Eziz ve Böyük Türk milletim.

Bu gün yazmak isdediyim mövzu( konu) Türk devletlerinde baş veren iç siyasi durum ve biz Türk milletinin devletlerimizde iç problemlerinin, milletin başina gelen problemlerin, çözulmemesinin( hell ede bilmemesinin) esas sebeblerinden anlatadacagam.

Bura dikket son 20,30 yilde devletlerimzde milletin ve halkin günü günden heyat terzinin , yaşayişinin, sosyal probleminin kotuleşmesi ve milletin, devletin bu problemleri yoluna koymak, problemleri aradan kaldirmak üçün yollarinin aktarib tapilmasi üçün gösterdiyi seyler netice vermir, her keçen gün millet zülme, memur özbaşinaligina, acliga, sefelate, kanunsuzluga sürüklenir. Bir terefden oliqarhiya, bir terefden memur millyarderleri, bir terefde hukukun , kanunun hiçe sayilmasi , bir terefden diş düşmenlerin baskisi, diş düşmenlerimizin devletimize yerleşdirdiyi bizi kimi görsenib bizden olmuyanlarin devlet görevinde yer almasiyla, kanun ancak fakirlar ve yoksul tebeke üçün calişir oda parayla ve gösterişle. Milletimizin 60,70% cahil savadsiz tebeke, onlarinda imkani yok cocuklarina elim, bilgi tehsil versin.

Her bir bakanlik korrupsiya, yolsuzluk, ruşvetxorluk, devlet büdcesinin ogurlanmasiyla meşkul olan memurlarla dolmuş, çünki her kes devletde görev alan kimi kendini düşünür, nasil acil bir zamanda varlansin, villalar, arabalar, luks evler ve dişarida bankalarda hesablar kursun devletden, milletden çaldigi paralarla. Amma TV- lerde, çikişlarinda, milli meclisde çikiş ederken halkin milletinn , rifahindan boş boş laflar söylesin, yalan hesabatlar versin.

Evet efendiler durum bu, kimse razi deyilse umrumda deyil, bu beledir. Halk zülm çekir bir parça ekmeye ehtiyacdir, memur özbaşinaligi baş alib gedirse , bes bu milletin , halkin problemlerini yoluna koymak üçün ,ireli gelib bu zülme, özbaşinaliga, korupsiyyaya dur demek ve bu problemleri çözmek üçün yol gösteren, yol açan, milletin sözünü deyen( söyleyen) ziyyalilarimiz , devlet görevlisi olan ziyalli bilgili insanlarimiz nerede? Tv- lerde bir iki laf söylemekle kendi uzerilerine duşeni etmiş bilenler ve sonradan bu problemleri görerek evine ( qinina ) girib hiç bir şey olmamiş kimi seyr etmek korkak, zavvalli, miskin , yaltaklarin o mukkedes isme ZIYYALI ismine layik deyildir.

Ziyyali -diploma almiş, mulleim ( öyretmen), professor, akademik, doktor, hekim , vekil, muhendis kimi yuksek savadli adamlardi.

Dogma halkinin , milletinin medeni herekatinin başinda ilk növbede onlar olmalidir, amma ,,ziyallilarimizdan’’ ses sorak yoxdur.Ben dar , ixtisas, peşeleriyle bagli mesellelerden başka hiç neyi bilmeyen , heç ne iyle maraglanmayan insanlari nece Ziyyali adlandira bilerem?

Meger ictimayi fealiyyet ziyaliligin eses şertlerinden biri deyilmi? Meger cemiyyet heyati iyle bagli meselerle meşgul olmadan ziyalli sayilmak mumkündürmü? Onada en siradan olan bir peşe adami iyle ziyallinin ne ferki var? . Yalniz diplomda? Eger diplom kendi sahibine her kese melum olan borc hissi, ziyalini kütleden ( toplumdan) ferklendiren menevi ve ehlaki telabat aşiliya ( vezifesini yerine yetire) bilmirse , o zaman onun adi kagiz parçasindan ne ferki var.?

Dogurdanmi bütün bu baş verenler dörd bir yanda hadisseler asla ziyaliya iztirab hissi keçirmeden uygunlaşir, yaramazliklarla barişirlar? Dogurdanmi bütün bu mektebler, universtitetler, tedris merkezleri, kitablar,- hepsi onlarin yaninda ele-bele izsiz soraksiz ötüb keçir? Bu ,, ziyali’’ adlanan insanlarda yeni hiss, yeni duşunce, yeni telabat dogmayib?

Ziyali- okuduklari mekteb ve unuverstitetlerde elim, ve aldiklari bilgiler bu şehslere( kişilere) öz möhrünü gerçekden ve her hansi şekilde vurbsa , o kişilerde medeni telabat, yüksek zövq ve yenilikklere can atma duygusu yaranibsa o zaman ne üçün her gün gözleri önünde baş veren bu keder yaramazliklardan asla ezab çekmirler?

Heqiqi iztirab öz ifadesini sözle deyil , işde ve emelde tapir. Kimlerse aclikdan, susuzlukdan ezab cekirse siz ( ziyali) kenardan o kişiye su verin vey a ekmek verin söylemekle vezifenizi bitmiş hesab etmek akmaklik ve sefehlikdir, gülünc işdir. Boş tesseli sözler demek evezine bu susuzlugun , acligin karşisini almak, susuza su, acmişa ekmek vermeyin praktik yollarini aramak , tapmak ve derdine derman olmak yol göstermek , Milletini karanlikdan sefaletden işiga çikarmagin yollarini bulmak( tapmak) .Elini ( kolunu) agdan( beyazdan) karaya vurmayan bütün ömrü boyu sadece hansisa , çagirişlarla , sözlerle kifayetlenen ve bununlada vezifesini bitmiş sayan ,, ziyalli’’ bu mukeddes isme layik deyildir. Eger her şeyi görür ve yenede veziyyeti deyişmek üçün heç ne etmirse, demeli o hansisa izdirab vicdan ezabi haqda danişmaga esasi yoxur.

