Özlem Çerçioğlu kaç Seda Sarıbaş eder?

Fügüran TÖZ

AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı ve İstanbul Milletvekili Tuğba Işık Ercan, Aydın İl Kadın Kolları Danışma Meclisi toplantısında öyle bir cümle kurdu ki, salonda bulunanların bir kısmı alkışlarken, bir kısmının aklında koca bir “ne dedi şimdi bu?” sorusu yankılandı.

Dedi ki:

“Bu dava kardeşlerimizin yanına çok yakın zamanda büyükşehir belediye başkanımızı kattık ki, binlerce dava kadınına bedel. Efe deyince, Aydın’ın efesi deyince akla ilk gelen Özlem Çerçioğlu başkanımız. Değerli başkanımız gönül belediyeciliğini zaten yapan, gönlüyle her daim bizimle olan bir isimdi.”

İnsanın aklına ister istemez ‘acaba şaka mı?’ sorusu geliyor.

Şimdi sormadan edemiyorum:
Tuğba Hanım, bu “binlerce dava kadınına bedel” dediğiniz isim acaba hangi davanın kadını? Zira biz bugüne kadar Özlem Çerçioğlu’nu Kemal Kılıçdaroğlu’nun gözdesi, CHP’nin en “kırmızı” simalarından biri olarak bildik. Gezi eylemlerinde, Cumhuriyet mitinglerinde, kadın hakları savunularında, Atatürk posterlerinin en önünde gördük.

Meğer bizim bilmediğimiz gizli bir AK Parti geçmişi varmış da, biz bunu “efelik” sanmışız!

Tuğba Hanım’ın o iddialı cümlesi kulağımda çınlarken kendi kendime sordum:
Madem Özlem Hanım “binlerce dava kadınına bedel”, o zaman o binlerce kadının arasında Emine Erdoğan da mı var?

Siz de var mısınız Tuğba Hanım?
Yani şimdi, Çerçioğlu Emine Hanım’a da mı bedel oldu?
Mesela Özlem Çerçioğlu, kaç Seda Sarıbaş, kaç Şahika Edremit eder?
Yoksa bu “bedel” kısmı sadece yağcılık kotasını doldurmak için mi eklendi?
Bir de işin “efe” boyutu var.
Efe dediğin mert olur, sözü özü bir olur. Yiğit olur, halkın önünde halk gibi durur.
Ama sen kalk, yıllarca “CHP’liyim” diye siyaset yap, sonra “gönül belediyeciliğini zaten yapıyormuşum meğer” denilince bir anda “AK Partili efe” ol!

Bu nasıl efelik?
Efelik mi, yoksa siyasi kılık değişimi mi? Sığınma mı?

Doğrusu ben, o toplantının yapıldığı salonu gözümde şöyle bir canlandırdım:
Kadın kolları üyeleri alkışlıyor, sloganlar atılıyor ama bir köşede “Bu işte bir terslik yok mu?” diye sessizce düşünenler de var. Çünkü herkes bilir: Siyasette “bedel” kolay ödenmez.
Kimi sandıkta öder, kimi vicdanında, kimi de seçmenin gözünde.

Aydın halkı, yıllardır kimin neyin temsilcisi olduğunu iyi bilir.
Onlar için efe, rozet değiştirerek değil, sözünde durarak efe olur.
Tuğba Hanım’ın dediği gibi “gönül belediyeciliği” yapan varsa, onu da Aydınlılar zaten sandıkta ölçer, biçer.

Ama belli ki birileri efeliği, mertliği ve davayı “parti transfer listesiyle” karıştırmış gibi duruyor.

O yüzden ben kendi adıma söylüyorum;
Böyle bir toplantının yapıldığı salonda bulunmak istemezdim.

Sevgiyle kalın.

"Çerçioğlu binlerce dava kadınına bedel"

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.