Komşuluk uyuşmazlıkları, apartman yönetimi kararları, gürültü şikâyetleri ve otopark kavgaları, kasten yaralama suçlarının yükselen kaynağı haline geldi. Bu dosyalarda iki başlık öne çıkıyor: kemik kırığı değerlendirmesi ve 6284 sayılı Kanun uyarınca koruyucu-önleyici tedbirler.
Kemik kırığı: Sadece “var/yok” değil, “etki düzeyi”
Kamuoyunda sık yapılan hata, kemik kırığını otomatik olarak “çok ağır” kabul etmek. Oysa yargılama pratiğinde kırığın yeri, sayısı, iyileşme süresi, mağdurun günlük yaşam fonksiyonlarına etkisi önemlidir. Adli raporlar, kırığın “hayat fonksiyonlarına etkisi”ni oranlar üzerinden değerlendirir; bu oran, cezada artırıma ve nitelikli hâl yorumuna yön verir. Örneğin el tarak kemiğindeki tek kırık ile kaburga kırığı veya orbital kırık aynı kefeye konulmaz; nefes alma, görme, tutma işlevlerine etkileri farklıdır.
Apartman kamerası ve tanık mimarisi
Komşu kavgalarında delil kaynakları çeşitlidir: Apartman giriş-çıkış kameraları, asansör içi kameralar, otopark ve site güvenlik kayıtları, kapıcı dairesi önündeki görüntüler… Olayın kör noktasını aydınlatmak için bilirkişi, açı ve zaman eşleştirmesi yapabilir. Tanıklar da çoğu kez diğer komşulardır; ancak “taraf komşuluk” olgusu (yani kat sakinlerinin bir tarafla yakınlığı) beyanların güvenilirliği üzerinde tartışma yaratır. Bu nedenle birbiriyle örtüşen çoklu delil stratejisi izlenir.
6284 koruması: Ceza dosyasıyla paralel güvenlik
Kasten yaralama ceza dosyası sürerken, mağdur aynı anda 6284 sayılı Kanun kapsamında uzaklaştırma, iletişim yasağı, konuta yaklaşmama, çocukla kişisel ilişki düzenlemesi gibi tedbirler talep edebilir. Hakim, can güvenliği riski gördüğünde ivedi tedbir kararı verir; ihlali, ayrıca yaptırım doğurur. Böylece komşu kavgası gibi görünen bir dosya, failin mağdurun kapısına yaklaşamaması, ortak alanlarda belirli saatlerde bulunmaması gibi koşullarla denetim altına alınır.
Manevi-maddi tazminat boyutu
Kasten yaralama sadece ceza davası değildir; mağdur Türk Borçlar Kanunu uyarınca maddi (tedavi, iş gücü kaybı, yol-kontrol masrafları) ve manevi tazminat talep edebilir. Kemik kırığı ve kalıcı iz gibi durumlar, manevi tazminat miktarını yükseltebilir. Burada tıbbi belgelerin eksiksizliği, iyileşme süreci, psikolojik etkilerin raporlanması (psikiyatri değerlendirmesi gibi) önemlidir.
Haksız tahrik ve ilk kıvılcım
Komşu kavgalarında “kim başlattı?” sorusu sıklıkla haksız tahrik tartışmasını gündeme getirir. Yönetim toplantısındaki ağır sözler, sosyal medya gruplarında (site WhatsApp grubu) yapılan hakaret içerikli mesajlar, otoparkta aracın üzerine yer bırakmama gibi provokatif davranışlar mahkemede tahrik değerlendirmesinin konusu olabilir. Ancak tahrik, her ne kadar cezada indirime yol açsa da, kasten yaralamayı meşru kılmaz; orantılılık ve savunma sınırları yine esas alınır.
Uzlaşma, sonraki hayat ve apartman barışı
Komşuluk ilişkileri süreklidir; taraflar yargılama bitse bile aynı binada yaşamaya devam eder. Bu yüzden uzlaşma mekanizması bu dosyalarda daha sık devreye girer. Zararın giderilmesi, özür, apartman kurallarına uyma taahhüdü, ortak alanların kullanımına ilişkin protokoller uzlaşma metinlerine girebilir. Uzlaşmanın sağlanamadığı dosyalarda ise hükmün açıklanmasının geri bırakılması veya erteleme ihtimalleri, sanığın sabıkasına, olayın ağırlığına ve mağdurun zararının telafisine göre değişir.
Pratik uyarılar: Zamanla yarış
Apartman/site kameraları genelde kısa döngülü kayıt yapar; görüntüler günler/haftalar içinde silinebilir. Bu nedenle olayın hemen ardından yönetime yazılı başvuru yaparak kayıtların saklanmasını istemek; savcılığa dilekçeyle müracaat edip müzekkere talep etmek; olay yerini fotoğraflamak; ilk tıbbi muayeneyi geciktirmemek gerekir. Kırık şüphesinde ikinci/üçüncü kontrol muayenelerinin raporlanması da önemlidir; bazen ilk tetkikte görünmeyen mikro kırıklar sonradan saptanır.
Uzman desteği ve sonuç
Komşu kavgalarının dosya yönetimi, “duygu yoğun” seyrettiği için usul hatasına açık olur. Şikâyet süresi, delil talepleri, 6284 bağlantısı ve tazminat davasının paralel kurgulanması gibi başlıklarda koordinasyon şarttır. Bu yüzden süreci baştan kurmak için deneyimli bir ağır ceza avukatı ile hareket etmek akılcıdır. İstanbul’da yaygın site yaşamı nedeniyle benzer dosyalar sık görülür; bir İstanbul avukat ile erken danışma, delil kaybını ve komşuluk ilişkilerinin geri dönülmez şekilde bozulmasını engelleyebilir. “Bu olayda hangi kameraları istemeliyim, 6284 talebini nasıl formüle ederim?” gibi sorularınız olduğunda, hızlı ve güvenilir bir yönlendirme için avukata sor demeniz yeterli.