Bugünlerde en çok karşılaştığınız soru ;

Bu seçim ne yapıyoruz sorusu olsa gerek....

Hepinize bu tür sorular sorulduğu gibi, yakın çevrem, tanıdık eş dostların da şahsıma bu tür sorularla sıkça karşılaştığımı söyleyebilirim...

Esas konumuza gelecek olursak yazı başlığı olan Bizim ali neci?

Yani hangi tarafta...?

Ya bizim köylü Hasan...?

Acaba o hangi tarafı tutuyor....?

İşte, şimdi sıra bu soruların cevabını vermeye geliyor.

O zaman bu iki şahısla ilgili, siyasi içerikli sorunun cevabını, bugünkü Aydın - Efeler Cumartesi pazarından, eski Nazilli Orman İşletme Müdürü Sabahattin bey'den.

Benim de dostum.

Ondan dinledim ve çok keyif aldım.

Yazımda değerlendirerek sizlerin de keyif alacağınızı umut ediyorum.

Geçmiş yıllarda Aydın - Kuyucak ilçesinde siyasetle uğraşan bir Mehmet Çevik amcamız vardı... Hasta bir Adalet Partiliydi ..Bu partinin ileri geleni ve söz sahibi bir büyüğümüzdü. Hem siyaset mutfağı, hem de iş, aş vb ihtiyaçların karşılanması için C.tesi kurulan Kuyucak pazarı da önemliydi.

Mehmet amcamız da uzaktan yakından, dağ köylerinden gelen köylü ve parti taraftarlarıyla gayet güzel sıcak ilişkiler kurardı.... Pazara gelenlere tek tek hal hatır sorar , köydeki diğer dostlarına da, pazara gelenlerle selam söylemeyi hiç ihmal etmezdi.. Oğlu Ali Çevik de, bizim arkadaşlarımız. 80 yılı öncesi Balıkesir Necati Bey Eğitim Enstitüsü 'de okuyordu, ben de Bursa Eğitim Enstitüsünde.

Pazara gelenlerden iki üç kişilik bir gurup, Mehmet Amca’ya;

Siyasi görüşü açısından bir soru yönetiyorlar.

O yıllarda da, üniversitelerde sağ-sol öğrenci olayları var...

Acaba yüksekokulda okuyan şu bizim Ali neci? Yani hangi siyasi görüşte?

Bir tarafta ülkücüler...

Diğer tarafta Marksist Leninist bir ideolojiyi savunan Türkiye Cumhuriyeti Devletini yıkmak düşüncesinde olduklarını iddia eden aşırı sol fraksiyonlar...

Tabii arada taraflar arasında dayak ..çatışma da var...

O gurup Mehmet Çevik Amca’ya Ali, sağlamdır. Milliyetçidir... Türkeşcidir... gibi ifadelerle bahsedince, Mehmet amca ; " korkudan çocuklar... korkudandır o..." diyor...

Yahu biz Alileri karıştırdık mi acaba diye...yok....yok....

Biz Pamukören'deki , Belediye Başkanı olan Ali'yi soruyoruz ...

Cevap;

Hava o tam koyu Türkeşcidir....Ama şimdi Anavatan Partisinden bizim Ali, Özalcı oldu gari....dedi.

Mehmet amca da, gençlere soruyor....?

Şu bizim ilçeden köylümüz Hasan hangi tarafta....?

Anladıverin baken gari....çocuklaaa.

Gençlerden biraz kem kum....suskun ve tereddüt içindeler...

Mehmet amca gençleri sıkıştırıyor...

Niye sesiniz çıkmadı?

Kokmen oğlum ....gonusuverin baken....!

Gençler başlıyor konuşmaya....

O Hasan var ya, Aydın'ın, bizim memleketin yüz karası.....Vallahi billahi sorduklarında adını anmaya utanıyoruz diyorlar...

Üle oğlum ;

Bu Hasan gene haltlar yedi....?

