Mürşit Canbeldek

Mürşit Canbeldek

Kör Hafızın Hatırasına Hürmet..

İlkokulda okuma kitabında okuduğumuz bir hikâye hatırlıyorum. Herhalde yaşanmış bir olay idi. Aka Gündüz derlemiş ve biz de bundan etkilenmiştik.

Ege adalarında bir evin tek oğlu arkadaşı ile girdiği ağız münakaşası sonucu öldürülür. Ölen Türk öldüren de Türk dür. Oğlunun ölümüyle yıkılan ihtiyar, ancak katilin de asılmasıyla yarasını bir miktar soğutacaktır. Kadı mahkemede suçunu itiraf eden katile kısas cezası verir. Fakat bu arada ihtiyara dönerek; eğer fidye kabul edersen genci bağışlayabileceklerini söyler. İhtiyar;” asla fidye istemem, bir an evvel kısas tatbik edilsin der.”Cezanın infaz günü yaklaşırken adanın el değiştirdiği ve Yunanistan’a bırakıldığı haberi gelir. Baba infaz için geldiği mahkeme kapısında bu haberi öğrenir. Yunanlı idareciler hapishaneye gelerek oradaki mahkûmlara ve tabii ki cinayetten hükümlü Türk gencine de ;”Eğer Yunan tabiiyetine geçer ve Yunan adaletine sığınırsanız cezanız silinecek ve sen de asılmaktan kurtulacaksın derler. Baba bir kez daha yıkılmıştır. Fakat ummadığı bir şey olmuş asılmayı beklerken kurtulma umudu doğan genç; Türk kadısına ve Yunanlı yetkililere hitaben “Yunanın adaletine sığınacağıma Türk’ün darağacında sallanırım daha ŞEREFLİDİR, Yunandan gelecek affı da kabul etmiyorum diye cevap verir. Kadı’ya dönerek cezama razıyım derhal beni infaz edin der. İhtiyar şaşırır. Gencin asaletine hayran kalır ve kalbi birden yumuşar.-Evladım, oğlumu öldürdün ciğerimi dağladın, cezana razı oldun boynunu cellâda uzattın ben bu asalete kıyamam seni affettim. Hatta seni oğlumun yerine bağrıma bile basabilirim der.
Sıradan bir Türk genci belki de okuryazarlığı bile olmayan bir Türkoğlu Türk adalet benim yüzümden yara almasın diye ölüme razı olurken günümüzde bakıyoruz adalet her gün hem de en yetkili kişiler eliyle delik deşik ediliyor. Canı yanmış 30 belki de kırk bin ailenin acılarını umursamadan o katillere yalvar yakar edip onlarla pazarlık masasına oturuyoruz “Apo’”yu zamanında sen asmadın napayım ben de tutar onunla pazarlık yaparım demek adaletin katledilmesine mazeret olamaz. Devlet asla aciz kalamaz. Şerre paye veremez. Çünkü devlet yeryüzünde Allah’ın tekeffülü altındadır. Eğer acizlik gösterirse hâşâ zımnen Allaha’da acizlik atfedilmiş olur ki bu durumda o devlet en kısa zamanda yıkılır. Hiç bir akıl hiçbir hukuk sistemi haydutla eşkiyayla masaya oturmayı caiz görmez.

Mevlana demiş ki ;”insanın gerçek değerini söylesem ben de yanarım bu dünya da yanar. Ne yazık ki insan kendi değerini bilemedi, bir atlas kumaş iken kendini hırkaya yama yaptı.”Sağlığında topladığı Gürün bilmem ne platformunda; Biz ateist aleviyiz lan daha anlamadınız mı? Âliyi de sevmeyiz Muhammedi de sevmeyiz Allah’ı da sevmeyiz “ diyerek kusmuk saçan sekine ve diğer pkk leşleri için gözyaşı dökenler, siz nereye yama oluyorsunuz ve bu hainliğe pirim verenler siz nerede uyanacaksınız?

Farabi demiş ki;”Alem büyük insan dır,İnsan da küçük alemdir.”Mevlana Hallac’ın açıkladığı sırrı neden red etmeyip tevil yoluyla kabul etmiştir?Çünkü sıradan insanlar habbeyi kubbe kubbeyi de habbe yapma eğilimindedir.Sırrı taşıyamazlar amma asaleti pekala yansıtırlar.Bize de yeten odur.Tıpkı İzmir Kemeraltı semtinde çakmaklara benzin satarak 60 yıla yakın helalinden geçimini temin edip de sırrını açmayan “KÖR HAFIZ” gibi.Dr Eren Akçiçek Tıp tarihine aktardığı Kör Hafızın hikayesiyle bize Türk asaletinden bir kesit sunmaktadır.

Mustafa Ayrıközü 1902 1997 yılları arasında yaşamıştır.Genç bir tıbbiye talebesi iken istiklal savaşına katılmış yunana karşı harp ederken iki gözünü kaybetmiştir. Bu sebepten savaştan sonra okulunu bitirememiş ve hayal ettiği doktorluk mesleğine kavuşamamış asil bir Türk evladıdır.Tam 60 sene İzmir kemeraltında çakmaklara benzin satarak geçimini temin etmiş hiçbir gün gözünün hesabını sormamış ve tevekkül içinde ömrünü tamamlayıp rahmeti rahmana uğurlanmıştır.Tıp Tarihine geçen Kör hafız küçük bir kayıt dan öte milli hafıza da öyle çok büyük bir yer dahi işgal edememiştir.Ey Mustafa amca rahmetlerde yüzesin.Mekanın cennet olsun.Senin uğruna gözlerini verdiğin bu memleket bu gün dinsiz imansız bebek katillerinin krallar gibi muamele gördüğü “Devlet” gibi paye verildiği topraklar haline geldi.PKK ile harbederken gözünü bacağını kolunu kaybeden gaziler size karşı borçluyuz biliyoruz.Canını feda eden şehidler, sehid anaları ve babaları bize bari hakkınızı helal edin.

Allah bizi affetsin. Hainlere fırsat vermesin. kurdukları tuzakları ayaklarıma dolaştırsın. Dine söven PKK lılara şirinlik muskası yaptıranlar ALLAH BELANIZI VERSİN. hep birden amin diyelim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.