilgisiz bırakılmış vatandaşlar...!

Yaşayanlar bilir.

Herkesin kulağa küpe olacak bir derdi, bir hikâyesi vardır bu seçtikleri, başa geçirdikleri ile...

Yani, ne umutlarla adamı milletvekili, belediye başkanı yapıyorsun. Halkın yaralarına bir merhem olacak.. Aydın'ı hizmet ve projeleriyle uçuracak diye umut ediyorsun. Ama güvenilen dağlara hep kar yağıyor. Halkın nezdinde siyaset kurumunun ve siyasetçilerin güvenilir insan, yönetici olmada, eski itibarlarını kaybettiklerini gözlemliyoruz. Çünkü seçim zamanlarında oy almak için halka vaad ettikleri projeleri gerçekleşmeyince yalancı durumuna düşüyorlar. Mesela 21 battı çıktı projesi, Aydin- Denizli, Aydın - İzmir devlet karayolunu trafik olarak rahatlatacak önemli bir hizmet iken 2 veya 3 tanesinin dışında yapılamadı.Ankara'ya giderken Denizli’yi gören her Aydınlı vatandaşımız, "bizde niye yapılmıyor" diye hayıflandığını biliyoruz.

Neyse konular, bilhassa temel konular o kadar çok ki..

Bir dokun, bin ahh işit misali.

Adaylarımıza hep eksik, hep eleştir ile haksızlık da etmeyelim.

Televizyon kanallarındaki icraatın içinden gibi veya yapacakları hizmetlerin proje tanıtım reklamları iyiydi.

Müzik, görseller, projeler, slogan ve sözler, ilgili hedef kitle gençler ve diğerleri.. Coşku var...müzik var..coşku var.. katılım var.. tezahürat ve alkış var...!

Halkla bir şekilde bütünleşmek ve gönül bağı kurmak arayışları içinde koşturuyorlardı.

Hele Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Savaş ' in siyah beyaz Aydınspor forması giymesi, Asi Kankalara onure etmesi, küçük yavrularımıza, onları kucaklayan sevecen bir bakışla ellerini çat etmesi..hep sevgi sempati mesajları içeriyordu.

Çok tabi bu reklam, propaganda spotlarını izleyen, süt üreticisi, portakal, narenciye üreticisi de biraz sitem, biraz da kıskanarak, bereketli toprakları olan bu güzel memleketimizde bir de bahçede portakal toplarken veya süt ineği işletmesi olan inek ahırında süt sağarken bizimle birlikte bir poz verseydi ne olurdu diye yakındılar.

Bu seçimlerde bir hakki daha teslim etmek istiyorum.

Rahmetli 8.ci Cumhurbaşkanı Turgut Özal' in 1983 yılında kurduğu Anavatan Partisi’nden aday olan, o dönemlerde siyasette çeşitli görevler yapan Nail Kaplı çok dikkatimi çekti. Kimi vatandaş “Anavatan Partisi mi kaldı? Adamdaki vefaya bakin...!Geçmiş yıllarda Anavatan Partili olmuş, değişik görevler almış Aydın'ın mersi olursa olsun, uzak yakın demeden bizzat telefonla arıyor...Ve başkanlık hizmet için emrinize hazırım diyor. Helâl olsun bu adaya. İşte insanlık vefa bu..!” diye konuşmalar ama şaka, ama gerçek ama bir umut içinde yaşamak istekleri vardı.

Yazar, mütefekkir Cemil Meriç’in şu sözünü not edelim.

“Nereye gidersen git, bulacağın aydınlık, zihnin aydınlığı kadardır.”

Başka bir Türkiye yok..!

Başka bir Aydın yok...!

Aman ha seçimde bir oy yüzünden birbirimize dargınlık, kırgınlık yapmayalım. Acı, tatlı, sevinç ve mutluluklarımızı unutmayalım. Kimimiz akraba, kimimiz komşu, kimimiz hemşeri, kimimiz okul arkadaşı, iş yeri arkadaşı ya da dükkan komşusu, tarla bahçe komşusu..!

Dedim kendi kendime,

İncinsen de incitme...!

Kırılsan da kimseyi kırma...!

Küçüklere, yetim ve öksüzlere,

Merhamet et, sahip çık.

Başkaları gönül yıksa da

Sen kalp yıkma..!

Yaralara merhem ol..!

Yapıcı ol daima...

Sevgi ateşi tutuşsun,

Tüm insanlarda..!

Barış, kardeşlik

Türküleri yakılsın.

Rahmet diyarı bu topraklarda.

***

31 Mart yerel seçimleri şehrimize, adaylarımıza ve ülkemize hayırlı ve uğurlu olsun.

Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum