Bir hukukçudan söz edeceğim bugün size. Aybars Akdoğan'dan.

Yetkin, zeki, idealist yüreğinde çiçekler açan bir hukukçu Aybars. Henüz kaybetmemiş insana inancını. Hâlâ siyasetin, toplum vicdanının sosyal tesisatçısı olduğunu sanıyor ve umutla sarılıyor, insana cana yakınlığını bildiği/sandığı siyasetçilere.

Aybars bir haftadır tek başına yürüyor İstanbul'dan Ankara'ya. Yanında yöresinde tek bir kişi bile yok, çocuklarını yargılamadan yanlarında durmanın, onların doğrularına saygı duymanın getirdiği adımdaşlığın zirvesinde olan annesinin dışında. Gazeteci yok, siyasetçi yok akraba-arkadaş-eş dost da yok.

Tamamen tek başına yürüyor Aybars. İnandığı doğruların tek tek yanlışa çıkmasına tepki veriyor karınca kararınca. Kararlı ve inançlı kendine.

Dün gece sordum kendisine, yiğit bireysel duruşunu ve cesur yüreğini kutladıktan sonra tabii.

"Aybars'ım neden?" dedim. "Oğul neden bu yürüyüş, kime neden bu protesto?"

Işık gözlerinde inanç var her şeyden önce. Pırıl pırıl bakıyor hayata, umutla insana ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun etrafının bu günkü iktidarın mimarlarınca kuşatıldığı için toplum gerçeklerinden habersiz olduğuna inanma noktasında hâlâ!

"Nermin teyzeciğim, taa geçen yıl CHP' ye gittim. Kılıçdaroğlu'yla görüşmek istedim. Birebir, normal yurdum insanı olarak. Geçtim normal yurdum insanı olmayı, hukukçu kimliğimle bile bütün iletişim araçlarını kullanmama rağmen zat-ı şahanelerine! ulaşmam mümkün olmadı etrafındaki etten duvarı aşarak. Nerde kaldı yüreğimdeki, aklımın süzgecinden dökülen insana hizmet umarımı anlatmak.

Baktım ki dışarıya yansıtılan bu halk adamı imajı tamamen sahte bir görüntü. Mantolama yöntemiyle ya olmayan bir gerçeğin sanal yansımasını gösteriyorlar bize ya da etrafı iktidar güçlerince kuşatılıp bir yok muhalefetin var yarışını gösterip, seçilmişlik zırhıyla ülkenin sonuna doğru götürülüyoruz CHP'nin de içinde bulunduğu bir sistem/derin devletçe!"

İşte ben bu gerçeğin gün yüzüne çıkarılması adına bu yürüyüşe başladım ve size anlattığım bu düşünme sürecini ve kararımı da yine tüm iletişim teknikleriyle bildirdim parti yönetiminin tüm yetkili organlarına ve haklı olmalıyım ki kuşku ve korkularımda su sızdırmıyorlar dışarıya. Üç maymunu oynayıp uyutuyorlar halkı ki şu kısacık seçim sürecinde arı kovanına çomak sokulmuş olmasın diye."!?

Diken diken oldu tüylerim ya Aybars'ın dedikleri doğruysa!" diye ki bu tam bir distopik seçim sürecine girdi Türkiye'm demektir.

Ve "eyvah ki ne eyvah" tır üstelik Allah korusun.

İnşallah CHP'nin ℅20’lik Atatürk oyu garanticiliğiyle alıştığı muhalefette kalma yeterliliğidir Aybars inşallah sen yanılıyorsundur, ülkemin idealist genç umudu.

Yolun yokuşa uğramasın oğul. Birçok şeylerin yolunu değiştirir inşallah teketek cana can annen ve sen yürüyüşün.

Kızılcahamam sonranda katılacağım ben de sana can.