Cemiyyetimiz - dünyanin suquta ugramaya, çürümeye başladigi dövürde ziyalliramiz buna yol bulub milletin, halkin karşisinda çikib yol gostermezsse , içerisinde olduklari, yuvarlandiklari ümumi simasizlik girdabindan, eybecerlikden xilas eden olmuyacakdir, indiki Türk cumhuriyyetlerindeki cemiyyetimiz bu gündedir, ben hele Turkistandaki diktatorlugu ve Turk devletlerinindeki iktidar, hakimiyyet , koltuk xestelerini demirem, kendlerde( köylerde) vezziyet dahada kötü durumda,

Ziya , elm ve bilik harda meydana çikirsa , sonda mütlek qelebe çalir.

Halk , millet her zaman Ziyallinin cagirişina hemen ses verir, eger o ziyalli düzgün bu yaranmiş veziyetden , zülmden, aclikdan, kasiblikdan , savadsizlikdan halki , milleti çikartmak üçün yol tapib bu yolla yürümeyi ve heç bir çetinliye zülme bakmadan sonadek bu yolda fedakarlik, zehmet, göstererek korkmadan millet ve halki arkasinca aparib sonunda zülmetden işiga çikmasini inandirsa, halk sesine ses verecek, o kişinin arkasinca gedecek, devlet de destek verecek.

Men inaniram halkimi, milletimi çok yaxşi (iyi) taniyiram ne zaman ziyallilar milli düşüncesi , milli mefkuresi, milli ruhu saglam olan ziyalliar bir yere toplaşib bir plan ve ya bir proqram qoydular ve milletde devletde onlari desteklemedi? bunu da deyim ki, devletimizdeki heledi rusun kremilin Abd-nin kadrolari da devletin sinir nöktelerine sizmiş hayin mankurtlarda ellerinde olan devlet görevinden , koltugunda bu ziyallilara , milletin iyi gününü düşünen milliyetçilere karşi , hayincesine, çakal kimi karşi gelirler ve tasmalarini tutanlardan emirler alib millete , halka dahada zalim, zülümkarlik edirler, halkla devletin arasinda, milletin devlete inamsizligini , qesden edirler, amma burdan söyleyeceyim bir söz var hemin mankurtlara ve şerefini itirmişlere öz ( kendi) milletine hayinlik edenlerin sonu kahbe kimi ( tasmasini tutanlar terefinden) gebermek olmuş, ( 1920 , 1937- de bunu görmüşük.) sizler milleti, halki heçe sayarsiz , günün birinde de halk ve millet de sizi heçe sayar ve bak onda her kes heseb verecek ve bedelini agir ödüyeckdir, kimse düşünmesin ona heç ne ede bilmezler, ederler hesab da sorarlar , tarihe iyi bakin ( 1918-1920 de hayinlik edenlerin sonu nece oldu) Milletin, devletin , vetenin duzunu , ekmeyini yeyib , suyunu içen ve ihanet eden kim varsa , bir gün ekmek yidiyi yerden vetene ihanetkar ( xeyanetkar) kimi kurşun yimiş sonda. 100-lrerle örnek getirmek olar hem tarihden hemde bu günümüzden.

Devleti ayakda tutan halkdir- devlet halka , halk da devlete siginmalidir.

Yeni dunya düzeninde modern devlet idare etme sistemine keçmeli, bu çürümüş sovetlerden kalmiş ve 20 yuz yilin devlet idare etme sisteminden kurtulub yeni modern devlet idare etme sistemine keçmek şertdir, mankurt memurlardan devlet temizlenmeli ve tam ruhuyla agilli, elmli, bilikli, milli mefkuresi olan genc , dinamik milliyetçiler devlete üst kata ve her sahesine getirilmeli , devletimizin güclenmesi her sahede ve halkin, milletin rifahi üçün çalişmali , bu olmazsa devleti ayakda tutmak olmaz, halkini, milletini uca tutmalisan ki, halkda , milletde , devletini uca tutsun.

Evet efendiler – devlet de görevde olanlar sözüm size- milletini, halkini aşagilama, ezme, tehqir etme , çünki sen kendinde bir zaman bu milletin , devletin sene ehtimat edib , seçdiyi sene ses ( oy) verdiyi kişisen, unutma . Halkinin milletinin ehtimatini dogrult sözle yok, emelinle işinle, yoksa seni o göreve getiren devlet , indirmeyide bilir , kendinizi Firaon, Nemrud, Allah saymayin, sayanlarin sonu nasil oldu iyi bilirsiz.

Yagin benim bu yazimdan ders çikaran hem ziyallilarimiz hem de devlet görevlileri olar, olmazssa siz fikirleşin sonuc ne ola bilr.

Kendi milletinin kurt-nun ( canavarinin) kiymetini bilmiyeni başka milletin , devletin çakkalari yiyer. Milletini uca tutan, vetenini devletini qeyri şertsiz seven her kes her zaman ve her yerde saygiyla karşilanar.

Bu şerefsiz , edaletsiz dünyada Şerefinle yaşayanlara ve şerefinle ölenlere selam olsun.

Saygilarimla REIS DIFAI.