Tarihî kayıtlara göre, Rodos seferine giderken Osmanlı ordusunun indiği bu dik rampanın, zorlu eğimi ve keskin virajları nedeniyle o dönemde “Ölüm Yolu” ve “Cehennem Azabı” olarak anıldığı, zamanla ise “Sakar Rampası” adını aldığı biliniyor. Deniz seviyesinden 670 metre yüksekliğe ulaşan 9 kilometrelik rampada, 4’ü çok keskin olmak üzere birçok U viraj bulunuyor.
Tarih boyunca sayısız ölümlü, yaralamalı ve maddi hasarlı kazaya sahne olan rampada, 2004 yılında dönemin Muğla Valisi Hüseyin Aksoy’un öncülüğünde yürütülen çalışmalarla yol iki şeritten dört şeride çıkarılarak daha güvenli hale getirildi.
Rodos Seferi’nden dönen Osmanlı askerlerinin, rampanın dikliği ve tehlikeli yapısı nedeniyle Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle dönüşte Köyceğiz üzerinden Elmalı Mahallesi güzergâhını tercih ettikleri de tarihî kaynaklarda yer alıyor.
Modern haliyle ulaşımın kolaylaştığı Sakar Rampası, virajlı yapısı nedeniyle sürücüler için hâlâ dikkat gerektiriyor. Özellikle Net Tesisleri ile Akyaka kavşağı arasındaki keskin virajlar, yolu ilk kez kullanan sürücüler için risk oluşturmaya devam ediyor.
Buna karşın, rampanın seyir teraslarından izlenen Gökova Körfezi manzarası her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti cezbediyor. Vatandaşlar, yol üzerindeki park ceplerinde araçlarını durdurarak Gökova Körfezi’nin eşsiz manzarasını fotoğraflıyor.
Tarihle doğayı buluşturan Sakar Rampası, hem Osmanlı’nın izlerini taşıyan bir rota, hem de Ege’nin en etkileyici manzaralarından birine sahip seyir noktası olarak önemini koruyor.