Onur Yasin Tunç

Onur Yasin Tunç

Tüketim Çılgınlığı

Aslına bakarsak biz insanlar tüketmek için kazanıyoruz, tüketilmesi için üretiyoruz. Yıllarca hem kendimizin, hem sevdiklerimizin isteklerine, arzularına cevap verebilmek adına, kaynak bulabilmek için var gücümüzle çalışıyoruz ve kazanabildiğimiz kadar da doğal olarak tüketiyoruz. Ancak eğer kazandığımızdan ya da üretimden fazlaca tüketmeye başlarsak işte o zaman bu işte bir terslik var demeye başlıyoruz.

Üniversitelerde bölüm olarak okutulan, geçmişte bir çok düşünürün hakkında tezler oluşturdukları, düşündükleri ve hala anlamaya çalıştığımız bir kavram var; İktisat. İktisat kısaca, İnsanın sınırsız ihtiyaçlarının kıt kaynaklarla karşılanabilmesidir. Yani biz insanları ihtiyaçları sınırsız, isteklerimiz hiç bitmiyor ama ihtiyaçlarımız ve isteklerimiz karşılayacak kaynak bulmakta bazen hatta çoğu zaman zorluk çekiyoruz.

Bu hafta sonu Forum Aydın Alışveriş Merkezindeydim. Aracımı otoparka park edemedim çünkü otoparkta yer yoktu. Güç bela dışarıda bir park yeri buldum ve nihayetinde alışveriş merkezine girdim. Oturup bir kahve içmek istemiştim. Arada bir mağazalar baktım insanları gördüm. Sanki bedava dağıtılıyormuş gibi her şeyden alabilmek adına mücadele veren insanlar. Malum artık bahar geldi önümüz yaz, yeni sezon ürünleri çıkarmış markalar. Bu senenin modası için yeni modeller oluşturulmuş. İnsanlarda bu modayı, yeni sezon ürünlerini kaçırmamak adına bir şeyler satın alma çabasındalar. Ödeme noktasındaki oluşan kuyruklar gerçekten görülmeye değerdi! Üretici firmalar ya da markalar her sezon da olduğu gibi bu sene de farklı sunumlarla biz tüketicilerin karşısına çıkıyor ve bizi tüketmeye zorluyor. Aslında diğer taraftan baktığımızda da esnafın kazanması da güzel bir durum. Tarafsız açıdan baktığımızda ise ticaretin döndüğünü görüyoruz, bu da ülke adına güzel bir durum. Ama dediğim gibi kıt kaynaklarla sınırsız ihtiyaçlarımız arasındaki dengeyi iyi korumak gerekir.

Herkesin kendisine göre alışveriş yapmasının aslında bir nedeni oluyor. Gerçekten ihtiyacı vardır alışverişe gidilir. Moralin bozuk, motivasyonun düşüktür alışverişe gidilir. Kendini çok iyi hissediyorsundur alışverişe gidilir. Sürekli tüketmek için bir nedenimiz oluyor aslında. Ancak tüketim yaparken ihtiyaçlarımızın ve en önemlisi ihtiyaçlarımızı karşılayacak kaynakların sınırın zorlamaya başladığımız da yine o her an kapımızda bekleyen sorun yanı başımızda bitiveriyor: Ekonomik sorunlar. Sonra içinde bulunduğumuz o ekonomik sorunlardan kaçabilmek adına kendimizce acil eylem planları oluşturmaya başlıyoruz. Hatta bu sefer de biraz kemer sıkmaya başlıyoruz.

Aslında tüketmeye başladığımız da her şey çok güzel gidiyordu, zaten cebimizden para da çıkmıyor. Hepimiz cebimizde, cüzdanımızda taşıdığımız o küçük, ince plastik kartlarla alışveriş yapıyoruz ve paramız da cebimizde kalıyor. Hatta o kartla o kadar mucizevî bir şey ki satın aldığımız ürünün tutarını birkaç aya bölerek psikolojimizi de fena halde rahatlatıyor. Ee o kadar bize huzur veren bir şeye de insan ister istemez daha çok bağlanıyor. Zaten bankaların da istediği bu değil mi, daha çok taksit daha uzun süreli kart kullanımı..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.