
Nermin AKKAN
Savuntu
İlinti
Takıntı
Saplantı
Kuruntu
Savuntu
Hepsi sırayla
İldik
İliştirdik gönlümüzün bir köşesine
‘İyidir hoştur” diye
Gel zaman git zaman
Sevdik de alasından
Takıldık
Takılı kaldık sonra
Kötüsünü iyisine yorup “İnsanlık halleri” söyleminde
Kandırdık kendimizi
Bile isteye inandık
Taktıkça taktık
Saptı samandı derken
Saplanıp kaldık kendi kendimizi yerken
tükenip bittiğimizi farketmeden
Süpürgelik saçımız sürmelikten bile çıktı
Yetmişlik yeni yetme yükünü yıktı da ancak akıllandık
Anladık da hem
Çıkmadıkça canın çıkmayacağını huyun
Kaynağından kuruduğunu suyun
Meğer
Kuruntu
Hepsi kuruntuymuş aşka dair bildiklerimizin
Bir çiğnemlik Mezeke’ymiş tümü işliğimize ildiklerimizin
Sandık sandık sandıklarımız eğreti birer öğretiymiş eskilerden kalma
Bal da kokarmış mesela
Asıl da azarmış
Kul azmayınca da yazarmış bela Mevla
Balık kuyruktan kokarmış asıl
Baş dediğin bildiğin safsataymış
bizim yazıp oynadığımız
Küheylan varsayıp kocamış kurdu
Bolu beyine hasımlık noktasında haramızda toynadığımız
Kuruntuymuş kuruntu
Zır avuntu anlayacağınız
Yaşamak adına
Zoraki uyum
Sırf bir duyum üstüne kurduğumuz
Savuntu
Ele güne karşı uydurduğumuz

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.