“Ben Aydın Valisiyim Kapıyı Açar mısın?”

Mehmet EROĞLU

Değerli okurlar Vali bir ilin en büyük mülkiye amiridir. İlde bulunan kamu kurum ve kuruluşlarının devamlı ve düzenli çalışması için elinden gelen bütün yetkiyi kullanır.

Vali hem devleti hem de hükümeti temsil eder. Hükümetten gelen emir ve genelgelerin uygulanmasından sorumludur. Anlayacağınız bir ilin en yüksek yetkilisidir.

Aydın’da görev yaptığım yıllarda beş veya altı Sayın Vali ile çalıştım. Hepsinin de yanımda ayrı yerleri vardı. Bazılarına çok saygı duyduğum bu valilerle çalışmaktan halen mutluluk duyduğumu söyleyebilirim.

Bu Sayın Valilerimizden Zekai Gümüşdiş, Enver Hızlan, Münir Güney ve Kemal Şenol gibi Sayın Valilerimizle çalıştım.

Daha sonra Süper Vali olarak tanınan çok değerli insan Recep Yazıcıoğlu daha sonra Erzurum Kültür ve Turizm il müdürü tiken birlikte çalışmaktan onur duyduğum Mustafa Malay gibi valileri de tanıdım.

Sayın Mustafa Malay Erzurum valiliğinden sonra Aydın’a vali olarak atandı. Emekliliğimden sonra Aydın da ikamet ettiğimden Sayın Malay’la birlikteliğimiz Aydın’da da devam etti.

Sayın Malay Atça’ya yapacağı ziyarette basın mensubu olarak beni de davet etti.

Atça belediye başkanı çok güzel bir ev sahipliği yaptı.

Belediyeden ayrıldık Atça ’da ana caddeden geçerken caddenin üzerinde çok kötü bir evin penceresinde yaşlı bir bayan gördü. Pencereye yaklaşarak hanıma “Ben Aydın Valisiyim kapıyı açar mısın biraz konuşalım” dedi.

Kadıncağız zorlukla kapıyı açtı Vali beyle bizler de eve girdik.

Vali bey ev sahibi hanıma “Sana kim bakıyor yemeğini kim yapıyor”

“ Nazilli’de evli kızım var o gelip çamaşırımı yıkıyor yemeğimi yapıp gidiyor”

“Herhangi bir sosyal kurumundan emekli veya fakir aylığı alıyor musun”?

“Hayır, almıyorum ara sıra kızım harçlık veriyor”

“Peki, kolun neden sarılı kırık çıkık mı var”

“Bileğim çıkmış o nedenle sardım”

“Doktora gitmedin mi” ?

“Gittim ama fakirlik cüzdanının zamanı geçmiş diye doktor bakmadı”

Vali yanında duran Sultanhisar kaymakamına “Sayın Kaymakam sen bunlarla ilgilenmeyeceksiniz de ne ile ilgileneceksiniz”

“Sayın Belediye başkanı bize verdiğin sabah kahvaltısı çok güzeldi ama en güzeli fakir fukarayı koruyup kollayacaksınız o zaman değeriniz artar halk sizi daha çok sever sayar ”dedi.

Bu zavallı hanıma cebinden çıkardı yüz lira harçlık verdi. Bir de kartını verdi “Ne zaman zor durumda kalırsan beni ara hiç çekinme ”dedi.

Yaşlıları çok severdi, bir yerde bir yaşlı gördüğü zaman makam arabasını durdurarak mutlaka o yaşlının hatırını sorar harçlık verirdi. Aydın halkıda Sayın Malay’ı çok sevmişti.

Ama her Vali Sayın Malay gibi elbette değildi. Bir vali de Didim’deki yazlığına giderken oturduğu yerden kalkamayan ihtiyar birine “Bir vali geçerken sen neden ayağa kalkmıyorsun” diye vatandaşa tokat atan valileri de gördük.

Yazı yazdığım Aydın 24 haberde Aydınımıza yeni atanan Vali Bey hakkında bir haber okudum, çok sevindim. Haberde Vali Bey bir yere giderken oyun oynayan çocukları görüp makam aracını durdurarak oyun oynayan çocukların bayramını kutluyor.

Ne güzel bir olay.

Yukarıda da yazdığım gibi önemli olan kubbede hoş bir seda bırakmaktır.

Bu sedayı Sayın Malay, Sayın Yazıcıoğlu, Sayın Münir Güney gibi birçok valimiz bıraktılar ne mutlu onlara.

Sayın Valimize de hoş geldin derken başarılarının devamını dilerim.

Halka hizmet hakka hizmettir.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.