Eskişehir’de Aydın’ı yaşamak

İnsanla, toplumla ilgili yaşam kesitleri, hayatın değişik mekânlardaki en doğal, temiz ve samimi sunumları hep dikkatimi ve ilgimi çekmiştir. “Gördüklerimizden çıkaracağımız dersler vardır” diye düşünmüşümdür hep. Bir de ister istemez değişik mekânlar görmek, değişik şehirler gezmek ve güzel insanlarla tanışmak insanın ruhunu ve gönlünü dinlendiriyor.

İnsan zihninde yeni düşünceler, hedef ve hayalleri de tetikliyor. İnsan, kendini daha motive olmuş, daha huzurlu ve zihin dünyası bohçası da, iyice dolmuş hissediyor.

Acaba bohçada neler var diye merakınızı çok zorlamadan Eskişehir’deki bir semt pazarında yakaladığım ilgimi çeken güzellikleri paylaşacağım.

Eskişehir'in meşhur, tarihi Çarşamba semt pazarındaydım. Aynen bizdeki Aydın Salıpazarı gibi… Sıra sıra dizilmiş pazarcılar, tezgâhlarını her çeşit, rengârenk meyveler ve sebzeler ile süslemiş. Kıyı, köşe boşluklarda, diğer pazarcı tezgah aralarında da, yumurtasını, üç beş bağ sebzesini, iki üç kasa meyvesini pazara getiren üretici, köylü Hasan amca ile biraz yeşillik, üç beş bağ maydanoz roka gibi ürünler ile kesiğini, yoğurdunu, makarna, tarhana ve köy ekmeğini satan Ayşe teyze yerini almış. Tarladan sofraya gıda tedarik zincirinin önemli bir halkasını oluşturan, helalinden alın teri dökerek, bizleri doyuran üretici, emekçi kahramanlar onlar.

Pazarı gezerken en çok iki şeyden etkilendim.

Tezgâhların önünden geçerken pazarcılardan biri avazı çıktığı kadar bağırıyordu; "Aydın inciri bunlar! Bal bunlar bal!.. Bir tane ye, tadına bak!”

Şifa, sağlık, enerji verir insana, gençliktir, dinçliktir gibi güzel ifadelerle bizim tam değerini bilemediğimiz, meşhur sarı lop incirimizi övgülerle pazarlama heyecanı içinde satış çabasını görünce, bir Aydınlı olarak hem gurur duydum, hem de mutlu oldum.

Bir an kendimi incir bahçesi içinde buldum. Sabahın erken saatlerinde, ayaz vurmuş inciri ağacından dalından buz gibi, iki üç incir koparıp yemek muhteşem bir tat, değerli bir besin ve lezzettir. Kutsal meyve olarak incir, pek çok dertlere de şifadır. Ahh!.. Yeterince kıymetini bilebilsek.

İncirin bir marka değer olarak Aydın’la bütünleştiğini ve güzel potansiyeli olan Aydın ilimizi o bal tadıyla sofralarda temsil ettiği bahtiyarlığını yaşadım. Başka pazarcı “yemeklik bamya, Bilecik bamyası, yemeklik, çorbalık bunlar” diye sesleniyordu… Fiyat etiketine baktım. Küçük boyutta yazılmış “250 gram” altında kocaman “20 lira” yazıyor, kilosu 80 liraya geliyordu.

Yazın ortasında bamyanın bu fiyatı bana çok pahalı geldi. Bu sefer çok merak ettim, “Bu bamyanın özelliği ne?” diye sordum. “Bu meşhur Bilecik bamyası, bunun içi etli çorbasını yaparlar” cevabını aldım.

Aydın’da olduğu gibi Eskişehir, Afyonkarahisar, Kütahya, Bilecik, Konya gibi illerde önemli bir yöresel lezzet olduğu anlaşılan bamya, yemeğinin yanı sıra çorba olarak da tüketiliyor.

Bamya çorbası deyince, yıllar öncesi Ramazan ayında sahur sofrasında yaşadığım bir anım aklıma geldi. Aydın Belediyesi 'de birlikte çalıştığımız sevgili dostum rahmetli meclis üyesi Ahmet Zirek beyle karşılaştık, Afyonkarahisar Kolaylı tesislerinde. Yan masaya bir baktım. Etli bamya çorbası ve ortasından dörde bölünmüş, irice yumruk gibi bir soğan vardı masada. Ahmet Zirek beye, “hayırdır sahurda bu ne iştahtır” diye takıldım. “Bu bölgenin etli bamya çorbası çok meşhurdur. Buralara gelip bamya çorbası içilmez mi?” şeklindeki sözleri aklıma geldi. Ruhu şad olsun! Güzel insandı hemşerim.

Çarşamba pazarından elimde bir kaç parça eşya ile eve dönüyorum. Rahmetli Başbakan Adnan Menderes'in kader arkadaşlarından rahmetli Maliye Bakanı Hasan Polatkan’ın adını taşıyan bulvarda yürüyorum. Bir baktım Aydınlı bir firmanın üretimi olan Sur Çelik Kapı’nın tabelasını gördüm.

Aydınlı olmaktan gurur duydum. “İşte üreten insanlar” dedim. Her ilin, her memleketin yerel potansiyelini hem yerel, hem ulusal, hem uluslararası tanıtan, marka değerler üreten müteşebbis insanları alkışladım. Her yerde, ülkemizin başka başka illerinde, Aydın'la ilgili simge olmuş değerlerimizi buldum, Eskişehir'de.

Bu duygularla;

Eskişehir’den hepinize selam ediyorum.

İncir tadında pazar keyfiniz olsun!

Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
8 Yorum