Anjiyo olmak korkutucu mu? İşlem öncesi ve sonrası bilmeniz gerekenler
“Kalp damarlarında tıkanıklık var” cümlesi, birçok kişi için endişe verici olabilir. Bu tıkanıklıkların teşhis ve tedavisinde ise en sık başvurulan yöntemlerden biri anjiyodur. Ancak halk arasında anjiyo işlemi genellikle kalp kriziyle özdeşleştirilir ve ciddi bir müdahale gibi algılanır. Oysa günümüz tıbbında anjiyo oldukça güvenli, hızlı ve düşük riskli bir tanı ve tedavi aracıdır.
Bu makalede anjiyo sürecini tüm aşamalarıyla açıklayacak, aynı zamanda stent ve bypass ameliyatı gibi devamında gerekebilecek müdahalelere de değineceğiz. Böylece “anjiyo olmak” ile ilgili korkularınızı azaltmayı ve bilinçli bir şekilde sürece hazırlanmanızı amaçlıyoruz.
Anjiyo Nedir?
Anjiyo (koroner anjiyografi), kalp damarlarındaki daralma veya tıkanıklıkları görüntülemek için yapılan bir işlemdir. X-ray altında görüntüleme sağlayan kontrast madde kullanılarak damarların iç yapısı değerlendirilir. İşlem sırasında genellikle kasık ya da bilekten girilerek kalbe ulaşılır.
Anjiyo bir teşhis yöntemidir ancak bazı durumlarda tedavi amaçlı da kullanılabilir. Bu tür müdahalelere anjiyoplasti adı verilir. Eğer ciddi bir daralma varsa, işlem sırasında stent yerleştirilebilir. Ancak bazı durumlarda tıkanıklıklar çok ileri seviyede olabilir ve bu hastalara bypass ameliyatı önerilir.
Anjiyo Olmadan Önce Bilinmesi Gerekenler
Anjiyo öncesi genellikle şu hazırlıklar yapılır:
- Aç karnına gelmeniz istenir (son 6-8 saat yemek yememek gerekir).
- Kan tahlilleri ve EKG çekimi yapılır.
- Sürekli kullanılan ilaçlar (kan sulandırıcılar vb.) doktorun önerisine göre düzenlenir.
- Kasık veya bilekten giriş sağlanacağı için o bölge tıraş edilir ve dezenfekte edilir.
Hastalar genellikle lokal anesteziyle bu işlemi geçirir. Bilinç tamamen açıktır, sadece hafif bir baskı ya da sıcaklık hissi yaşanabilir. İşlem süresi ortalama 15-30 dakikadır.
Anjiyo Sonrası Süreç
Anjiyodan sonra işlem yapılan bölgeye baskı uygulanır ve kanama kontrolü sağlanır. Eğer kasıktan giriş yapıldıysa hastanın birkaç saat yatması gerekir. Bilekten yapılan işlemlerde hastanede kalış süresi daha kısadır.
Dikkat edilmesi gerekenler:
- İşlem sonrası 24 saat ağır kaldırmamalı, dinlenmelisiniz.
- Giriş bölgesinde kızarıklık, şişlik ya da kanama fark ederseniz hemen doktora başvurmalısınız.
- Su tüketimini artırmak kontrast maddenin vücuttan atılmasına yardımcı olur.
Bazı hastalarda anjiyo sonrası stent takılır. Bu durumda hastanın kan sulandırıcı ilaçları uzun süre düzenli kullanması gerekir. Daha karmaşık durumlarda ise anjiyo sonrası bypass ameliyatı planlanabilir.
Anjiyo Ne Zaman Gerekli?
Anjiyo her göğüs ağrısı yaşayan kişiye yapılmaz. Ancak aşağıdaki durumlarda hekimler anjiyo önerisinde bulunabilir:
- Efor testi ya da eko sonuçlarında kalp damar tıkanıklığı şüphesi varsa,
- Aile öyküsünde erken yaşta kalp krizi olan bireyler bulunuyorsa,
- Göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı gibi semptomlar uzun süredir devam ediyorsa,
- Akut kalp krizi geçiriliyorsa.
Anjiyo ile kalp damarlarınızın durumu net biçimde anlaşılır ve sonrasında nasıl bir yol izleneceği belirlenir.
Anjiyo, Stent ve Bypass: Devam Senaryoları
Anjiyo sonrasında üç temel senaryo ile karşılaşılabilir:
- Normal damar yapısı: Hiçbir müdahale gerekmez. Risk faktörlerini azaltıcı yaşam tarzı önerilir.
- Daralma tespit edilir: Girişimsel işlemle stent takılması planlanabilir. Bu işlem genellikle aynı seansta yapılır.
- Ciddi çoklu tıkanıklık: Eğer birden fazla damarda ciddi sorun varsa, bypass ameliyatı önerilir.
Bu aşamada hastanın genel durumu, yaşı, eşlik eden hastalıkları ve damar yapısı dikkate alınarak karar verilir.
Anjiyo Olmak Korkutucu mu?
Birçok hasta anjiyo kelimesini duyduğunda, aklında ciddi ameliyatlar, yoğun bakım süreçleri ya da hayati tehlike canlanabilir. Oysa bu işlem modern tıpta oldukça güvenli ve rutin hale gelmiştir. Günümüzde binlerce hasta, hastaneye sabah gidip, öğleden sonra taburcu olabilmektedir.
Elbette nadir de olsa komplikasyon riski vardır. Bunlar arasında:
- Giriş yerinde kanama,
- Damar içinde pıhtı oluşması,
- Kontrast maddeye bağlı alerjik reaksiyonlar
Ancak bu riskler %1’in altındadır ve işlemin yapıldığı merkezlerde gerekli tüm önlemler alınmaktadır.
Anjiyo, kalp damar hastalıklarının teşhisinde ve bazen tedavisinde en güvenilir yöntemlerden biridir. Günümüzde hem hasta konforu hem de başarı oranı açısından oldukça gelişmiş tekniklerle uygulanmaktadır. Anjiyo sonrası hastalığın durumuna göre stent yerleştirilmesi veya daha ileri vakalarda bypass ameliyatı yapılması gündeme gelebilir.
Bu yüzden anjiyo kelimesi size korkutucu değil, sağlığınızı geri kazanmak için önemli bir adım gibi gelmelidir. Erken teşhis, doğru müdahale ve yaşam tarzı değişiklikleri ile kalp hastalıklarının büyük bölümü kontrol altına alınabilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.