Güle güle oğlum!

Meğer ne çabuk geçmekte yıllar…

**

Şöyle bir göz ucuyla süzdüm;

“Oğlum ne çabuk büyüdün sen?”

Dediğimde gülümsedi,

“Sen de yaşlanıyorsun be baba!”

“Haydi oradan”

Deyip yaşlı kelimesine tepki gösterdim.

Meğer ne çabuk geçiyor yıllar…

**

Oğlum,

İstemeyeceğine dair söz verdiği halde,

Baloncu gördükten sonra,

“Balon istiyorum”

Diyerek içini çeker, ağlardı.

Ama ne de olsa çocuktu.

Ben de oğlumla birlikte büyüdüm.

Biz çelik çomak, birdirbir, dikilitaş,

Beştaş, dokuztaş oyunları oynardık,

Mantar tabanca atar, çılgınca koşardık.

Oğluma aldığım oyuncak trenlerle,

Önce ben saatlerce oynadım.

Görmemiştik ki biz, be kardeşim,

Raylardan geçiyor, rampa çıkıyor, tünele giriyor.

Düüüt, çuf çuf sesleri…

Vay canına!

Bir ara bir ses duydum.

“Baba trenimle azıcık ben de oynayabilir miyim?”

Utanmıştım…

**

İzmir Atatürk Lisesinde okuyordu.

İzmirspor Halı Sahasında maç yapacaklar,

Bir arkadaşları geç kalmış, kadro eksik.

“Baba yetiş” dedi, gittim.

Acemi topçuya öğütler;

“Baba kalenin önünden ayrılma,

Ayağına top geldi mi vur bana o kadar…”

“Hadi len” dedim…

**

Fakültede okuyordu.

Kapalı spor salonunda maçını seyrediyorum.

Uzun ve gür saçları,

Gümbür, gümbür koşmaları,

İçim bir hoş oldu,

Meğer ne çabuk geçiyordu yıllar…

**

İzmir’in şu ünlü derby karşılaşması,

22 kişinin top oynayıp da,

22 bin kişinin birbirine girdiği,

Göztepe-Karşıyaka maçına gittik,

Serde sarı-kırmızılık var.

Maç sonu seyirciler arasında olaylar çıktı,

Kargaşada birbirimizi kaybettik,

Televizyonu açtım,

Maçta çıkan olaylar gösteriliyordu,

Polis kalabalığı dağıtmaya çalışıyor,

Gözüme ilişti bizim oğlan metroda,

Polislerin önünde koşuyor.

Şaşırdım, ne edeceğimi bilemedim.

“Büyümüş gari” demişim…

**

Barış Manço’yu andım yine,

Bu şarkısının sözlerini gönderdim oğluma,

“Güle güle oğlum!

Ne kadar da çabuk geçmiş meğer yıllar
Kendi kanatlarınla uçacak kadar,

Büyüdün ha!
O kadar oldun mu sen oğlum,

O kadar büyüdün mü?

Güle güle oğlum,

Demek artık sende yuva kuruyorsun.
Sevdiğin kızla bugün evleniyorsun.
Mutluluklar sana benim Aslan oğlum.

Yine de son bir nasihat benden sana,
Tanrının en büyük lütfü bu unutma,
Sar onu kollarınla sar, sar, sar…

Güle güle oğlum!

Gözlerimin nemlendiğine aldırma
Sende anlarsın bir gün baba olunca…”

**

Cevap da gecikmedi.

“Gözlerimi yaşarttın be baba!”

Güle güle oğlum!

Gözlerimin nemlendiğine aldırma.

Meğer ne çabuk geçmiş yıllar…

**

Bugün evli barklı,

Çoluk, çocuk sahibi…

Eee işte böyle arada bir duygu depreşmesi tutuyor da…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum