Hacı Bektaş Veli

Anadolu’nun Türkleşmesini sağlayan halk liderlerimizden biri de Hacı Bektaş Velidir. Nevşehir Kozaklı’da kaymakam vekili iken Hacıbektaş ilçesine uğradıktan sonra bu büyük Türk önderi hakkında araştırma yapmıştım. Kimdi? Düşüncesi neydi? İnsanlara kendini nasıl benimsetmişti? Bu araştırmamda bu konuları inceledim.

Hacı Bektaş Veli, 13. Yüzyıl'da yaşamış bir mutasavvıf ve düşünürdür. O, Anadolu'yu Türkleştiren Türkmen gücünün Türk Dünyasının hayatına şekil veren bir halk lideridir. Hacı Bektaş Veli'ye bağlı Türkmenler'e, Bektaşi denilmiştir. Bugün Hacı Bektaş Veli, Anadolu gibi Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Bosna, Arnavutluk, Macaristan, Romanya gibi ülkelerde bile Türkler arasında bilinen, saygıyla anılan bir önderdir. Genelde kırsal kesimde yaşayan insanlara hitap etmiştir. Ancak zamanla şehirlerde de düşünceleri benimsenmiştir. Şehirlerde özellikle esnaflar tarafından benimsenmiştir.. Ayrıca Osmanlı devletinin kuruluşunda da düşünceleri etkili olmuştur. Çünkü Osmanlı Devleri Türkmen göçebelerine dayanıyordu. Eşitlikçi bir düşünce sistemi Osmanlıların kurucusu Osman Bey’in düşüncesinin de temelini oluşturmaktaydı.

Hacı Bektaş’ın mezarı Nevşehir ilçesinin Hacı Bektaş ilçesindedir. Hacı Bektaş ilçesinin eski adı Karacahöyük’tür. Buraya Hacı Bektaş ismi Hacı Bektaş’a duyulan saygı nedeniyle sonradan verilmiştir.

Osmanlı Devleti Hristiyanların çocuklarını devşirir ve onları Hacı Bektaş’ın düşüncelerini esas olarak yetiştirirlerdi. Bunların oluşturduğu ordu 1826 tarihine kadar Osmanlı Devletinin temel gücü olmuştur. Buradan hareketle Hacı Bektaş Veli sadece bir dini lider değildi. Bir düşünür ve devletin ordusuna kendi düşüncelerini kabul ettiren siyasal bir liderdi de.

Onun özdeyiş ve şiirlerinde demek istedikleri açıkça görülür. O sevgi, eşitlik paylaşım tanrı, peygamber hoşgörü, bilim ve eğitim alanlarında düşüncelerini aşılamıştır. O hümanisttir, hoşgörü taraftarıdır. O “eline, beline diline sahip ol” diyerek insanlarda olması gereken erdemleri açıklamıştır. “Yolumuz ilim irfan ve insanlık sevgisi üzerine kurulmuştur” diyerek öğretisinin temel ilkelerini de ortaya koymuş olmaktadır.. “Bilimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır” der. “Kadınları okutunuz” der. Kadın erkek eşitliğini savunur. Zamanında Anadolu’da kurulan Anadolu Bacılar teşkilatının kurulmasına da destek vermesinden bu yönünü anlıyoruz.. Halk kültürüne ve eğitimine önem verir. Üretimde paylaşımda adalet ilkesini ileri sürer. Farklı dillerden, kökenlerden ve kültürlerden insanlar arasında ayrım yapmaz. “İnsanlara düşünce katılıklarından uzak durun” der. Her inancın kökeninde sevgi olmasını öğütler. “Yardımlaşın ve barış içinde olun” der. “Tevazulu olun” der.

Görülmektedir ki bu gün insan hakları olarak ele alıp ulaşmaya çalıştığımız bazı kurallar onun tarafından 13. yüzyılda bize ışık saçmakta ve önder olmaktadır. Onu iyi tanımalı ve genç nesillerimize de iyi tanıtmalıyız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.