Deve güreşi sezonu ardından

İlk Deve Güreşi Aydın ili Hıdırbeyli kasabasında 1800’lü yıllarda Yörük obalarınca düzenlenmesinin ardından devamı gelmiş ve develerin kızıştığı kış aylarında günümüze değin Federasyonlaşarak takvim dahlinde devam etmiştir.

25 Kasım 2018 tarihinde Karpuzlu ve Atça Deve güreşleri ile çıkış alan sezon Güreş Takvimine göre 24 Mart 2019 günü Yazıdere ve Karacasu güreşlerinin ardından tamamlanarak kapanış yapılacağı anlaşılmaktadır.  İlginç olan 9 ve 23 Aralık 2018 tarihlerinde 6 yerleşim yerinde deve güreşi yapılmasıydı. Ege yöresinde 5 bin civarında deve bulunduğundan söz edilmektedir. Artık Mart ayı sonunda tülülerin cinsel dürtülerinin azalması “yozma” şeklinde tanımlanarak, ağızdan çıkan, savrulan beyaz köpükler de kaybolmaya yüz tutar.

Deve güreşi sunucuları cazgır olarak adlandırılır. Yaşayan cazgırlar Halil Coşkun, Murat Arabacı, Ali Ballıoğlu, İsmail Sakin, Kudret Maya, Emrecan Maya, Süleyman Donduran…

Ünlü orta hakemlerden bazıları Metin Çetin, Aytekin Kaya, Akın Pazarlıoğlu, Nihat Altınkaya, İsmail Bozdağ, İsmail ve Melih Gezer isimleri ilk akla gelenlerdir…                                                            

Bozdoğanlı rahmetli Cazgır Seyfettin’i anmamak da olmaz. Yenipazar deve güreş sahasında defalarca anons edilmesine rağmen Ezineli Yıldırım sahaya bir türlü gelmez. Sonunda Yıldırım devesi sahaya çıkar ve rakibinin dalması ile birlikte sahadan kaçar. Açık unutulan mikrofondan seyircilerin kahkaha tufanı ile birlikte Seyfi’nin sesi duyulur. “O kadar beklettin, bağırtıp, çağırttın bizi, gördün işte ananın a…nı…”

Rahmetle analım…

Bu yılın deve güreşlerinde 31 Mart yerel seçimlerin yapılacak olması belediye başkanlarınca gerek propaganda amacıyla, gerekse tanıtım nedeniyle birçok yerde seyircilerden ücret alınmamasının ilgiyi arttırdığı da bir gerçektir.                                                                                                                      

Gelidonya develerinin sahibi Bodrumlu Kaptan Mustafa’nın ünlü devesi Kanka ile Çineli işadamı Kamil Tuncer’in Akrep Devesi, Edremit arenasında karşılaşacaktı. Kanka’nın göz operasyonu geçirdiği ve son haftalarda dinlendirildiği öğrenildi.                                            

Geçtiğimiz 2018 yılı sonunda vefat eden Çineli ünlü iş adamı merhum Kamil Tuncer deve güreşlerinin adeta tülü filosu ile aranan yüzü idi. Oğul Mehmet Tuncer’in güreş sezonunun son haftalarında develerini birbiri ardına sattığını izlemekteyiz. Gerçi bu deve güreşi merakı, vakit ve nakit işidir, baba yadigârı diyerek birkaç deveyi en azından bir süre elde bulundurması dillendirilmedi de değil. Savran, Tayfun Özcan’ın Kaltun sosyal medya sayfasındaki bilgilendirilmelerinden öğrendiklerimizi aktarmaya çalışıyoruz.

Arven devesi, Ezine’den Recep Sarıcan’a satılarak “Baba Sarıcan” adı verilir,  Ömer tülü, Ezine’den Ali Kahraman’a satılarak “Arap peynirci” adını alır.                   

Çılgın Kamil, , Ezine’den Ali Kahraman’a satılarak “Armağan” adı verilir,  Savrandereli Daylağı, Ezine’den Ali Kahraman’a satılmıştır.                                    

Mihna ise; Çine’de kalarak  “Nurihan Felek “ adı ile arenalarda güreşecektir. Tuncer (Ömer Baba), Bozdoğan’dan Savaş ailesine verilerek HAN1 adını alır. Kaltun adlı eski Cellat devesi ise; Sarayköy ilçesine 3 ortak kişiye verilmiştir. Kendi yetiştirdikleri sol tekçi güreşen Su Daylak ise; yetenekli bir pehlivan deve olmasına karşın Işıklı’dan Demirci ailesine satıldığını öğreniyoruz.                   