Mehmet amca, Üniversitede solcular yürüyüş yapıyor, bizim Hasan en önde...

Sonra sağcılar...Türkeşciler yürüyüş yapıyor, bizim Hasan gene, en yürüyor, elinde pankart .....

O' nun ne halt yediği , ne b....k olduğu belli değil diyorlar.

Yaptığı bu kaypak hareketlerden ötürü bizim Aydınlılar Efeliğe leke sürdürüyor diye, O ' bu dışladılar.

Bu çok hoş bir dönemin nabzını ve siyaset kültürünü dinleyen, o günleri görmüş geçirmiş bir büyüğümüz e de pazarcılardan ". Eee hacı amca, yarın seçim olacak, yarın oyları nereye, kimlere vereceğiz diye... pat diye sordular...

Hayat ve geçim koşulları da nasıl buluyorsun gibi benzeri sorular sorulunca, ben iyice dikkat kesildim.

Gençler :

Eğer şu dediğiniz bizim zaman olsaydı, derdim kıratın böğrüne böğrüne vurun mührüne derdim....

Ya da, Türkeş ' in mübarek Üç Hilâlli bayrağının altına vurun mührü derdim...

Ama şimdi o devirler geçti....

Şimdi her şeyler değişti....

Kimseye bir laf diyecek, şu doğru...şu yanlış diyecek....

Hakikati söyleyecek hal kalmadı....

Şimdiki arkideşler hemen guziveriyor...

Ne laf dinliyola...ne de söz tutuyolaa...

Bizim gaz lambası... gemici feneri ile çocuk okuttuğumuz günleri şimdi kimse bilmiyor.

Torunlar, dede gemici feneri ne diyor .....

Tabi ne bilsin çocuklar...

Yokluk.... kıtlık...fakirlik nedir görmediler.

Yedikleri önlerinde, yemedikleri arkasında...

Bolluk...bereket ..konfor . her şey var....

Hızlı tren... TOGG... Elektrikli yeni modern araçlar...

Her alanda saymakla bitmeyecek teknoloji harikaları....!

Ama gençler ;

Şimdi kanaat yok .....bereket yok ....

Büyüklere saygı yok....sevgi yok ...

Birlik beraberlik yokk...

Vefa yok....

Ne diyeyim gençler....

Kendi ellerimizle kendimizi bitirdik... ve bitirmeye devam ediyoruz.

Bu tahribatı... bu ahlaki çöküşü ne Yunan gevuru yaptı ? Ne Avrupalı? Ne de Ermeni...?

Büyük mütefekkir ve yazar Galip Erdem de ;

" Hep ahlaktan, hep faziletten bahsederler ve her gün faziletin ve ahlakın kanına girerlerse.....! " diyor.

Kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'de de ;

" Birbirinizle çekiştirip durmayın. Gücünüz elden gider ve düşmanlarınız üzerinize çöküverir ." ( Enfal suresi - 46.ayet. )

Hangi vatandaşımız, kim hangi parti, hangi ittifak adaylarına oy verirse versin......!

Hepimiz, aynı kültür... aynı coğrafya. Vatan...ve tarih boyu sevinç ve acılarıyla kader birliği yapmış büyük bir milletiz....

Tıpkı Çanakkale zaferi gibi...Kurtuluş savaşı zaferi gibi....

Çok yeni milletçe yaşadığımız 6 Şubat deprem felaketi gibi....

Yaraları sarmak için, insanüstü fedakârlıklar yapan milletimizin bir ferdi olmak gurur ve şerefini yaşıyoruz...

İşte ;

Kim neci olursa olsun

14 Mayıs seçimleri ülkemize, huzur, refah ve istikrar getirsin...

Barış ve kardeşlik içinde yapılacak bu seçimlerin ülkemize ve milletimize hayırlı ve uğurlu olsun.

Kalın sağlıcakla.