‘Tarih dostu’ olmak

“Bir mefkûreye kendilerini adayanlar, gayeleri uğrunda her türlü zahmet ve fedakarlıktan zevk alacaklardır.”

Mustafa Kemal ATATÜRK

“Tarih dostları” büyük ve saygın uygarlıkların vatanı olan benzersiz tarih ülkesi Aydın’ın tarihini; tarihsel ve kültürsel dokusunu, mirasını, belleğini, tabiat varlıklarını anlamaya, incelemeye, araştırmaya, bulmaya, koruyarak yaşatmaya, başkalaştırmadan ve yabancılaştırmadan yeniden yapılandırmaya ve bu varlıklarımızı gelecek nesillere aktarmaya yönelik çalışmaları, etkinlikleri gündeme getirerek bu yolda çalışmaların yapılmasına ve yürütülmesine katılan, bu amaçla yapılan çabaları ve etkinlikleri gönüllü olarak özveriyle destekleyen kişilerdir.  

Tarih dostu olmak demek; sıradan hayatlarımızı, evlerimizi, çalışma mekanlarımızı, içinde yaşadığımız kenti çevreleyen tarihimizi seyrettiğimiz bir film olarak değil; kendimizin de aktörleri olduğu süreklilik taşıyan bir varoluş içinde yaşadığımız bir devinim olarak kavrayarak ve bu tarihin içinde yer alıp bizi kavrayan tarihsel ve kültürel doku ve miras ile hemhal olmak demektir. Böyle olunca tarihi, soyut toplumsal hayattan ve gerçeklikten uzak, destansı olgular olarak anlamak yerine,  tarihle güncel yaşantı ve olaylar arasında anlamlı bir ilişki kurmak tarih dostlarının tarihe bakışını da ortaya koymaktır.

Tarih dostları, hiçbir önyargıya ve siyasi bir ideolojiye bağlı olmaksızın, dolayısıyla, normatif olmayan, yani gönlümüzün arzuladığını, olması gerekeni ve istenileni değil; analitik özellikleriyle tarih ülkesi Aydın’ın belirleyen yol taşlarını arayarak, bu ülkenin dört bir yanında binlerce yıllık zaman içinde var olan geçmişin izlerini sabır ve özveriyle araştıran, geçmişin izlerini gelecek nesillere aktaracak gelecek için iz bırakacak kişilerdir. Bu bağlamda tarih dostlarının yegane umudu, geçmişin izlerini sürecek olan nesillere gelecekte anlamlı ve yararlı izler bırakmaktır.

Tarih dostu olmak için ille de tarihçi olmak gerekmez. Sosyal ve siyasal bilgilerin, fen ve kültür bilimlerinin ve güzel sanatların her alanındaki uzmanların, meslek erbabının, zanaatkarların yanı sıra tarihe, tarihsel ve kültürel dokuya ve tabiat varlıklarına ilgi ve merak duyan herkes, kendisini tarih dostu olarak kabullenmelidir. Bu kabullenişin dayanağı tarih ülkesi Aydın’da geçmişin izlerini aramak olmalıdır. Edebiyattan etimolojiye, müzikten müzeciliğe, tarihten antropolojiye, arkeolojiden mimarlığa, askeriyeden halk oyunlarına, nalbantlıktan iğne oyasına vb. her alanda ve konuda bilgili tarih dostlarının, Aydın Tarih Gurubu misyonunu paylaşmada buluşmaları kaçınılmazdır. Öncelikli amaç özgün olanı araştırmak ve değerlerimizi ve varlıklarımızı koruyarak yaşatmaktır. Tarihi, insan ile zamanı kendi özgün mekanında tanımlamak ve bütünleştirmektir esas olan. Bu amaç çerçevesindeki etkinliklere katılan, bu çabalara eklemlenen her kişi, kendisini bir tarih dostu ve bu özgün ekolün (Aydın Tarih Grubu’nun) bir mensubu kabul eder.

Tarih dostu olmak demek, tarih ülkesi Aydın’ı keşfetmek için bu büyük keşif serüvenine katılmak, bu amaç doğrultusunda yolculuk yapmak demektir. Bu keşfediş sadece akademik anlamda değil, yaşadığı bölgeyi, kenti veya semti araştırmaya koyulan tarihe meraklı insanların tarihin belleğinde yapacakları büyük bir keşif olacaktır.

Özgün tarihçilerin bu keşif gezisi yaşadıkları yerin kimliğini belirlemek amacıyla, tarihin belleğinde ve yaşadıkları mekanın tarihi ve kültürel derinliğinde yapacakları geniş  çaplı araştırmaları kapsayacaktır. Geçmişten bugüne, bugünden geleceğe yapılacak bu yolculuğun temel amacı, vatandaş olma hakkının da verdiği sorumluluk bilinciyle girişilecek tüm çabaları içermektedir. Bu bağlamda tarih dostu olmak demek, vatandaş olma, hemşehirli olma hakkının savunucusu olmak demektir.

Tarih dostları bulundukları bölgeyi, kenti; yaşadıkları köyü ve çevresini seven insan demektir. Bulundukları çevreyi severek içinde yaşanabilir hale getiren, yaşadıkları mekânların tarihsel ve kültürel geçmişlerine kentsel gelişimin çağdaş unsurlarını da katarak olumlandırıp zenginleştiren, güzelleştiren insanlardır. Bu bağlamda tarih dostları ”yaşadıkları ülkeyi ve kenti sevme sanatının ustaları” olarak tanımlanabilir.  Bir başka deyişle yaşadığımız yeri, mekanı, semti, sokağı sevmesini bilmek de bir sanattır ve bu sanatın öğelerini, kalitesini ve güzelliğini tanımlayarak geliştirmek zorundayız. Kenti sevme sanatı, o kentte yaşayan insanları, hayvanları, mekânları ve çevresel varlıkları da sevmeyi gerektirir. Kenti sevme duygusunun sanatsal üstünlüğe eriştirilmesi, huzurlu ve mutlu hayatın vazgeçilmez kaynağıdır. Bu nedenle tarih dostu olmak demek kenti sevme sanatının egemenliğini yaratmak demektir.      

İçinizdeki tarihçiyi uyandırmak, bu büyük keşfe katılmak, yanı başınızdaki tarih, kültür ve tabiat varlıklarını tanımak, kentli olma hakkınızı savunmak, kenti sevme sanatının ustaları olmak, kentinizin kimliği içinde, kendi kimliğimizi de geliştirmek ve tarihsel belleği, kendi belleğinizde yaşatabilmek için Tarih Dostu olun.

Tarih dostlarının yegâne beklentisi, gelecekle geçmişin izlerini arayacak olan nesillere anlamlı ve yararlı izler bırakabilmektir.

Biliyoruz ki, tarih iz bırakanları asla unutmaz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.