Ramazan TÜLÜ
Popülizmin gölgesinde demokrasi
Asgari ücretteki artış oranı, erken seçimin yapılmayacağının işaretidir, bence…
Oldum olası bu Ülkede siyaset; Hamaset (Vatan Millet Sakarya Edebiyatı) ve Popülizm üzerinden yapılır. Merhum Demirel, “Kim ne veriyorsa benden 5 lira fazla” diyerek seçmenin teveccühünü partisine yönlendirirdi.
Kaldı ki; Erken seçim olsa ne fark edecek, Sistemdeki arızalar değişecek mi?
Dürüst, adil ve rakiplerin eşit koşullarda yarıştığı bir seçim yapılmadığı/yapılmayacağı için.
Belki kazanan parti ve kişisel isimlerde kısmi değişiklik olacak ama sitemdeki marazi anlayış devam edecek.
Demokratik devlet yapılanmasında yöneticilerin seçimle belirlenmesi temel esastır.
Her ülke kendi koşullarında belirleyicilerin ikbali çerçevesinde bir seçim sistemi belirlemiştir. Bu seçim sistemlerinden en yaygın kullanılanları nispi temsil sistemi ve çoğunluk sistemidir.
Nispi temsil sistemi, siyasal partilerin seçimde aldıkları oy oranında parlamentoda temsil edilmelerine olanak tanıyan bir seçim sistemidir. Ülkemizde bu sitem uygulandığı halde 12 Eylül rejiminin getirdiği ve halen uygulanmaya devam eden “Baraj Usulü” Nispi temsil sisteminden beklenen amacı sakatlamaktadır.
Çoğunluk sistemi ise çok partili sistemlere göre bir seçim bölgesinde en çok oy alan partinin seçimi kazanmasıdır. Bu sistemde bir seçim çevresinde kullanılan geçerli oyların çoğunluğunu alan parti o seçim çevresindeki temsilciliği veya temsilciliklerin (Milletvekillerinin) tamamını almaya hak kazanır. Nitekim 1961 Anayasası ile getirilen yenilikler önce Adnan Menderes’in iktidarda kaldığı 1950 li yıllarda bu sistem uygulanıyordu.
Günümüzde Ülkemizde milletvekilliği seçimi nispi temsil sistemine göre yapılırken ve aynı gün cumhurbaşkanlığı seçimi de yapılmaktadır. Geçerli oyların salt çoğunluğunu alan aday, Cumhurbaşkanı seçilmektedir.
Yukarıda değindiğim gibi yapılan seçimlerde baraj uygulaması vardır. Bu uygulama ile bir parti, ülke genelindeki oyların yüzde yedisini alamazsa milletvekili çıkaramaz kuralı getirilmiştir. Bir yandan Baraj sistemini yürürlüğe koyup, yüzde yedinin altında (%6.99) oy alan bir parti bir tane bile vekil çıkaramazken. İttifak diye tamamen eğip bükmeye, menfaate yönelik garip (gayri adil) bir sistemin öngörülüp uygulamaya sokulması ile yüzde bir bile oya sahip olmayan (%0,001 oranında oy sahibi) partiler vekil çıkarıp mecliste güya bizleri temsil edebilmektedir!
Devleti güçlü kılan en önemli özelliklerden biri, vatandaşların devlete duyduğu güvendir.
Bu güvende yönetenlerin yönetilenlere karşı şeffaf davranması ve hesap verebilmesidir. Yönetim sistemindeki aleniyet, açıklık ve şeffaflık; Yöneticiler tarafından yürütülen eylem ve işlemlerden yönetilenlerin (Milletin) haberdar olmasıdır.
Gerekli bilgi ve belgelere rahatlıkla ulaşabilmesi, ( ‘Devlet Sırrı’, ‘Gizlilik Kararı’, gibi engellere takılmaması) böylece yönetime katılması, yapılanları da denetleyebilmesini gerektirir.
Seçmen, yöneticilerin keyfi, milleti ve ülkeyi zarara sokan eylemleri ve yanlışlarından hesap sorabilmesi gibi demokratik haklara sahip olmalıdır.
Temiz ve dürüst siyaset, bu tip bir yönetim anlayışını ifade etmektedir.
Demokrasinin tüm kurum ve kuralları ile işlediği/işletildiği sistemlerde yöneticiler halka ve seçmene hesap verebilir olmasıdır.
Adli Yargılama ve İdari Soruşturmalarda çeşitli kıstaslar ile getirilen soruşturma izni ve onayı gibi istismara açık müesseseler olmayıp tamamen şeffaflık ilkesine dayalı olmalıdır. Gizli kapaklı yürütülen soruşturmalar yönetilenlerde hep bir kuşkuya mahal vermektedir.
“Hesap verebilirlik” prensibi herhangi bir kişi ya da grubun, ifa ettiği eylem ve işlemlerden dolayı kendisi dışında yer alan başka bir kişilere ya da gruba açıklama yaparak işlemin niye o şekilde yapıldığını anlatıp aydınlatması yani gereken cevabı ile birlikte hesap vermesidir. Demokrasinin şeffaflığı söz konusu ise kimse, “Ben Allahtan başka kimseye hesap vermem” şeklinde bir gerekçeye sığınamaz.
Bir politikacı, “Ben falancanın HİMAYESİ ile hizmet etmeye devam edeceğim” diyorsa/diyebiliyorsa; kesinlikle orada hesap vermeye muhtaç gizlenmiş eylem ve işlemler mevcuttur. Sanırım yeterince anlatabildim.

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.