İşlerine dönme talebiyle “İşimizi geri istiyoruz” sloganları atan işçiler, haklarını alana dek mücadeleye devam edeceklerini belirtti. Eyleme Belediye-İş yöneticileri ve çok sayıda sendika üyesi de destek verdi.

“BİR TELEFONLA İŞTEN ÇIKARILDIM”

Kanalizasyon Daire Başkanlığı’nda görev yaparken işten çıkarılan Yasin Topar, “12 Haziran’da telefonla arayıp ertesi gün işe gelmememi söylediler. Sebebini sorduğumda ‘zorunlu işten çıkarma’ dediler. Benim maaşım 58 bin liraydı, Başkan’ın iddia ettiği gibi yüksek ücretler almıyorduk. 2 çocuğum var, biri hasta. Hakkımızı arıyoruz. Tatil yapacak, izin alacak imkânımız olmadı. Şimdi işsiziz ve sokaktayız” diye konuştu.

“DİREKSİYON BAŞINDA İŞTEN ÇIKARILMA BİLDİRİMİ”

17 yıldır İZULAŞ bünyesinde çalışan Vedat Eroğlu ise, işten çıkarılmaların keyfi şekilde yapıldığını savundu:

“Bir arkadaşımıza direksiyon başında işten çıkarıldığını bildirmişler. Ya o anda bir kalp krizi geçirip kazaya sebep olsaydı? Bu vebalin altından kim kalkacak? Bu bir zulüm. Biz sadece işimizi geri istiyoruz. Maaşlarımız da abartıldığı gibi değil. En düşük grup 55 bin, en yüksek 65 bin bandında. İzmir halkı yanlış bilgilendiriliyor. Bu yangın sadece bizi yakmıyor; ailelerimiz, çocuklarımız da bu sürecin mağduru. Sayın Başkanımız Cemil Tugay’dan adaletli bir çözüm bekliyoruz.”

SENDİKA: “TÜM İŞÇİLER İŞE DÖNENE KADAR EYLEMLER SÜRECEK”

Belediye-İş Genel Başkanı Nihat Yurdakul, 24 Haziran’da yaptığı açıklamada, “Çözüm sağlanmazsa fiili eylemler başlayacak” demişti. Yaklaşık 1030 işçinin işten çıkarılmasıyla birlikte eylemler resmen başlatıldı.

Sendika yetkilileri, işçilerin haklı mücadelesinin yanında olduklarını belirterek, tüm işçiler işlerine iade edilene kadar eylemlerin kararlılıkla sürdürüleceğini vurguladı.