Yeni Arap Daylak, Çine’de Yol boyunda “Efsane Çetin “ adı ile güreşecektir.           

Nedro ise; Aydın’da “Payitaht “ adı ile arenalarda yerini alacaktır. Bu arada en son kalan Akrep devesi ise; Mehmet Tuncer ve Sarayköylü ortaklar ile birlikte “Mehmet Ağa” adı ile deve güreşi arenalarında yer alması üzerinde anlaştıklarını öğreniyoruz. Bizlere hayırlı olsun,  tabanları düz bassın demek düşer…

Zenginin malı züğürdün çenesini yorar. Bu develeri yazmamızın asıl nedeni yeni sahipleri ve yeni isimleri ile arenalarda boy gösterecek, fırtına estirecek, yetenekli güreş develeridir...                                                          

1970’li yıllarda, Menemen’in Harmandalı kasabasında 1. ve 2. Dozer adlı develer, güreş sahalarını toz duman etmekteydi. Daha sonraları sahibinin öldüğünü ve çocuklarına her iki deveye de ölene kadar bakmalarını vasiyet ettiğini öğrendim. Birçok devenin yaşlandığında, yenildiğinde, güreşemediğinde ya da herhangi bir nedenle kesilmek üzere kasaba gönderilmeleri iç sızlatıcıdır. Dozerin sahibi Mehmet Sepetçi’nin evlatları, ecelleriyle ahırlarında ölen develerini tarlalarının bir köşesinde ayrılan yere gömerler. Ne kadar duygusal bir ahde vefa örneği…                                                                                                             

25 Mart günü 35 yaşını devirmiş, Yenipazarlı Fernas devesinin hastalık ve yaşlılık sonucu yaşamını yitirdiğini öğreniyoruz. Ardında güzel anılar bıraktı Fernas. Sahibi Hacıoğulları ailesi, bu deveye ölene dek bakıp vefa borcunu ödedikleri için kutlarız. Darısı diğer yaşlanan pehlivan develerin başına…                                      

Edebiyat öğretmenimde olan Baş cazgır Ali Ballıoğlu hocamızdan,                          

Kulaklarımızda bir yakım kaldı,

“Nazilli’den kalktı Tren,                                                                                      

Söke’de yaptı fren,                                                                                                                ,

Bayılıyor,                                                                                                   

Fernas’ı her gören…”

deve.jpg                                                                                                                 

Bu yılın güreş tülülerinden bazılarını burada isimlerini anarak unuttuklarımızı, yazamadıklarımızı affınıza sığınarak dile getirmeye çalışalım…                         

Bayboralar,  Goca Bodrumlu, Gezerler, Topuklu Efe, Zonguldaklı, Yıldırım, Küçük Olcay, Türker, Boncuk, Karanfil, Çılgın Hasan, Şanlı, Pazarlıoğlu, Gelidonya, Asi çocuk, Armağan, Balkış, Kahraman, Peynirci, Sivri, İpçi, Karapınar, Şen daylak, Kırburun, Zümrüt, Özhan, Leopar, Ali tülü, Gürlek, Faytoncu, Savaş, Savarona, Kara Murat, Hasan Paşa ve Zabullu, Nisa, Fırat, Demiröz, Özçelik…

Özçelik, Şenlik, Çılgın pala, Şimal yıldızı, Çete, Çatlı, Akın Bey, Çılgın Akın, Sefa Bey, Alparslan 1071, Lodos, Çılgın Arza, Ünal Daylak, Karagözoğlu, Kılınçbey, Çılgın kors, Fenomen, Dağlıoğlu, Hermiyas, Son Mohikan, Buhara, Burakhan, Bıçakçı, Kaptan, Köroğlu, Tuğhan, Arap Özer, Sonkoz, Anafarta Türker, Son Darbe, İzmir Çapkını, Çılgın Deniz, Enes, Fındıkçıoğlu, Canavar, Dozerler, Gökçen Efe, Siyah İnci, Çakır, Mercan, Dülgerler, Beyoğlu, Zindan, Çakıcı Bey, Kara cennet, Fatih, Özgürhan1 ve 2, Efe Karayel, Dorukhan, Akça, Casus, Dost, Vabis, Tunahan, Yaz Dostum, Zembe, Ömerbaba, Şirinbaba, Sümer, Nazilli Yıldızı, Elnino,  Savaş, Sarı Zeybek, Değirmenci, Karadayı, Kaykıoğlu, İzmir Çapkını, Çapkın Barış, Bosnalı, Sümer, Efsane, Yağız efe, Önder bey, Aydın Pulluklar, Remzi Bey12, Somalı, Sarıcan, ve Aslan Tülü…                             

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.