Dr. Metin AYDIN
Aydın’ın sosyoekonomik gelişmişlik durumu
Aydın ilinin ekonomisi ve gelişmişliğinin temeli, tarım, tarıma dayalı sanayi, jeotermal enerji, turizm ve ticaret sektörlerinin oluşturduğu çok yönlü bir yapıya dayanır.
Aydın, Ege Bölgesi’nin en verimli ovalarından biri olan Büyük Menderes Havzası üzerinde yer alır. Bu nedenle tarım, tarih boyunca ilin ekonomik gelişiminin temelini oluşturmuştur.
Aydın Türkiye’nin en önemli incir, zeytin, kestane, pamuk ve narenciye üretim merkezlerinden biri olup, 24 tarımsal üründe Türkiye’de ilk 10 il arasında yer almaktadır. Hayvancılıkta büyükbaş ve kanatlı üretimi ile yumurta tavukçuluğu gelişmiştir.
Aydın’da sanayi büyük ölçüde tarıma dayalı olarak gelişmiştir. Öne çıkan alanlar; Zeytinyağı, incir, kestane, pamuk işleme tesisleri; Gıda ve içecek üretimi, un ve yem fabrikaları; Seramik, mermer ve maden işleme sanayileri; Jeotermal kaynaklı enerji üretimi.
Aydın OSB, Nazilli OSB, Söke OSB, Ortaklar OSB, Çine OSB gibi alanlar, sanayi ve istihdamın bölgesel dağılımını güçlendirir. Sanayi, ilin GSMH içindeki payını artırmakta; ancak çevresel etkiler (özellikle jeotermal ve maden faaliyetleri) sürdürülebilir kalkınma açısından tartışma yaratmaktadır.
Aydın, Türkiye’nin jeotermal enerji üretiminde lider ili konumundadır. Türkiye’deki elektrik üretim amaçlı jeotermal enerjinin yaklaşık %60’ı Aydın’dan sağlanmaktadır. Bu sektör, istihdam, enerji arz güvenliği ve bölgesel gelir açısından önemli katkı sağlasa da çevresel etkiler (hava, su, toprak kirlenmesi; H₂S emisyonları) yerel halk sağlığı ve ekosistem açısından ciddi problemler yaratmaktadır.
Jeotermal enerji aynı zamanda sera ısıtması, termal turizm ve konut ısıtması için de potansiyel taşısa da jeotermal işletmelerin bu kaynağı hiçbir kesim ile paylaşmaması Aydın ekonomisi ve gelişmesi önünde ciddi engel olarak durmaktadır.
Aydın, hem kültürel hem de kıyı turizmi açısından Türkiye’nin önde gelen illerindendir.
Turizm sektörü, özellikle yaz aylarında ilin hizmet sektörünü canlandırır ve istihdam yaratır.
Aydın, Ege’nin iç kesimleri ile kıyı arasında stratejik bir konuma sahiptir. Aydın–Denizli–İzmir otoyolu ve demiryolu hattı, ticari akışta büyük avantaj sağlar.
Tarım ürünleri, işlenmiş gıda ve doğal taş ihracatı önemli gelir kaynağıdır. İzmir Limanı’na yakınlık, ihracat maliyetlerini düşürür.
Aydın 2021 yılında, Türkiye’de sosyoekonomik gelişmişlik sıralamasında (SEGE)
81 il içinde 21.sırada yer aldı. İl, SEGE-2017 çalışmasında ise 15. sırada yer aldı. Bakıldığında Aydın ili 2021 yılında önceki yıllara göre sosyo ekonomik gelişmişlik bakımından gerilemiş.
Aydın’nın sosyoekonomik olarak gelişmesi için pek çok zengin ve güçlü potansiyelleri olmasına rağmen zayıf yönleride vardır. Tarımda su yönetimi ve pestisit kaynakları çevresel baskılar, jeotermal faaliyetlerin çevre ve sağlık etkileri, turizmde mevsimsellik ve altyapı yükü, sanayinin çevresel sürdürülebilirlik sorunları, hızlı kentleşme ve çevresel planlama baskısı Aydın’ın gelişmesinin önündeki en önemli engellerdendir.
Aydın’ın sosyoekonomik gelişmişlik bakımından sürekli gerileme trendinde olmasının diğer önemli sebebi; Aydın’ın ülke bütçesinden aldığı payın sürekli şekilde Türkiye ortalamasından daha az olması, bu payında sürekli azalma trendinde olması, yani merkezi hükümetten yeterli destek almaması, ihmal edilmesi, hakkının yenilmesidir.
TÜİK’in 2023 yılı kişi başına düşen GSYİH Türkiye ortalaması 311.110 TL iken, Aydın ilinde bu değer 222.947 TL idi. Bakıldığında Aydın ilinde 2023 yılında kişi başına düşen GSYİH ortalama payı Türkiye ortalamasından %39 daha azdır. TÜİK’in 2023 yılı öncesi son 5 yılına bakıldığında Aydın ilinde kişi başı düşen GSYİH payı sürekli şekilde Türkiye ortalama değerinden daha az gerçekleşmiştir. Bu değer 2018 yılında %41, 2019 yılında %38, 2020 yılında %44, 2021 yılında %47, 2022 yılında %40 daha az olarak gerçekleşmiştir.
Aydın’ın kişi başına gelir bakımından sürekli Türkiye ortalamasının gerisinde kalması; Aydın’da kişi başına gelirin ve refahın daha düşük, sanayileşme düzeyinin bazı illere kıyasla daha zayıf olması anlamına gelmektir. Bunun anlamı ise Aydın halkının her geçen sene artan şekilde fakirleştiği, işsiz kaldığı, sağlık problemleri yaşadığı, göç ettiği, mutsuzluk ve umutsuzluğun arttığı, intiharların, sosyal ve toplumsal problemlerin arttığı anlamına gelmektedir.
Aydın ili bulunduğu coğrafi konum, sahip olduğu zengin doğal ve kültürel varlıklara rağmen şuanda içinde bulunduğu yada daha doğrusu bulunmaya zorlandığı sosyoekonomik gelişmişlik durumu hak etmemektedir.
Türkiye’de başbakan ve etkili pek çok bakan çıkaran Aydın’ın yıllardır içine itildiği siyasi çıkmaz, merkezi ve yerel yönetimlerdeki yetersiz temsiliyet ve icraatlar maalesef bu günkü durumu ortaya çıkarmıştır.
Aydın’ın bugün şimdiye kadar hiç olmadığı kadar dayanışmaya, Aydınlılık bilincine, ortak akla ve icraata, uzun vadeli bilimsel planlama ve programlara ihtiyacı vardır. Ve bu süreçlerde asla unutulmaması gereken nokta; Gelecekte sürdürülebilir gelişim için, Aydın’ın “doğal kaynak zenginliği ile çevre sağlığı arasındaki dengeyi” korumasının kritik önemde olduğudur.

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.