Aydın’da geçtiğimiz hafta, 26,27,29 Nisan gecelerinde sokaktan gelen kükürt kokusu dayanılmaz şekildeydi. Astım sorunu olan bir dostumuz nefes alamadığını söylüyor, Jeotermallerden kent üzerine yayılan, sinen bu kokuyu önce kanalizasyondan geldiğini düşünen komşularımız da vardı. Yararlı Jeotermale evet ama ÇED raporsuz, kontrolsüz Jeotermal işte Aydın şehrinin havasını sıkıntı verici, sağlık sorunları yaşatır hale getirmekte…                                                                                                               **                                                                                                               

27 Nisan Çarşamba günü, CHP'nin, Aydın'daki hava kirliliğinin araştırılmasına ilişkin önergesi kabul edilmedi.                                                                              

 **                                                                                                                  

TBMM Genel Kurulunda, öneri üzerine söz alan, CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, “Aydın ili ve çevresinde yaşanan hava kirliliğinin nedenleri, jeotermal santrallerin toprak, su ve hava kirliliği üzerindeki etkilerinin ortaya çıkarılması, Türkiye ortalamasının üstüne çıkan kanser vakalarının da araştırılması” istenmişti. Yıldız, son günlerde yapılan ölçümlerde incirdeki kükürt oranının yüzde 180 oranında arttığının tespit edildiğini aktardı. Jeotermalin sadece elektrik üretiminde kullanılmaması, bundan tarımsal üretimde ve ısınmada da faydalanılması talebinde bulunarak önergelerine destek istemişti.                                                                                       **                                                                                                                    

MHP Aydın Milletvekili Deniz Depboylu, jeotermal santrallerin kontrol altına alınmasının göz ardı edildiğini belirterek, bu santraller nedeniyle havadaki kükürt oranının arttığını ve kanser vakalarının çoğaldığını ileri sürdü.                                        

**                                                                                                            

2015 Genel Seçimler öncesinde  Bakan olma ölçütlerine dikkat çeken Sayın iktidar vekilimiz; “Birinci parti olursak elbette Aydın’dan bir bakan olacaktır. Ama bakan olabilmek için Başbakana ya da Cumhurbaşkanına yakın olmak gerekir. Vekil olmak demek telefon edilince alo demek değildir. Biz ihtiyaç neyse onu yapmak istiyoruz. Büyükşehir olup havaalanı olmayan tek il burasıdır. Kent ekonomisini güçlendirmek, ihracatı artırmak, turizmi geliştirmek için havaalanı gerekli...” dediğinde umutlanmıştık.

Aydın ilimizden bakanımız yok, Çıldır Havaalanı bildiğiniz gibi, İşsizlik en büyük sorun. Kent ekonomisini güçlendirmek adına ne yapıldı? Gençlerimiz belediyeyi umut görüyor, o da bir yere kadar. İktidardan  istihdam yaratma, kaynak aktarma, önemli yatırımlar  beklentisi karamsarlığı yaşanıyor.                                                                                                          

**                                                                                                                             

İktidar partisi  adına Sayın Vekil, TBMM’de CHP önergesinde söz  alır.;                                                                         “Meclis araştırmasında gerekçe yapılan hava kirliliği iddiası somut bir iddia değildir. Aydında kastedilen Efeler ilçesinde kışın yaşanan hava kirliliği ise; bunun gerekçesi Aydın’ı yönetemeyen, başarısız, hizmet üretmeyen CHP’li Aydın Büyükşehir Belediyesi’dir.” Devam ederek,                                                   

Aydın'daki kanser vakalarının da Türkiye ortalamasının altında olduğuna dikkati çeken vekil, Aydın'ın bugünkü gerçek gündeminin ise Büyükşehir Belediyesindeki yolsuzluk iddiaları olduğundan söz eder.                                                                                                                                                                                                                                                                       

**                                                                                                                        

Bir de buraya dikkat buyurunuz lütfen!                                                                    

9 Ocak 2016 Pazar günü Şükran Güngör Tiyatro Salonunda Ayçep ve Aydın Tabib Odası Başkanlığınca gerçekleştirilen çevre kurultayında Sayın Dr. Metin Aydın belgelerle açıkladı; Büyük Menderes, Ergene ve Gediz’den sonra kirlilikte üçüncü nehir. Sadece Buharkent ilçesinde Jeotermalden, Kızıldere’den Büyük Menderes’e dakikada 1100 ton zararlı akışkan döküldüğünü öğreniyoruz. Bu akışkanda arsenik, bor ve lityum var... Aydın ilinde hava kirliliğinin 2014 yılında Türkiye 8. olması düşündürücü.  Kanser vakaları yükselmekte. Öyle ki; Türkiye ortalaması %18 iken, Aydın ilimizde %42, intiharda 3. sırada yer alıyor Aydınımız.                                                                                                                     

**                                                                                                                      

Kast edilen kışın yaşanan hava kirliliği değil ki demek zorunda kalıyoruz. Örneğin geçen hafta yaşadığımız ve de yaşamak zorunda kalacağımız günler…  ÇED raporsuz, reenjekte edilmeyen Jeotermal kuyularının yerleşim yerlerine, doğaya salınan buharındaki insan sağlığına zararlı gazlar. Bunun yanında siz hiç çürük yumurta gibi kokan kükürt kokusunu soluyarak birkaç dakika durabilir misiniz? Yılmazköy halkı, muhtarı, kadınları Çevre İl Müdürlüğünde ÇED raporunu dillendirmişlerdi. İşte Aydın insanı, başta çevre köylüleri bundan dertliler. Somut bir kirlilik var ve biz görüyoruz, Aydın’da şu yaz başlangıcı döneminde bu havayı, bu zehri biz soluyoruz…  Dile getirildiğinde TBMM’de  reddediliyor.

Herşey şokomilki hatırlatıyor diye bir reklam filmi vardı. Her sözü CHP, Belediye, İncir şeklinde yorumlamaya ne diyelim ki!

Aydın’ın havası nasıl olursa olsun,                                                                          

Yeter ki sizin havanız iyi olsun!