Şerif KUTLUDAĞ

Şerif KUTLUDAĞ

Şiirlerle bayram yaşamak

Şiirlerle bayram mı yaşanırmış hiç!

Bayram dediğin yeni ayakkabılarla, yeni giysilerle ve toplanan bayram harçlıklarıyla yaşanır değil mi ya!..

Hem bayram çocuklukta yaşanır sınırsız, hem de ileri yaş dönemindeki büyüklerin içinde saklanırken oynamayı bekleyen çocuklarla yaşanmaz mı?

Onun için dedelerle torunlar oyun oynamazlar mı güle oynaya…

Hele bir odada yalnız bırakıverin dedelerle torunları! Bir de bakmışsınız bir süre sonra dede yerde dizlerinin üzerine çökmüş sırtına da torun binmiş dehleyip gider dedesini… Büyük annelerin gönlü razı olmasın ve  istedikleri kadar kızsınlar bu oyuna… Kahkahaları ve çocuk çığlıklarını durdurabilirsen durdur azizim…

Hayatın içerisinde bu dede torun buluşmasında tezahür eden çocuksu sevinçler misali şimdi biz de bayrama bayram neşesi ya da bazen de hüznü katan şiirlerden, şarkı ve türkü sözlerinden bir kaçını paylaşalım siz değerli okurlarımızla…

İlk şarkı sözü Barış Manço’nun dillerden düşmeyen “BUGÜN BAYRAM” şarkı sözünden olsun:

“Bugün bayram
Erken kalkın çocuklar
Giyelim en güzel giysileri
Elimizde taze kır çiçekleri
Üzmeyelim bugün annemizi “

İşte hemen her yaş grubunun şarkısı olan Şenay’ın “HAYAT BAYRAM OLSA” şarkısının sözlerinden:

“Şu dünyadaki en mutlu kişi mutluluk verendir
Şu dünyadaki sevilen kişi sevmeyi bilendir
Şu dünyadaki en güçlü kişi güçlükten gelendir
Şu dünyadaki en bilgin kişi kendini bilendir

***

Bütün dünya buna inansa
Bir inansa, hayat bayram olsa
İnsanlar el ele tutuşsa
Birlik olsa
Uzansak sonsuza…”

Şimdi Tevfik Fikret’in “HALUK’UN BAYRAMI” şiirine bakalım bir de…

“Baban diyor ki: 'Meserret çocukların, yalnız
Çocukların payıdır! Ey güzel çocuk, dinle;
Fakat sevincinle
Neler düşündürüyorsun, bilir misin? ... Babasız,
Ümitsiz, ne kadar yavrucakların şimdi
Sıyah-ı mateme benzer terâne-i îdi!
Çıkar o süsleri artık, sevindiğin yetişir;
Çıkar, biraz da şu öksüz giyinsin, eğlensin;
Biraz güzellensin
Şu ru-yı zerd-i sefalet... Evet meserrettir
Çocukların payı; lâkin sevincinle
Sevinmiyor şu yetim, ağlıyor... Halûk, dinle!

Bir hüzünlü bayram şiiri mısraları da de Abdurrahim Karakoç’un “BAYRAM” şiirinden  olsun:

“Ana, bu bayram mı? . Aman çok ayıp
Çocukken gördüğüm bayramlar hani?
Mübarek elleri öpüp, koklayıp
Yüzüme sürdüğüm bayramlar hani?

***

Hani ya o özlem, hani ya o tad?
Ne dışım kaygusuz, ne içim rahat
Haftalar öncesi her gün, her saat
Babamdan sorduğum bayramlar hani?

……

Kar çiçeğim solmuş kar yatağında
Can verir ırmağın dar yatağında
Arife gecesi yer yatağında
Üstüme serdiğim bayramlar hani?”

Özay Gönlüm’ün sazı ve sesiyle sevdiğmiz bir Afyonkarahisar türküsünün sözleri de şöyledir:

“Kara hisar kalesi yıkılır gelir
Kâkülü boynuna dökülür gelir
Yayladan gel allı gelin yayladan,
Kesme ümidini kadir Mevlâ’dan
Ver elini karlı dağlar aşalım bayramlaşalım

***

Ben bir koyun olayım sen de bir kuzu
Meleye meleye getirek yazı
Yayladan gel allı gelin yayladan
Kesme ümidini kadir Mevlâ’dan
Ver elini karlı dağlar aşalım bayramlaşalım”

Ve… Bugün Ramazan Bayramımızın üçüncü günü… Yazımızı Hacı Bayram Veli’nin BAYRAM EDERLER YÂR İLE ŞİMDİ!.. İlâhisinin sözleriyle noktalayalım:

“Bayramın imdi, Bayramın imdi
Bayram ederler yâr ile şimdi

Hamd-ü senâlar, Hamd-ü senâlar
Yâr ile bayram kıldı bu gönlüm”

Ramazan Bayramınızı gönülden kutlarken, bayramın ülkemiz, İslâm âlemi ve tüm insanlık için hayırlara/güzelliklere vesile olmasını diliyoruz değerli okurlarım…

Sevgilerimle…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum