Özlem Çerçioğlu’nu Bekleyen Tehlike

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu bir şeyler yapıyor!

Ya da bir şeyler yaptırıyorlar!

Yaptığı işin adı zulüm…

Uzunca bir süredir belediye çalışanlarına baskı yapılıyor.

Nasıl mı?

Baskının aracı belli; sürgün tehdidi…

Evinden, ailesinden kilometrece öteye ‘görevlendirme’ adı altında sürgün edilme tehdidine karşı direnmek zor…

Ya kapıyı dönüp gideceksin ya da boyun eğeceksin…

İkisi de zor tercih…

İşte bu baskıya boyun eğmemek için direnen çalışanlar da var!

Bunlardan birini tanıyorsunuz. Başkan Özlem Çerçioğlu’nun yakın çalışma ekibinden, uzun süre başkan yardımcılığını yaptığı ve yeni otogar ve belediye hizmet binası gibi Çerçioğlu’na itibar sağlayan yatırımlarda, büyük emeği olan Cemallettin Küçükerol’dan bahsediyorum.

Aydın 24 yazarı Cevdet Şahinoğlu'nun geçen haftadaki yazısında da belirttiği gibi Cemalettin Küçükerol, şüpheli bulduğu bir ihale dosyasına imza koymadığı için görevden alındı. Sonra evinden, ailesinden kilometrece öteye ‘görevlendirme’ adı altında sürgün edildi.

Baskılara boyun eğmeyen, 10 ay süren hukuk mücadelesini kazanarak görevine dönen Cemalettin Küçükerol, bu defa başka bir zulümle karşı karşıya geldi.

Kendisine, Altı Nokta Körler Derneği Aydın Şube Başkanı Bayram Özen’in kullandığı oda verildi. Diğer genel müdür yardımcılarına tahsis edilen sekreter ve makam aracı verilmedi.

Telefon ve bilgisayarın olmadığı küçükcük oda da cam kenarına oturtulan Küçükerol, sürekli göz hapsinde tutuldu. Odasına girip çıkanların bilgisi anında birine ulaştırılıyordu... Böylece bir taşla iki kuş vuruluyor, bir yandan Cemalettin Bey’e zulmedilirken diğer taraftan çalışanlara gözdağı veriliyordu.

Yapılan zulmün hukuki adı mobingten başkası değildi… Üstelik bir başka suç işleniyor, Aydın İdari Mahkemesi’nin verdiği karar yok sayılıyordu…

Geçtiğimiz Cuma günü Aydın Sulh Hukuk Hâkimliği, Aydın İdare Mahkemesi’nin verdiği kararın yerine getirip getirilmediğini belirlemek için Aydın Büyükşehir Belediyesi’nde inceleme yaptı.

Büyükşehir’de bir telaş ki sormayın…

Aslında yaptıklarının suç olduğunu bal gibi biliyorlardı…

Hemen “Dolma Kalemler” iş başına geçti. Sosyal medya müptezelleri fazla mesai yaptı. Sahte kahramanlar bir yandan aldığı paraları sayarken diğer taraftan alacağı paraların hayaliyle masum insanları ha bre saldırdı. Bazıları da, bir şeyler yapanlara çaktırmadan destek için; sosyal medyada paylaştı.

Oysa bir belediye başkanı, kendi çalışanlarına baskı kurmaz, kurdurmaz, eşit mesafede olur. Başkan çalışanlara yapılan zulmün bir kısmını bilmiyor olabilir. Etrafında ki “Başkan isterse, Aydın’a deniz getiririm. Getiremezsem Deniz Baykal’ı getiririm” diyecek kadar gözü dönmüş, kendini bilmez vur deyince öldürüyor.

Abdurrahim Karakoç:

“Beni dinle ey kadı!

Bozuldu işin tadı

Zulümse eğer adı

Kenan yapsa da aynı

Yunan yapsa da aynı…” demişti…

Abdurrahim Karakoç, Aydın’daki yaşananları görseydi:

“Beni dinle ey kadı!

Bozuldu işin tadı

Zulümse eğer adı

Özlem yapsa da aynı

Yunan yapsa da aynı…” demez miydi?

Yapılan zulüm ileride Özlem Çerçioğlu’na büyük zararlar verecek. Zararın etrafındaki devşirmelerin umurunda olmadığını çok iyi biliyorum. Biliyorum çünkü “Özlem seçim kazanacak diye kendimi riske atmam” diyen daire başkanı var.

O nedenle,

Başkan, acilen mobing konusunu irdelemeli…

Bilgisi dışında hangi bürokratlar, kime baskı yapıyor, öğrenmeli…

Bulmalı…

Halka hizmeti unutup, zulmeden her kimse derhal engellenmeli…

Yoksa düşünemiyorum…

Sürgün edilen çalışanlara her gün bir yenisi eklenecek…

Peki, çalışanlarının huzursuz, mutsuz, ötekileştirildiği bir kurumda kimler, nasıl, sağlıklı hizmet üretecek…

Eğer Özlem Çerçioğlu zulümden haberdarsa…

İş daha da vahim demektir.

O zaman kendisine Yunus Emre’nin "zulümle abat olan, adaletle berbat olur" şeklinde ki sözünü hatırlatmak lazım. Vakit geçmeden biri Çerçioğlu’na da "görevi kötüye kullanmak" suçundan yeniden aday olamama tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu fısıldamalıdır.

Korkarım Torbalı Belediye Başkanı İsmail Uygur’un başına gelen, Özlem Çerçioğlu’nun da başına gelecek. Bilindiği gibi Uygur, belediyede bir memurun görev yerini değiştirdiği için hakkında açılan dava sonrasında "görevi kötüye kullanmak" suçundan 1 yıl 15 günlük hapis cezası almıştı. Yerel seçim sürecinde partinin yaptırdığı anketlerde farklı şekilde önde çıkmasına rağmen Uygur, cezasının Yargıtay 4. Ceza Dairesi tarafından onanması nedeniyle aday olamamıştı.

***

Başkan’ın cevap hakkı her daim vardır. Kendisinden herkesi tatmin edecek bir cevap bekliyoruz…

Tabii varsa…


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum