TARİHİMİZDEKİ MUHTEŞEM MEKTUPLAR’DAN BİR MEKTUP

Sultan Selim, Padişah II.Beyazıd’ın Ayşe Hatun adlı eşinden dünyaya geldi . Yeniçerilerin babasını tahtan feragate ikna etmeleri ile 24 Nisan 1512'de padişah oldu. Saltanatı 8 yıl sürdü. O tarihinin bir güneşi oldu. Cihanın çok geniş bir kesimini aydınlattı, fakat saltanatı kısa sürdü. Türk'ün şanını yüceltmek ve İslamiyet’e hizmet etmek için, önüne çıkan her engeli aştı.

İstanbul'dan çıkıp Edirne'de konakladığında, nereye sefer yapılacağını kimse bilmezdi. Sorduklarında : "Bizim, bundan böyle ahiretten başka bir yere seferimiz olamaz! " derdi.

Yavuz Sultan Selim, Osmanlı padişahlarının en büyüklerinden biridir. O, büyük bir şair, kuvvetli bir kumandan ve yüksek bir devlet adamı idi.

Annesi, Şehzade Selim'i çok iyi yetiştirdi. Devrinin en yüksek hocası Halim Çelebi'den ders aldı. Ağabeylerinden daha üstün bir zekaya ve kuvvetli bir iradeye sahipti. Büyük devlet adamı olmak için bütün vasıflara sahipti. Edebiyata fazlasıyla meraklı idi. Biri Türkçe diğeri Farsça iki divanı vardır.

Babası II. Bayezıd, oğlu Şehzade Selim'i Trabzon'a vali tayin etmişti. Şehzade Selim Trabzon da vali iken, memleketinin durumundan devamlı haberler alıyor, ancak devletin yönetilmesinden memnun olmuyordu. İran'dan gelen Şii kuvvetleri Anadolu içlerine doğru akınlar yapıyor, büyük zayiatlar veriyorlardı. Buna fazlasıyla üzülüyordu. Babası iyice ihtiyarlamış olduğundan, yakın zamanlarda doğuya sefer düzenlemeyi düşünmüyordu. Memleketi idare edecek büyük vezirler de yoktu. Bu gidişattan müteessir olan Şehzade Selim, babasına şöyle bir mektup yazdı :

"Devlet işlerini başarmanın kolay bir iş olmadığı şüphesizdir. Bendelerine kalırsa iş başına getirilecek kimselerin devlet adamlarından birine mensup olması maksada vefa etmez. Bu gibilerin belki biraz sadakatinden istifade edilebilir. Memleketimizin her köşesinde ilim ve ahlakıyla tanınmış birçok kimseler vardır. O cümleden olmak üzere bu taraftaki kullarınızdan bazılarını uzun zaman denedim. Kendilerine az çok kabiliyet gördüm. Bunlar biraz daha yetiştirilecek olursa kendilerinden istifade olunur. Bu maksatla kendilerini takdime cüret ediyorum."(1)

Babası artık devleti iyi idare edemiyordu. İstanbul'da bir takım ulema Şehzade Ahmet'i tahta çıkarmaya teşebbüs etti. Ancak bunu duyan Şehzade Selim, kuvvetleriyle Rumeli'ye geçerek babasının kuvvetleriyle çarpıştı.           

Sonunda kendi gücüyle 1512 tarihinde dokuzuncu Padişah olarak tahta çıktı.

1-Kronolojik Kültür Sanat Tarih Ansiklopedisi-Oğuz Çetinoğlu-Bilge Oğuz Yay.-Cilt.3-S.2625

EDİTÖR NOTU:

Yazarımızın "Tarihimizdeki Muhteşem Mektuplar" adlı eserini D&R, NT, Diyanet, Sıla, Nezih, İnkılap, Akçağ, Kitapyurdu, Kabalcı gibi kitabevleri ve internet sitelerinden temin edebilirsiniz.